22 Kasım 2015 Pazar

Sözleşmelerin Yorumlanması ve Muvazaa nedir?



Yorum
Bir hukuksal işlemin Yorumlanması,onu kuran irade açıklamasının gerçek anlamının tespitidir. BK.18/I:Bir akdin şekil ve şartlarını tayininde,iki tarafın gerek sevhen gerek akitteki hakiki maksatları gizlemek için kullandıkları tabirlere ve isimlere bakılmayarak, onların hakiki ve müşterek maksatlarını aramak lazımdır. Beyanlar arasında gizli bir uyuşmazlık varsa,sözleşme hükümsüzdür. Yorumda objektif iyiniyet uygulanır,ayrıca hal 
icapları Yorumlamada önemli bir yer tutar. Bunlarla birlikte ticari örf ve teamüllerin de etkisi olur. Tarafların ortak niyetlerini objektif olarak tespit etmek gerekir. 
Bir sözleşmenin yapılmasında bazı noktalar açık bırakılması halinde kanundaki tamamlayıcı kurallara başvurulur,bu Yorum değildir.

Muvazaa:
Açıklanan irade ile gerçek irade birbirine uyuşmaması durumunda iki ihtimal vardır:
1. si bu uyuşmazlık irade sahibinin isteği dışında olmuştur.
2. si bu irade beyanında bulunan kişinin isteğiyle kasıtlı olarak yapılmıştır. Bu ikinci durum Muvazaadır. 
Tarafların gerçek maksatlarını gizleyerek,ortaklaşa hareketle,iradeleri ile beyanları arasında uyuşmazlık yaratmaları halidir. Amacı belirli bir çıkar sağlamak veya 3. kişilere karşı bir aldatmaca olarak meydana getirmişlerdir. Ortada gözüken sözleşmenin gerçek bir sözleşme olmaması,yani tarafların gerçek iradelerine dayanmaması teşkil etmektedir.
Muvazaanın hükmü butlandır. Tarafların gerçeği gizlemek için yaptığı sözleşme hükümsüzdür. Buna karşılık tarafların gerçek iradeleriyle yaptığı işlemler geçerli sayılacaktır.
Mevsuf Muvazaa halinde yalnız zahiri değil,gizli sözleşmenin de hükümsüz olması ihtimali vardır. Eğer ikisi de şekle bağlı işlemse ikisi de hükümsüz olur. Aile hukukundaki bazı sözleşmelerde Muvazaa ileri sürülemez.
Kanun koyucu hukuksal sebepten yoksun olan kazandırmaları genel olarak caiz saymamakta ve sebepsiz olarak işlem yapıldığı takdirde,bunun yapılmasından önceki durumun muhafazasını veya geri dönmesini istemektir. Yapılan kazandırmanın,sebepten yoksun olduğu için bir hükmünün olmadığı kabul edilir ve hükümsüz sayılır. Yada hukuksal sebepten yoksun kazandırma hüküm doğurur;fakat,kazan kimse neyi kazanmışsa onu,tersine bir kazandırıcı işlem yaparak geri verir ve eski duruma geri dönülür.
Bu konudaki düzenleme alış-veriş hayatında güvenin sağlanması ve korunması esasına dayanır. Bir kimse Muvazaa ile 3. kişiler için riziko yaratıyorsa,bu rizikoyu 3. kişi değil, Muvazaayı yaratan çekmelidir. 3. kişilerin bu hükümden yararlanması için iyiniyetli olması gerekir.
İnançlı işlem:
İnançlı işlemde taraflar belirli bir hukuksal durumu geçici olarak ihdas ederler;amaçları,yine bir görüntü yaratmak ve bu yoldan bazı hedeflere ulaşmaktır. Muvazaanın aksine gerçekten istenmiş ve meydana gelmiştir. Ancak taraflar istedikleri amaca ulaştıktan sonra,meydana getirdikleri bu durumu bozacaklarını birbirine taahhüt etmişlerdir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İki güzellik bir arada

İki güzellik bir arada

Ya üçüde olmasaydı

Ya üçüde olmasaydı

Mehmet Akif Ersoy'dan

Mehmet Akif Ersoy'dan

Gezi Parkı

Gezi Parkı

Ne Denilebilir!...

Ne Denilebilir!...

Gezi

Gezi

Günün Fıkrası

Deli

1960'lı yıllar,Elazığ Akıl Hastanesinden her nasılsa 423 akıl hastası kaçar ve Elazığ'ın cadde ve sokaklarına dağılır.



O zamanın ünlü doktoru Mutemet Tazıcı hastanenin başhekimidir. 'Doktor bey,ne yapalım?' diye akıl danışırlar.



Mutemet Bey personeline;'Bana bir düdük verin ve arkama yapışarak gelin!'der.



Doktor önde birkaç personeli arkasında düt düt diye trencilik oynayarak Elazığ'ı dolaşırlar. Bütün deliler bu kuyruğa girip vagon olurlar. Hastaneye geldiklerinde sayı 612 kişidir...



Avukat 1




Zenginin biri ölümüne yakın, biri doktor, biri papaz, diğeri avukat olan üç yakın arkadaşını yanına çağırarak bir ricada bulunmuş.

- 300 bin dolar kadar bir tasarrufum var, bunu yanımda öteki dünyaya götürmek istiyorum. Ama kimseye de güvenemiyorum. Şimdi size 100'er bin dolar vereceğim. Bu paraları ne olur ben gömülürken kefenimin iç cebine koyuverin...

Adam ölmüş ve üç arkadaşı verdikleri sözü yerine getirmişler. Bir süre sonra doktor vicdan azabına yakalanmış. Diğer iki arkadaşını çağırarak onlara itirafta bulunmuş

- Hastanenin çok acil ihtiyacı vardı onun için 100 bin doların 20 bin dolarını hastaneye sarf ettim, kefene 80 bin koydum.

Papaz utana sıkıla mırıldanmış.

- Maalesef ben de aynı günahı işledim paranın yarısını kilisenin inşaatına ayırdım. Kefenin cebine 50 bin dolar koydum.

Avukat gülümsemiş.

- Ben sözümü aynen yerine getirdim, kefenin cebine 100 bin dolarlık çek koydum.




Avukat 2




George ve Harry balonda Atlantik Okyanusu’nu geçmektedirler. George Harry'ye döner ve “Biraz alçalıp nerede olduğumuzu anlayalım” der. Harry sıcak gazı biraz kısar ve balon alçalmaya başlar. George "Hala nerede olduğumuzu anlayamadım biraz daha alçalalım ve şu aşağıdaki adama soralım" der. Harry adama bağırır:

"Hey bayım nerede olduğumuzu söyleyebilir misiniz lütfen. "

Adam geri bağırır: "Bir balondasınız ve 100 metre yukardasınız"

George Harry'ye döner ve "Bu adam bir avukat" der.

Şaşırır Harry, "Nasıl anladın?" der.

"Çünkü" der George "Verdiği bilgi %100 doğru, fakat faydasız".




Avukat 3




Önemli bir iş için mülakat yapılacakmış. Bir matematikçi, bir fizikçi ve bir de avukat başvurmuş. Önce matematikçiyi içeriye almışlar ve bir masaya oturtup, sormuşlar:

“İki kere iki kaç eder?”

Matematikçi bir süre düşünmüş, önüne kâğıt kalemi almış, 10-15 sayfa doldurduktan sonra demiş ki: ''Eminim ki dört eder.''

Sonra fizikçiye aynı soruyu sormuşlar. Fizikçi de önce düşünmüş, sonra bir deney düzeneği kurmuş, sağa sola toplar fırlatmış. Yarım saat sonra : ''Yaptığım deneylere göre 3,9 ama 0,2'lik bir hata payı olabilir.'' demiş

En son avukatı almışlar içeri, sormuşlar soruyu. Avukat hiç düşünmeden etrafına sinsi sinsi bakmış ve sormuş:

''Kaç olmasını istersiniz?''




Avukat 4




Ceza davalarına bakan avukat bir arkadaşım anlatmıştı:

Yoksul bir babanın oğlu şoförlük yaparken ölümlü bir kazaya neden olmuş. Olayda tam kusurlu. Şoförün babası avukata başvurarak hukuki yardım istiyor. Arkadaşım adamın yoksulluğuna bakarak hiçbir ücret talep etmeksizin davayı takip ediyor.

Ancak bütün deliller aleyhte. Yapılacak bir şey yok. Şoförün mahkûmiyetine karar veriliyor.

Şoförün babası büroya gelerek yakınıyor.

“Yoksulluğun gözü kör olsun. Paramız olsa da iyi bir avukat tutsaydık bunlar başımıza gelmezdi.''




Avukat 5




Hayırsever vakıflardan birindeki çalışanlar şehrin en başarılı avukatından henüz herhangi bir bağış almamış olduklarını fark ettiler. Bağış toplama görevindeki kişi avukatı bağışta bulunması için ikna etmeye çalışıyordu:

“Araştırmalarımıza göre yıllık geliriniz en az 500.000 $. Ancak bugüne kadar hiç bir hayır işine bir kuruş bağışta bulunmamışsınız. O paranın bir kısmını bir şekilde topluma iade etmek istemez miydiniz?”

Avukat açtı ağzını:

“Önce, araştırmalarınız annemin uzun bir hastalıktan sonra ölmek üzere olduğunu ve hastane masraflarının onun yıllık gelirinin bir kaç kat üstünde olduğunu da gösterdi mi? Sonra, kardeşimin malul bir gazi, kör ve tekerlekli iskemleye mahkûm olduğunu? Ya da kız kardeşimin kocasının bir trafik kazasında öldüğünü ve onu üç çocuğuyla beş parasız bıraktığını?”

Görevli yerin dibine geçmişti.

Sadece:

“Hayır, hiç bir bilgim yoktu...” diye mırıldanabildi.

Avukat onun sözünü keserek devam etti:

“Pekâlâ, ben onlara zerre kadar para vermezken, size niçin vereyim?”



















Günün Sözü

Homo sum,humani nil a me alienum puto

İnsanım,insana özgü hiç bir şey bana yabancı değildir.

Şişli Merkez Mh,Esen Sk Saruhan İşhanında

Şişli Merkez Mh,Esen Sk Saruhan İşhanında
Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli
Hayatımızdan sessiz sedasız çekilmişler

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli
Siyah Beyaz Hayatımızdan Renkliye...

Sinema Tarihinden Siyah ve Beyazlıklar

Sinema Tarihinden Siyah ve Beyazlıklar
Zamanın belleği var