Sayfalar

7 Haziran 2020 Pazar





ENTROPİ YASASI NEDİR? 

Kökeni Yunanca olan bir sözcüktür.  En ve tropos kelimelerinden oluşur. En eki Yunanca da de\da anlamı verir. Tropos ise (yol kelimesinin çoğulu olan tropoi'den –tropi- şeklinde türemiştir) yollar demektir. Bir sistemdeki düzensizliği ifade eder. Termodinamikten, istatistike, teolojiye kadar birçok alanda kullanılır.  Termodinamiğin ikinci yasası ile ilişkili olarak daha çok gündeme gelmiştir.  Termodinamiğin ikinci yasası yani  entropi, termal işlemlerde yönü belirler, yönü tayin eder. Su yukarıdan aşağı akar. Isı az yoğun ortamdan çok yoğun ortama yani sıcaktan soğuğa akar. Bunu belirleyen tek şey entropinin kendisidir.


KENDİLİĞİNDENCİLİĞİN ADI ENTROPİ

Kendiliğindencilik; dışarıdan bilinç verilmeden bir sistemin ya da bireyin kendiliğinden düşünüp harekete geçmesi demektir. Liderliğe ihtiyaç duyulmaz,birey ya da iş oluruna bırakılır. Olayın akışı seyri gelişigüzeldir ve bir düzensizlik içinde sürer. Planlı olmayan, sonuçlarının nereye varacağı kestirilemeyen, etkiyen, düzene sokularak yüksek verim alınamayan bir süreç izler. Kendiliğinden olan her türlü hata ve zaafları potansiyelini içinde taşır. Kontrolsüz sonuçlara yol açar. 
Kendiliğindenlik kendisine etkiyen kuvvete izin vermez, direnç gösterir. Bir olaya bir etkiyen olumlu yönde, düzene sokmaya çalışan bir güç kullanıldığında, o güç olası olumsuz etkiyecek, olumsuz müdahale edecek gücü de kontrol altına alır.
Gayrimenkul Danışmanları ofislerde kendiliğindenciliğe teslim olmalarının altında yatan şey ofisin liderlikten yoksun oluşudur. Zevahiri, görüntüyü kurtarma çabasıdır.

'Termodinamiğin Birinci Yasası, “Evrendeki tüm madde ve enerjinin toplamı sabittir ve o ne yaratılabilir ne de yokedilebilir,” der. Özünü, aslını değiştiremez ancak şekil değiştirebilir. Termodinamiğin İkinci Yasası, diğer adıyla Entropi Yasası, “Madde ve enerjinin sadece bir yöne doğru değişebileceğini, bu yönün ise ‘kullanılabilirden kullanılamaza, elde edilebilirden elde edilemeze, düzenliden düzensize’ doğru olduğu”nu söyler.  Evrendeki her şey belirli bir yapıya ve değere sahip olarak başladı, fakat geri dönülemez şekilde, gelişigüzel kaosa, ve ıskarta, ziyan veya atığa gidiyor. Entropi, evrenin bir altsistemindeki elde edilebilir enerjinin, elde edilemez enerjiye, veya kullanılabilir enerjinin kullanılamaz enerjiye ne ölçüde dönüşmüş olduğunu belirtir. Yine Entropi Yasası uyarınca - ki bu nokta çok önemli - ne zaman dünyada ya da evrende düzenli bir durum oluşsa, bu, yakın çevresinde daha büyük bir düzensizliğin oluşması pahasına gerçekleşir. Satır aralarını dikkatle okursak, Entropi Yasası, tarihin ilerleme demek olduğu fikrini yıkar. Bunun yanında, bilim ve teknolojinin daha düzenli bir dünya yarattığı fikrini de reddeder' 

Einstein’a göre bilimin birinci yasası kuşkusuz Entropi Yasası yasasıdır. Öyle ki Entropi Yasasını, Yerçekimi Yasası’ndan ve kendi buluşu olan Görecelilik Kuramı’ndan bile daha kalıcı ve önemli olduğunu söylüyor. 
 Ünlü İngiliz fizikçi Paul Davies: 'Evrende nereye bakarsak bakalım, en uzaktaki galaksilerden atomun derinliklerine kadar, bir düzenle karşılaşırız.' demektedir.

Evren sürekli düzenini yitirmektedir. Düzenden düzensizliğe, organizasyondan kargaşaya yolculuk 

Sorun başlangıçtaki enerjinin süreç içinde ne kadar dağıldığıdır.
Varlığın ve yokluğun yasası olarak da bilinen ve ayrıca doğanın kendiliğinden istediği düzensizlik diye de tanımlanan Entropi bir sistemin mekanik işe çevrilemeyecek termal enerjisi aynı zamanda iş yapma yeteneği olmayan enerji olarak tanımlanır. Entropiye göre evren, doğanın kendisi, topluluklar kendi haline bırakıldığında bu sistemlerin hepsi zamanla doğru orantılı süreçlerde düzensizliğe, kargaşaya, başıbozukluğa, eskimeye, bozulmaya, dağınıklığa savrulur, neden olur. Kısaca her şeyin yaşlanma, paslanma, yıpranma ve bozulması entropi yasası ile ilgilidir. Bu yıpranma, bu düzensizlik arttıkça entropi de artar. 

Düzen için yüksek enerji, düzensizlik için düşük enerji gerekir. Doğa ve toplumlar da böyledir. Doğayı ve toplumları düzenli, kararlı bir hale getirmek için bir baskı, büyük bir çaba, büyük bir enerji harcamak gerekir. Selin önüne set çekmek veya suyun önüne baraj yapmak için muazzam bir yatırım enerji harcamak gerekir. Oysa bu enerji düzensizlik için geçerli değilidir. Sel önüne kattığı her şeyi sürükleyerek götürmesi için bizim çaba ve enerji harcamamız gerekmiyor. Bu olay faydalı enerjiyi azaltır, faydasız enerjiyi, entropiyi artırır.
'Ayrı duran maddeler bir arada olandan daha düzenlidir ve kendiliğinden karışmış sıcak ve soğuk sudan olmuşmuş ılık suyun, bir daha sıcak ve soğuk diye ayrılması imkânsızdır. Eskime, yaşlanma, yıllanma gibi eylemlerin nedenidir. En düzensiz enerji ısıdır.'
Dün Antik Yunan ve Latin dünyasının bilim insanları evreni 'düzenden kaosa' savrulduğuna inanırken bugün evrenin kaosla başlayıp düzene dönüştüğü gibi bir fikir geçerlidir. Belki bunun nedeni bugüne kadar bilinen her şeyin başından beri, doğuştan bir düzen içinde olduğu anlayışına sahip olmamızdır. Oysa bilinenlerin çoğu başında bizim sandığımız ya da bildiğimiz gibi olmadığı ya da olmayacağıdır.

Mikro ölçekten makro ölçeğe kadar 'Kainatta her şey, kendini minimum enerji ve maksimum düzensizliğe çekmek ister.' 
Burada 'maksimum düzensizlik' kavramı 'düşük enerji' eğilimini açıklar. 'Kainatta her şey kendini minimum enerjiye çekmek ister.' Kayalar kuma, kum denizdeki tuza dönüşür. Su aşağı akar, taş aşağı doğru düşer. Düdüklü tencerede ısınan hava dışarı çıkmak ister. Toplumlar da öyledir. Baskı uygulanan her şey özgürlük ister. Düzen kurma ihtiyacı yoğun bir çaba ve enerji gerektirir. Baskı uygulanan sistemler ise düzen kurma isteğine ve baskıya karşı tepki verirler. Sistemlerdeki bu düzeni sağlamak için maksimum enerji harcamak gerekir. Oysa düzene sokulmak istenen her şey düzensizlik ister. Çünkü düzensizlik düşük-miniimum enerji ile olur.


Gündelik hayatımızda Entropinin düşük ya da yüksek olması bir Ofis ya da Gayrimenkul Danışmanı için bu ne anlam ifade eder?

Kendi haline bırakılan her şey düzensizliğe gider. Bunun içinde düşük bir enerjiye ihtiyaç vardır. Düzensizlik arttıkça entropi de artar. Kullanılamayan, faydası bir enerji meydana gelir, demiştik. Düzen isteyen yüksek bir enerjiye ihtiyaç duyar. Kural, kanun, yasa ile sınırlanan, baskı altına alınan ve duyulan düzen ihtiyacı aynı zamanda bir baskı da oluşturur.

Düzen kaostan doğar. Düzensizlikten doğan düzen. Düzensizliğin de kuralı vardır. Bir yere kadar. 

Bu denge sözkonusu Ofis ya da Gayrimenkul danışmanı olduğunda nasıl sağlanmalıdır? Doğal olan nedir? Doğal olanda bir düzen var mıdır? Amaç ve bir hedefin olduğu yerde yüksek enerji ve bir düzen gerekiyorsa, entropinin yüksekliği bir laçkalık mı, yaratıcılık mı getirir? Bu soru daha çok günümüzde büyük şirketlerde yaratıcılık yönünde kullanılmaktadır. Yüksek entropiyi tümüyle düzensizlik, kaos olarak algılamamak gerkir. Kaosda da bir düzen olduğunu, entropinin düzensizliğin bir düzeni olduğu gerçeğini unutmamak gerekir. 

Sıcak su ile soğuk suyun karışımı ortam sıcaklığına eşitleninceye kadar düzesiz bir şekilde hareket ederler. İki farklı boya bir birine karıştırıldığında ortaya yeni bir renk çıkıncaya kadar düzensiz, rastgele moleküller yani maksimum entropi sağlanıncaya kadar karışmaya devam ederler. Düzensizlik, erişebileceği en son denge ile kararlı hale gelecektir. Yeni bir karışım yeni bir düzensizlik. Döngü sürekli düzensizlik yönünde çalışır.


Ofisin veya Gayrimenkul Danışmanlarının önyargıları, alışkanlıkları yeni ofis düzenine, eğitimine, anlayışına, teorisine direnç gösterecektir. Bu teori, bu anlayış doğru mudur? Uygulacak olan yeni bir sistem yeni bir düzen için önce bir teori  arkasından da bunu Ofiste, Gayrimenkul Danışmanı nezdinde bu direnci yenecek bir uygulama enerjisi gerekir. Düzen ve düzensizliği, eski ile yeni arasındaki direnç beler. 
Ofisteki ve Gayrimenkul Danışmanındaki entropi düzensizliğe doğru yıpranma, yorgunluk, başıbozukluk, alışkanlıklar, körleşme, muhafazakarlaşma, kargaşa yönünde artarken, entropinin düşük olması sağlanacak düzen için yüksek enerji gerektiğini gösterir. Bir dengeye oturduğunda istikrar için gereken enerji sarf edilmediğinde, korunamadığnda yeni bir düzensizliğe yönelecektir.

Sizin düzen ile düzensizlik arasında denge kurmanızı sağlayacak olan piyasanın ihtiyacıdır. Katı bir eğitimle Gayrimenkul Danışmanlarını şartlandırdığınızda esnekliğini, yaratıcılığını, koşullara adapte olması ve uyum sağlamasını, yeni fikirlere yelken açmasını engellemiş olursunuz.
Entropinin ne yüksek ne de düşük değil dengeli olması gerekir. Düzen ve düzensizlik arasında bir yerde.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder