Haciz tek taraflı, ipotek ise iki tarafın anlaşmasıyla yapılır.
Rehin (İpotek), teminata bağlanmış alacak hakkidir. Haciz ise, teminat altına alınmamış bir alacağın, tahsili zımnında yapılan icra takibinde bir aşamadır.
Hangisi önce tesis edilmişse, o alacak önce gelir. Ama fiilen haczin öne geçmesi mümkün değildir. Zira hacizli bir malın üzerine Rehin (ipotek) hakkı tesis edilemez. Bu konuda İcra İflas Kanununun sıra cetveline ve Borçlar Kanununun menkul rehnine ilişkin hükümleri etkin olacaktır.
Üzerinde haciz veya Rehin (ipotek) olsa da; bu mal, kişinin malvarlığına dahildir ve bu nedenle, haczi kabildir. Ancak; eğer bu ipotekli ev, bir başkası taafından haczedilir ve iş icraen satışa kadar giderse; satışta, ipotekli alacaklının alacağı, önceliklidir. Yani; satış parasından ilk alacağını, ipotekte ilk sırada olan kişi alır.
Konuyla ilgili bir diğer önemli husus ise; haline münasip ev tek ise ve başkası tarafından haczedilirse, İcra Hakimliği'ne şikayet yoluyla, bu evin tek ev ve konut olması sebebiyle haczedilemeyeceği yolunda bir dava açılabilir. Uygulamada, borçlunun haline münasip evinin haczedilemeyeceği yolunda bilinen bu kuralın istisnaları ise;
a) ipotek verilmesi halinde itiraz edilemeyeceği ve
b) evin değerinin fazla olması halinde, satışın yine de yapılarak, borçluya, küçük de olsa bir ev alacak kadar para ayrılmasıdır.
Bu tür mallar, mal beyanında yazılabilir; dahası bu bir zorunluluktur. Ancak; ipotekli olduğunu da beyan etmelisiniz.
Bir kişinin borcundan dolayı, başkasının mallarının haczedilmemesi, kural olarak esastır. Ancak; birlikte yaşayan kişilerin menkulmallarının, borçluya ait sayılacağı yolunda, yasal bir karine vardır (İİK. m. 97/a) ki; bu durum istihkak davalarına konu olmaktadır.
Rehin (İpotek), teminata bağlanmış alacak hakkidir. Haciz ise, teminat altına alınmamış bir alacağın, tahsili zımnında yapılan icra takibinde bir aşamadır.
Hangisi önce tesis edilmişse, o alacak önce gelir. Ama fiilen haczin öne geçmesi mümkün değildir. Zira hacizli bir malın üzerine Rehin (ipotek) hakkı tesis edilemez. Bu konuda İcra İflas Kanununun sıra cetveline ve Borçlar Kanununun menkul rehnine ilişkin hükümleri etkin olacaktır.
Üzerinde haciz veya Rehin (ipotek) olsa da; bu mal, kişinin malvarlığına dahildir ve bu nedenle, haczi kabildir. Ancak; eğer bu ipotekli ev, bir başkası taafından haczedilir ve iş icraen satışa kadar giderse; satışta, ipotekli alacaklının alacağı, önceliklidir. Yani; satış parasından ilk alacağını, ipotekte ilk sırada olan kişi alır.
Konuyla ilgili bir diğer önemli husus ise; haline münasip ev tek ise ve başkası tarafından haczedilirse, İcra Hakimliği'ne şikayet yoluyla, bu evin tek ev ve konut olması sebebiyle haczedilemeyeceği yolunda bir dava açılabilir. Uygulamada, borçlunun haline münasip evinin haczedilemeyeceği yolunda bilinen bu kuralın istisnaları ise;
a) ipotek verilmesi halinde itiraz edilemeyeceği ve
b) evin değerinin fazla olması halinde, satışın yine de yapılarak, borçluya, küçük de olsa bir ev alacak kadar para ayrılmasıdır.
Bu tür mallar, mal beyanında yazılabilir; dahası bu bir zorunluluktur. Ancak; ipotekli olduğunu da beyan etmelisiniz.
Bir kişinin borcundan dolayı, başkasının mallarının haczedilmemesi, kural olarak esastır. Ancak; birlikte yaşayan kişilerin menkulmallarının, borçluya ait sayılacağı yolunda, yasal bir karine vardır (İİK. m. 97/a) ki; bu durum istihkak davalarına konu olmaktadır.
bankaya eşimin borcu var evin tapusu benim üzerime evime haciz gelir mi sorusunu merak ediyorsanız bu içerik tam size göre.
YanıtlaSil