9 Temmuz 2017 Pazar

Goldilocks ve üç ayı: Paradigma,Kariyer motivasyonu, Uyum, Karar, Mükemmelliyet ve Yaşanabilir Bölge

Kariyer motivasyonu sağlayan çocuk masalı: Goldilocks ve üç ayı



Kariyerinizi güzel noktalara yönlendirmenin, hayattaki hedeflerinize ulaşmanın en büyük motivasyonu bir çocuk masalında gizli.
Goldilocks ve Üç Ayı

Öncelikle bir çocuk masalı anlatacağım size, ismi Goldilocks ve Üç Ayı. Zamanın birinde üç ayı varmış. Bir sabah yine normal uyanmış ve yemek için yulaf lapası yapmışlar. Yulaf lapası çok sıcak olduğundan yiyememişler, sonra da biraz gezelim geldiğimizde lapa soğur böylelikle yeriz demişler.

2
Onlar dışarı çıktıklarında eve Goldilocks isimli kız gelmiş ve onlardan habersiz bir şekilde evde dolaşmaya başlamış. Lapaları görünce önce büyük kaseden baba ayınınkinden içmeyi denemiş çok sıcak diye bırakmış. Sonra ortanca kasedeki lapadan içmiş bu da soğuk olduğu için bunu da tam bitirememiş.  En küçük olan küçük ayının kasesi ise tam istediği sıcaklıktaymış. Onu yemiş.

3
Sandalyeleri görmüş ve oturmak istemiş; önce baba ayının sandalyesine oturmuş. Sonra anne ayının sandalyesine ama ikisinde de mutlu olamamış. Ve küçük ayının sandalyesine oturmuş. Bu sandalyede istediği gibi oturmuş ama uykuya dalacakken sandalye kırılmış.



4
Yatak odasına geçmeye karar vermiş Goldilocks. Gördüğü ilk yatak olan baba ayının yatağına yatmış onun sert olduğunu görünce diğer yatağa geçmiş bu sefer de annenin yatağının çok yumuşak olduğunu görmüş. Son yatak olan küçük ayının yatağı ise tam istediği gibi olduğundan orada uyumuş, kalmış.

5
O uyurken üç ayı gelmiş ve önce çorba kaselerini, sonra da sandalyeleri fark etmişler. Diğer kaseler ve sandalyeler denenmişken küçük ayının hem kasesindeki lapa bitmiş hem de sandalyesi kırılmış durumda olduğundan küçük ayı ağlar. Sonrasında ise yatak odasına bakarlar.


6
Baba ayı yatağında birinin yatmış olduğunu söyler, anne ayı da benim yatağımda da biri yatmış der, küçük ayı ise yatağında yatan Goldilocks’ı görür, benim yatağımda hala birisi yatıyor der. O sırada uyanan Goldilocks hemen kaçar ve kurtulur. Bir daha da kimsenin evine izinsiz girmemek adına kendine söz verir.

7
Bu masaldaki kızın ismi olan Goldilocks ise astrobiyolojide yaşanabilir sınır kavramına ismini vermiştir. Kızın masaldaki deneyimlerinden baba ve anne ayının eşyalarıyla mutlu olmayışını gözlemlemiştik yani çocuk onlarla yaşayamıyor. Çocuk ayının eşyaları ile yaşayabilmesinden de onun için yaşanabilir sınırının çocuğun eşyaları olduğu neticesi çıkıyor.

8
Motivasyonumuz ve hayatımızı sürdürebilmemiz açısından bizim de kendimize Goldilocks prensibine uygun rakipler ve ortamlar bulmamız gerekiyor.

9
Bir oyun oynarken çok güçsüz biriyle oynadığımızda da keyif alamayız, çok güçlü biriyle oynadığımızda da. Bu haksız rekabet ortamı bizim ilerlememizin ve vaktimizi doğru değerlendirmemizin önüne geçer.


10
Bazen ne kadar çabalarsak çabalayalım başaramayız ya da hiç çabalamadan başardığımız için kendimizi geliştiremeyiz. Bu nedenle kendimize uygun yaşanabilir bir alan bulmalıyız. Bu alanda hem rekabet içerisinde kalmalı hem de arada hedeflerimize ulaştığımızı görmeliyiz. Yoksa kolay kazanılan hedefler ve imkansız hedefler arasında asıl potansiyelimizden uzak yaşarız.

Cem Dişbudak/Para Durumu

Goldilocks Zone
Goldilocks Prensibi
Aşırı uçlardan sakınarak, kararında olanı seçmeyi öğütleyen bir çocuk masalından türetilmiş, birçok dalda kullanılan bir prensip: Mükemmel tek değildir, kişi kendine göre mükemmel bulduğunu seçer. Hayat boyu istediğimiz sonuçlara ulaşmak için, elimizdeki tüm malzemeleri dengeleyerek, seçimsel kararlarımızın getirdiklerini yaşarız.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İki güzellik bir arada

İki güzellik bir arada

Ya üçüde olmasaydı

Ya üçüde olmasaydı

Mehmet Akif Ersoy'dan

Mehmet Akif Ersoy'dan

Gezi Parkı

Gezi Parkı

Ne Denilebilir!...

Ne Denilebilir!...

Gezi

Gezi

Günün Fıkrası

Deli

1960'lı yıllar,Elazığ Akıl Hastanesinden her nasılsa 423 akıl hastası kaçar ve Elazığ'ın cadde ve sokaklarına dağılır.



O zamanın ünlü doktoru Mutemet Tazıcı hastanenin başhekimidir. 'Doktor bey,ne yapalım?' diye akıl danışırlar.



Mutemet Bey personeline;'Bana bir düdük verin ve arkama yapışarak gelin!'der.



Doktor önde birkaç personeli arkasında düt düt diye trencilik oynayarak Elazığ'ı dolaşırlar. Bütün deliler bu kuyruğa girip vagon olurlar. Hastaneye geldiklerinde sayı 612 kişidir...



Avukat 1




Zenginin biri ölümüne yakın, biri doktor, biri papaz, diğeri avukat olan üç yakın arkadaşını yanına çağırarak bir ricada bulunmuş.

- 300 bin dolar kadar bir tasarrufum var, bunu yanımda öteki dünyaya götürmek istiyorum. Ama kimseye de güvenemiyorum. Şimdi size 100'er bin dolar vereceğim. Bu paraları ne olur ben gömülürken kefenimin iç cebine koyuverin...

Adam ölmüş ve üç arkadaşı verdikleri sözü yerine getirmişler. Bir süre sonra doktor vicdan azabına yakalanmış. Diğer iki arkadaşını çağırarak onlara itirafta bulunmuş

- Hastanenin çok acil ihtiyacı vardı onun için 100 bin doların 20 bin dolarını hastaneye sarf ettim, kefene 80 bin koydum.

Papaz utana sıkıla mırıldanmış.

- Maalesef ben de aynı günahı işledim paranın yarısını kilisenin inşaatına ayırdım. Kefenin cebine 50 bin dolar koydum.

Avukat gülümsemiş.

- Ben sözümü aynen yerine getirdim, kefenin cebine 100 bin dolarlık çek koydum.




Avukat 2




George ve Harry balonda Atlantik Okyanusu’nu geçmektedirler. George Harry'ye döner ve “Biraz alçalıp nerede olduğumuzu anlayalım” der. Harry sıcak gazı biraz kısar ve balon alçalmaya başlar. George "Hala nerede olduğumuzu anlayamadım biraz daha alçalalım ve şu aşağıdaki adama soralım" der. Harry adama bağırır:

"Hey bayım nerede olduğumuzu söyleyebilir misiniz lütfen. "

Adam geri bağırır: "Bir balondasınız ve 100 metre yukardasınız"

George Harry'ye döner ve "Bu adam bir avukat" der.

Şaşırır Harry, "Nasıl anladın?" der.

"Çünkü" der George "Verdiği bilgi %100 doğru, fakat faydasız".




Avukat 3




Önemli bir iş için mülakat yapılacakmış. Bir matematikçi, bir fizikçi ve bir de avukat başvurmuş. Önce matematikçiyi içeriye almışlar ve bir masaya oturtup, sormuşlar:

“İki kere iki kaç eder?”

Matematikçi bir süre düşünmüş, önüne kâğıt kalemi almış, 10-15 sayfa doldurduktan sonra demiş ki: ''Eminim ki dört eder.''

Sonra fizikçiye aynı soruyu sormuşlar. Fizikçi de önce düşünmüş, sonra bir deney düzeneği kurmuş, sağa sola toplar fırlatmış. Yarım saat sonra : ''Yaptığım deneylere göre 3,9 ama 0,2'lik bir hata payı olabilir.'' demiş

En son avukatı almışlar içeri, sormuşlar soruyu. Avukat hiç düşünmeden etrafına sinsi sinsi bakmış ve sormuş:

''Kaç olmasını istersiniz?''




Avukat 4




Ceza davalarına bakan avukat bir arkadaşım anlatmıştı:

Yoksul bir babanın oğlu şoförlük yaparken ölümlü bir kazaya neden olmuş. Olayda tam kusurlu. Şoförün babası avukata başvurarak hukuki yardım istiyor. Arkadaşım adamın yoksulluğuna bakarak hiçbir ücret talep etmeksizin davayı takip ediyor.

Ancak bütün deliller aleyhte. Yapılacak bir şey yok. Şoförün mahkûmiyetine karar veriliyor.

Şoförün babası büroya gelerek yakınıyor.

“Yoksulluğun gözü kör olsun. Paramız olsa da iyi bir avukat tutsaydık bunlar başımıza gelmezdi.''




Avukat 5




Hayırsever vakıflardan birindeki çalışanlar şehrin en başarılı avukatından henüz herhangi bir bağış almamış olduklarını fark ettiler. Bağış toplama görevindeki kişi avukatı bağışta bulunması için ikna etmeye çalışıyordu:

“Araştırmalarımıza göre yıllık geliriniz en az 500.000 $. Ancak bugüne kadar hiç bir hayır işine bir kuruş bağışta bulunmamışsınız. O paranın bir kısmını bir şekilde topluma iade etmek istemez miydiniz?”

Avukat açtı ağzını:

“Önce, araştırmalarınız annemin uzun bir hastalıktan sonra ölmek üzere olduğunu ve hastane masraflarının onun yıllık gelirinin bir kaç kat üstünde olduğunu da gösterdi mi? Sonra, kardeşimin malul bir gazi, kör ve tekerlekli iskemleye mahkûm olduğunu? Ya da kız kardeşimin kocasının bir trafik kazasında öldüğünü ve onu üç çocuğuyla beş parasız bıraktığını?”

Görevli yerin dibine geçmişti.

Sadece:

“Hayır, hiç bir bilgim yoktu...” diye mırıldanabildi.

Avukat onun sözünü keserek devam etti:

“Pekâlâ, ben onlara zerre kadar para vermezken, size niçin vereyim?”



















Günün Sözü

Homo sum,humani nil a me alienum puto

İnsanım,insana özgü hiç bir şey bana yabancı değildir.

Şişli Merkez Mh,Esen Sk Saruhan İşhanında

Şişli Merkez Mh,Esen Sk Saruhan İşhanında
Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli
Hayatımızdan sessiz sedasız çekilmişler

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli
Siyah Beyaz Hayatımızdan Renkliye...

Sinema Tarihinden Siyah ve Beyazlıklar

Sinema Tarihinden Siyah ve Beyazlıklar
Zamanın belleği var