20 Mayıs 2013 Pazartesi

GDO'lu pirinç İTÜ'yü pes ettirdi!

 
 
Mersin Limanı'na getirilen 23 bin ton pirinçte GDO bulunup bulunmadığına yönelik soruşturmada analizde görevlendirilen İTÜ Rektörlüğü çalışmadan çekildiklerini açıkladı 
  ABD 'den ithal edilen ve Mersin Limanı'na getirilen 23 bin ton pirinçte Genetiği Değiştirilmiş Organizma (GDO) bulunup bulunmadığına yönelik soruşturmada analizde görevlendirilen İstanbul Teknik Üniversitesi'nin (İTÜ) Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karaca, Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderdiği yazıda bu çalışmadan çekildiklerini bildirdi.
Rektör Karaca, soruşturmayı yürüten savcılığın pirinç numunesi ulaştırdığı İTÜ Moleküler Biyoloji-Genetik ve Biyoteknoloji Araştırma Merkezi Müdürü (MOBGAM) Yrd. Doç. Dr. Alper Tunga Akarsubaşı'nın konuyla ilgili gayri resmi olarak üniversiteyle ilgisi bulunmayan Dr. Mustafa Kolukuruk'u görevlendirdiğinin anlaşıldığını belirtti. Rektör Karaca, MOBGAM'ın hazırladığı 'GDO vardır' yönündeki raporlara karşı noter kanalıyla gönderilen itiraz ihtarnameleri üzerine 5 profesörün inceleme yaptığını, raporların teknik hatalarla dolu olduğunu ve bilimsel gerçeklerin çarpıtıldığını ifade etti. Rektör Karaca, "Kamuoyunda daha fazla yıpratılmaması amacıyla analiz görevinden üniversite olarak affımızı talep ediyoruz" dedi.

RAPORLAR BÜYÜTEÇ ALTINA ALINDI

İTÜ Moleküler Biyoloji-Genetik ve Biyoteknoloji Araştırma Merkezi'nin (MOBGAM) 'GDO vardır' yönündeki raporlarına olayın taraflarından Tat Bakliyat Memişoğlu'nun Avukatı Hulki Özel itiraz etti. Firmanın avukatı mayıs ayında Mersin 6'ncı Noterliği aracılığıyla İTÜ Rektörlüğü'ne iki ayrı itiraz ihtarı gönderdi. Bunun üzerine harekete geçen İTÜ Rektörlüğü konusunda uzman 5 profesörden bilirkişi heyeti oluşturup, iç bünyede soruşturma başlattı. Bu bilirkişi heyeti 'Pirinç analizlerine istinaden verilen raporların değerlendirilmesi' başlıklı 7 sayfalık rapor hazırladı.

'BİLİMSEL GERÇEKLER ÇARPITILDI'

Bu raporda, ilk rapor reddedilip, şu tespitlere yer verildi: "Raporda imzaları bulunan yetkililer ve bilirkişiler, her pirinçte doğal olarak bulunan (endojen) standart pirinç referans genlerine dayanarak, numuneleri GDO'lu pirinçler olarak tanımlamışlardır. Raporda belirtilen analizlerde, kullanılan Phopholipase D ve GOS9 genleri, sadece ve sadece pirinçlerin 'pirinç olduğunu' tanımlamakta, pirinçlerin Transgenik/GDO olduğuna dair en ufak bir bilgi vermemektedir. Bu tartışılamaz, şüphe getirmez bir bilimsel gerçek olmakla birlikte, raporda imzaları bulunan yetkili ve bilirkişiler, verdikleri raporda da esas aldıklarını ifade ettikleri EU Reference Laboratory of GM Food And Feed'in önerdiği referans yöntemlerde de Phopholipase D ve GOS9 genlerinin sadece internal kontrol referans gen olarak kullanılması gerektiği açıkça belirtildiği halde, bunu tamamen göz ardı ederek, en temel ifadesi ile deneylerin prosedür olarak çalıştığının doğrulanması için kullanılan, kontrol genlerinin mevcudiyetini, var olduklarına bilimsel olmayan bir şekilde inandıkları transgenik GDO'lu pirinçlerin mevcudiyetini ispat için kullanmışlardır. Bu yaklaşım bilimsel olmaktan da öte, bilimsel gerçekleri çarpıtır ve kamuoyunu yanıltır nitelikte, ayrıca yargının yanlış yönlendirmesine sebebiyet verebilecek mahiyettedir. Bütün bilimsel veri eksikliğine rağmen, analizi yapılan pirinç ve çeltik örneklerinde ABD kökenli LLRice601, Çin kökenli Bt63 ırklarının bir arada olduğunun söylenmesi bilimsellikten çok uzak bir yaklaşımdır."

'ÇARPITILMAYA DEVAM EDİLDİ' Mersin Cumhuriyet Savcılığı'na gönderilen yazıda, ikinci raporun da aynı paralelde olduğu, bilimsel gerçekleri çarpıtan, kamuoyunu yanıltacak, yargının yanlış yönlendirilmesine sebebiyet verecek maliyetteki iki rapordaki hatanın sorumluluğunu almak yerine, son olarak yeni bir rapor düzenlenip, taraflı çabalarla, bilimsel gerçeklerin çarpıtılmaya devam edildiği bildirildi.
Profesörlerden oluşan bilirkişi heyetinin değerlendirmesinin son bölümünde, "Verilen tüm raporlarda sunulan mevcut deneysel veriler ışığında pirinçlerin ne GDO'lu, ne de GDO'suz olduğunu söylemek, veya başka bitkilerden bir kontaminasyon olup olmadığını bilimsel bir şekilde söylemek mümkün değildir. Sadece primlerle değil, problar kullanarak daha hassas ölçümlerin ve bulaşma ihtimallerinin de deney kurgusu içerisine konularak yapılması gerekmektedir" denildi.
İTÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karaca da, bilirkişilerin değerlendirmelerine yer verdiği yazıyı Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderip, "Kamuoyunda daha fazla yıpratılmaması amacıyla analiz görevinden üniversite olarak affımızı talep ediyoruz" diyerek bu çalışmadan çekildiklerini bildirdi.

7 SANIK İÇİN 5-12 YIL HAPİS İSTEMİYLE DAVA AÇILDI GDO'lu pirinç ithalatı iddiasıyla ilgili Tat Bakliyat Memişoğlu, Gözde Tarım ve Tiryaki Argo şirketleri hakkında soruşturma başlatılmıştı. Bu firmalarda görevli 7 kişi tutuklanmış, daha sonra yapılan itirazlar üzerine tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı. Olayla ilgili hazırlanan ve Mersin 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesinde kabul edilen iddianamede 'Teselsülen Biyogüvenlik Kanunu'na muhalefet etmek' suçundan 7 sanık hakkında 5-12 yıl arasında değişen sürelerle hapis cezası istenmişti.
Radikal

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İki güzellik bir arada

İki güzellik bir arada

Ya üçüde olmasaydı

Ya üçüde olmasaydı

Mehmet Akif Ersoy'dan

Mehmet Akif Ersoy'dan

Gezi Parkı

Gezi Parkı

Ne Denilebilir!...

Ne Denilebilir!...

Gezi

Gezi

Günün Fıkrası

Deli

1960'lı yıllar,Elazığ Akıl Hastanesinden her nasılsa 423 akıl hastası kaçar ve Elazığ'ın cadde ve sokaklarına dağılır.



O zamanın ünlü doktoru Mutemet Tazıcı hastanenin başhekimidir. 'Doktor bey,ne yapalım?' diye akıl danışırlar.



Mutemet Bey personeline;'Bana bir düdük verin ve arkama yapışarak gelin!'der.



Doktor önde birkaç personeli arkasında düt düt diye trencilik oynayarak Elazığ'ı dolaşırlar. Bütün deliler bu kuyruğa girip vagon olurlar. Hastaneye geldiklerinde sayı 612 kişidir...



Avukat 1




Zenginin biri ölümüne yakın, biri doktor, biri papaz, diğeri avukat olan üç yakın arkadaşını yanına çağırarak bir ricada bulunmuş.

- 300 bin dolar kadar bir tasarrufum var, bunu yanımda öteki dünyaya götürmek istiyorum. Ama kimseye de güvenemiyorum. Şimdi size 100'er bin dolar vereceğim. Bu paraları ne olur ben gömülürken kefenimin iç cebine koyuverin...

Adam ölmüş ve üç arkadaşı verdikleri sözü yerine getirmişler. Bir süre sonra doktor vicdan azabına yakalanmış. Diğer iki arkadaşını çağırarak onlara itirafta bulunmuş

- Hastanenin çok acil ihtiyacı vardı onun için 100 bin doların 20 bin dolarını hastaneye sarf ettim, kefene 80 bin koydum.

Papaz utana sıkıla mırıldanmış.

- Maalesef ben de aynı günahı işledim paranın yarısını kilisenin inşaatına ayırdım. Kefenin cebine 50 bin dolar koydum.

Avukat gülümsemiş.

- Ben sözümü aynen yerine getirdim, kefenin cebine 100 bin dolarlık çek koydum.




Avukat 2




George ve Harry balonda Atlantik Okyanusu’nu geçmektedirler. George Harry'ye döner ve “Biraz alçalıp nerede olduğumuzu anlayalım” der. Harry sıcak gazı biraz kısar ve balon alçalmaya başlar. George "Hala nerede olduğumuzu anlayamadım biraz daha alçalalım ve şu aşağıdaki adama soralım" der. Harry adama bağırır:

"Hey bayım nerede olduğumuzu söyleyebilir misiniz lütfen. "

Adam geri bağırır: "Bir balondasınız ve 100 metre yukardasınız"

George Harry'ye döner ve "Bu adam bir avukat" der.

Şaşırır Harry, "Nasıl anladın?" der.

"Çünkü" der George "Verdiği bilgi %100 doğru, fakat faydasız".




Avukat 3




Önemli bir iş için mülakat yapılacakmış. Bir matematikçi, bir fizikçi ve bir de avukat başvurmuş. Önce matematikçiyi içeriye almışlar ve bir masaya oturtup, sormuşlar:

“İki kere iki kaç eder?”

Matematikçi bir süre düşünmüş, önüne kâğıt kalemi almış, 10-15 sayfa doldurduktan sonra demiş ki: ''Eminim ki dört eder.''

Sonra fizikçiye aynı soruyu sormuşlar. Fizikçi de önce düşünmüş, sonra bir deney düzeneği kurmuş, sağa sola toplar fırlatmış. Yarım saat sonra : ''Yaptığım deneylere göre 3,9 ama 0,2'lik bir hata payı olabilir.'' demiş

En son avukatı almışlar içeri, sormuşlar soruyu. Avukat hiç düşünmeden etrafına sinsi sinsi bakmış ve sormuş:

''Kaç olmasını istersiniz?''




Avukat 4




Ceza davalarına bakan avukat bir arkadaşım anlatmıştı:

Yoksul bir babanın oğlu şoförlük yaparken ölümlü bir kazaya neden olmuş. Olayda tam kusurlu. Şoförün babası avukata başvurarak hukuki yardım istiyor. Arkadaşım adamın yoksulluğuna bakarak hiçbir ücret talep etmeksizin davayı takip ediyor.

Ancak bütün deliller aleyhte. Yapılacak bir şey yok. Şoförün mahkûmiyetine karar veriliyor.

Şoförün babası büroya gelerek yakınıyor.

“Yoksulluğun gözü kör olsun. Paramız olsa da iyi bir avukat tutsaydık bunlar başımıza gelmezdi.''




Avukat 5




Hayırsever vakıflardan birindeki çalışanlar şehrin en başarılı avukatından henüz herhangi bir bağış almamış olduklarını fark ettiler. Bağış toplama görevindeki kişi avukatı bağışta bulunması için ikna etmeye çalışıyordu:

“Araştırmalarımıza göre yıllık geliriniz en az 500.000 $. Ancak bugüne kadar hiç bir hayır işine bir kuruş bağışta bulunmamışsınız. O paranın bir kısmını bir şekilde topluma iade etmek istemez miydiniz?”

Avukat açtı ağzını:

“Önce, araştırmalarınız annemin uzun bir hastalıktan sonra ölmek üzere olduğunu ve hastane masraflarının onun yıllık gelirinin bir kaç kat üstünde olduğunu da gösterdi mi? Sonra, kardeşimin malul bir gazi, kör ve tekerlekli iskemleye mahkûm olduğunu? Ya da kız kardeşimin kocasının bir trafik kazasında öldüğünü ve onu üç çocuğuyla beş parasız bıraktığını?”

Görevli yerin dibine geçmişti.

Sadece:

“Hayır, hiç bir bilgim yoktu...” diye mırıldanabildi.

Avukat onun sözünü keserek devam etti:

“Pekâlâ, ben onlara zerre kadar para vermezken, size niçin vereyim?”



















Günün Sözü

Homo sum,humani nil a me alienum puto

İnsanım,insana özgü hiç bir şey bana yabancı değildir.

Şişli Merkez Mh,Esen Sk Saruhan İşhanında

Şişli Merkez Mh,Esen Sk Saruhan İşhanında
Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli
Hayatımızdan sessiz sedasız çekilmişler

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli
Siyah Beyaz Hayatımızdan Renkliye...

Sinema Tarihinden Siyah ve Beyazlıklar

Sinema Tarihinden Siyah ve Beyazlıklar
Zamanın belleği var