Sayfalar

19 Kasım 2012 Pazartesi

Köprüçay'ın 'son' baharı

Türkiye'nin en önemli biyolojik çeşitlilik havzalarından biri olan Köprüçay, son yıllarda baraj ve HES projeleriyle gündemde.
Yüksek dağlar, zümrüt yayla ve ormanlar, yılkı atları, gizemli Psidia kentleri, Roma garnizonlarının taş döşeli yollarıya Selçuklu kervancılarının katır yolları sular ülkesinin saklı cenneti Yukarı Köprüçay Havzası'nda keşfedilmeyi bekliyor. Ancak Türkiye'nin en önemli biyolojik çeşitlilik havzalarından biri olan bu günlerde sonbahar renklerinin hakim olduğu bölge, son yıllarda baraj ve HES projeleriyle gündemde.
Köprüçay'ın "son bahar"ı
Yukarı Köprüçay Koruma Platformu Sözcüsü Mahmut Leventoğlu, yıkımın eşiğindeki bölgede "son bahar"'ın yaşandığını belirterek doğaseverleri ve gezginleri sarıdan turuncuya sonbahar renklerinin hakim olduğu Köprüçay'ı ziyaret etmeye davet ediyor.
Keşfedilmeden solan renkler
Isparta'nın Sütçüler ilçesinde bulunan Yukarı Köprüçay Havzası, uzun süredir baraj, HES ve taş ocaklarıyla anılıyor. Yörük kültürünün izlerini barındıran otantik köyleri, bozulmamış doğası ve zengin biyolojik çeşitliliğiyle dikkat çeken bölgenin tam kalbinde, Darıbükü köyü ve Kasımlar beldelerinde inşa edilecek olan Kasımlar Barajı ve HES Projesi, geçtiğimiz hafta iki farklı soru önergesiyle TBMM'nin de gündemine taşınmıştı. Türkiye'nin en uzun kanyonlarından biri olan Kasımlar Kanyonu'nu da etkilemesi beklenen projenin, havzanın keşfedilmemiş doğasına da büyük darbe vuracağı belirtiliyor.
"Bir yanda kalkınma iddiası bir yanda yıkım var"
Yukarı Köprüçay Havzası Koruma Platformu Sözcüsü Mahmut Leventoğlu, Türkiye'nin en güzel yürüyüş parkurlarını barındıran bölgenin son yıllarda hızla insansızlaştırılarak yıkım projelerine açıldığı görüşünü savundu. Havzanın Isparta, Konya ve Antalya sınırlarının kesiştiği noktada, binlerce yıllık göç yollarının üzerinde yer almasının zengin bir kültürel doku yarattığına değinen Leventoğlu, "kırsal kalkınmayı desteklemek amacıyla eko-köy, eko-turizm başlıkları altında bir çok proje geliştiren yetkililer, kırsal yaşamı temelden sarsacak projelerin altına imza atıyorlar. Bu çelişkilere artık bir son verilmesini, yıkımların durdurulmasını istiyoruz. Türkiye'nin en önemli su havzalarından biri daha kısa vadeli çıkarlar uğruna heba ediliyor" dedi.
Ölmeden önce Köprüçay'ı mutlaka görün
Yukarı Köprüçay Havzası'nın son yıllarda yapılan çalışmalarla önemli bir yürüyüş rotası ve doğa turizmi bölgesi olmaya aday hale geldiğinin altını çizen Leventoğlu, yaşam savunucuları ve doğa tutkunlarına seslenerek "bu günlerde sonbahar renklerinin hakim olduğu bölgenin mutlaka görülmesini tavsiye ediyoruz. Çünkü yıkım projeleriyle önemli değişikliklere uğrayacak olan Yukarı Köprüçay'da nelerin yitirileceğini başka türlü anlama olanağı yok. Ölmeden önce Köprüçay ve çevresini mutlaka görün" çağrısında bulundu.
Yusuf Yavuz

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder