Sayfalar

7 Eylül 2015 Pazartesi

Bir işçi soruyor: Neden?








BİR İŞÇİ SORUYOR: NEDEN?


Cemil 1980'de henüz 20 yaşında iken çalışmak üzere Bayrampaşa'da bir atölyeye girdi.
Atölye sahipleri 4 kardeş idi ve her sabah külüstür Röno steyşın arabaya sıkışarak işe geliyorlradı.
Atölyeleri ise kira idi.

1995 yılına gelindiğinde Cemil'in hayatında hiç bir değişiklik olmadı. Hatta durumu 15 yıl öncesine nazaran daha
kötü idi. 15 yıllık çalışan olarak asgari ücretin biraz üzerinde maaş alıyordu.
Fakat atölye fabrika olmuş, onlarca işçi çalışıyordu
Bir gün Cemil ve arkadaşları ücret atışı istediler.
İçtenliği ve samimiyeti ile sevilen sayılan Cemil patronun karşısına dikildi, meramını anlatmaya çalıştı.

Patron da onu dinledi ve şöyled dedi:
-Size ekmek veriyoruz, siz de kalkıp nankörlük ediyorsunuz? İsyan ediyorsunuz? Hak etmeden daha fazlasını istiyorsunuz?
Genellikle işçiler içinde bu görüş de yaygındır. 'Patron iş verir, ekmek verir' Patron bu iyilikseverliğinden Cemil'inde 
etkileneceğini, mahcup kalacağını düşündü.
Cemil hiç tereddüt etmedi. Patronların bu kurnazlığını öğrenmişti.
-Bundan 15 yıl önce işe birlikte başladık. Siz o gün kirada bir atölye sahibi idiniz, bugün büyük bir fabrikanız var. O gün işe arabaya sıkışarak geliyordunuz, bugün her birinizin altında son model araba var. Mağazalarınız, hanlarınız, yüzlerce dönüm arsanız var. Bunlar sadece benim bildiklerim. Bilmediklerim hariç... 
Siz bize ekmek veriyorsunuz! Peki biz size ne veriyoruz? Biz size ne veriyoruz da bu hale geldiniz?
Peki bizim neyimiz var? Neden bizim durumumuz hiç değişmedi, geriledi? Neden biz hep aynı yerdeyiz?
Siz bize sadece ekmek veriyorsunuz. Doğru!
Ama biz size karıntokluğuna çalışıp ömrümüzü veriyoruz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder