GÜLSEN CANDEMİR/BİRGÜN
Kentsel Dönüşüm, Afet Riskli Alanlar Yasası ve Etkileri İzmir Buluşması, Ahmet Piriştina Kent Arşivi ve Müzesi’nde gerçekleşti. Doğal ve Kültürel Çevre için Yaşam Girişimi’nin gerçekleştirdiği buluşmaya Ankara Dikmen’de 7 yıldır Melih Gökçek’e evlerini yıktırmamak için direnen mahalle halkı adına Tarık Çalışkan da katılarak mücadelenin detaylarını anlattı.
İzmir’deki kentsel dönüşümden etkilenmesi beklenen mahallelerin sakinlerine karşılaşacakları olumsuzluklara karşı dikkatli olmalarını söyleyen Tarık Çalışkan, tek mücadele yolunun direniş olduğunu belirtti.Ahmet Piriştina Kent Arşivi ve Müzesi’nde gerçekleşen buluşma, Ekümenopolis-Bir İstanbul hikayesi adlı belgeselin gösterimi ile başladı, Ayazma Benim Dünyam belgeseli ile devam etti. Açılış konuşmasını Doğal ve Kültürel Çevre için Yaşam Girişimi Sözcüsü Ahmet Tuncay Karaçorlu yaparken, hukuksal paylaşımları ise, DEÜ Şehir ve Bölge Planlama Bölümü’nden Araçtırma görevlisi Dr. Eylem Bal ve Şehir Plancıları Odası yönetim kurulundan Nehir Yüksel gerçekleştirdi.Hukuksal bilgilendirmenin ardından bu kez de 'Sulukule Kimin İçin Dönüşüyor' ve 'Sulukule' kısa film gösterimleri gerçekleştirildi.
DİKMENLİLER DE İZMİR'DE BULUŞTU
Gösterimlerin ardından Tarık Çalışkan, Ankara Dikmen Vadisi’nde 7 yıldır Melih Gökçek’e karşı verdikleri mücadeleyi anlattı. İzmir’in kentsel dönüşüm konusunda henüz ısınmaya başlamadığını, ancak son çıkarılan afet dönüşüm yasası ile İzmir’in de hızlı biçimde ısınacağını söyleyen Çalışkan, dönüşüm mağdurlarına tavsiyelerde bulundu. Çalışkan “Siyasi farklılıklarınızı bir yana bırakarak herkesi sürece dahil ederek mücadele edin. O solcu değilmiş, bu faşistmiş diyerek yola çıkmayın. Yaşam hakkınız için mücadele edin, çünkü barınma hakkı en temel haktır. Bugün iktidar bizim sadece barınma hakkımıza değil, onurumuza da saldırıyor. Dikmen’deki 7 yıllık süreçte TMMOB’ye bağlı odalar bize her anlamda çok destek verdi. Açtıkları davalar ile bize büyük yararlar sağladılar. Mücadelemize güç kattılar. Şimdi Melih Gökçek bizimle görüşmek istiyor. Keşke teklifleri kabul edip, mahallesini terk edenler de burada olsaydı ve gitmeyip onlarda bu mücadelede yer alıp Gökçek ile masaya otursaydı. Ama ne yazık ki erken bıraktılar mücadeleyi şimdi ise çok pişmanlar” şeklinde konuştu.
"Evim benim namusumdur, ben onu kimselere teslim etmem" diyen Tarık Çalışkan, sermayenin önce toprağına el koyduğunu sonra evini elinden aldığını birde üstüne yeni ev bahanesi ile kira aldığını söyledi. Çalışkan, "Ne olursa olsun çocuğunuzun geleceğini sakın yok etmeyin" tavsiyesinde bulundu.
Çalışkan’ın ardından İzmir’de başlaması beklenen kentsel dönüşüm alanlarının sakinleri de konuşarak düşüncelerini ifade etti.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder