Diktatör Mussolini’yi Bile Dolandıran Türk Dolandırıcı Eyüplü Halit ve Garip Yaşamı
Yine tarihimizin gizli kalmış sayfalarından tutup çıkardığımız bir karakter ile karşı karşıyayız. İsmi Halit. Herkes onu Eyüplü Halit olarak biliyor. Türkiye’nin illegal saflarında kendine epeyce yer bulmuş bir abimiz! Böyle bir giriş yaptığımıza göre ilginç bir hayat hikayesi olduğunu az çok tahmin ediyorsunuzdur. İşte başlıyoruz…
1. Girit kökenli olan Eyüplü Halit aynı zamanda çok güzel Rumca da konuşur. Ayrıca anadili gibi Fransızca bilir.
Yararlandığımız kaynaklarda ise giyimine, kuşamına çok dikkat ettiği, hep “jilet” diye tabir edilen, şık bir tarzı olduğu söylenir.
2. İstanbul’un işgal altındaki son günlerinde, Türk ordusunun şehre girmesine üç-dört gün kala Eyüplü Halit arkadaşı ile birlikte bir ev kiralar.
Bu evi arkadaşı Arap Abdullah ile Feridiye semtinde kiralayan Halit, evi karakola dönüştürür.
3. Kentteki otorite boşluğunu kullanan Halit, “komiser”, Abdullah ise “bekçi” rolündedir.
Eyüplü Halit Arap Abdullah’ı bölgede oturan paralı Rumlara gönderir ve ‘karakola’ çağırtır. Arka odayı da nezarethane dekorunda süsleyen ikili, Rumları nezarete attırıp, hatrı sayılır bir para karşılığı tekrar serbest bırakır. Bu numarayla ikili, neredeyse oradaki tüm zengin Rumları soyar, Türk ordusu şehre girmeden bir gün önce de karakolu kapatıp oracıktan tüyerler…
4. Peki, Mussolini’yi nasıl dolandırıyor sorusuna gelecek olursak…O dönemde sık sık cezaevine düşen Halit hep bir şekilde cezaevinden çıkar…
5. Yine cezaevine düştüğü günlerden birinde 1935 yılında hapishanede kasa hırsızı bir İtalyan ile tanışır.
Eyüplü Halit, İtalyanı çok çabuk kafaya alır.
6. Bu İtalyan hırsız sayesinde Mussolini’ye İtalyanca bir mektup yazar ve yollatır.
“Sayın Mussolini ben sizi çok seven, fikirlerinizi çok takdir eden bir Türk’üm. Antalya’nın sizin hakkınız olduğunu savunduğum için hapis yatıyorum. Yardımınıza muhtacım…”
7. Mektubu yolladıktan bir ay kadar sonra İtalyan Başkonsolosu, İstanbul Valisine müracaat eder ve Halit ile görüşmek ister.
Güvenlik müdürünün “O dolandırıcının teki” ısrarlarına rağmen buna inanmayan başkonsolos Eyüplü Halit’e yüklüce bir para bırakarak, hapisten çıkmasını sağlar ve oradan ayrılır…
8. Daha bitmedi! Eyüplü Halit, hapisten çıktıktan sonra 68 genç kadını evlenme vaadiyle kandırır ve paralarını alır.
Sonrasında kayıplara karışan Eyüplü Halit, bir şekilde yakayı ele verir ve yakalanır.
9. Ne zaman ve nasıl öldüğü ise bir muamma olarak kalır. Ama akıl hocası Rahmi Kırbağ’ın dediklerine göre Eyüplü Halit’in 50’li yıllardan önce öldüğü anlaşılmaktadır.
10. Yıllar sonra hayatı “Öz Hakiki Karakol” filmine ilham bile olmuştur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder