Dizide Leyla isimli bir karakteri canlandıran Nesrin Cavadzade, iddiayı doğrulayarak “‘Kentsel dönüşüm’ lafının kullanılmasının engellendiği doğrudur. Büyük ihtimalle birtakım kâr odaklarını rahatsız etti çünkü dizimiz bu meseleyi eleştirel bir dille ele alıyordu. Bu birilerinin hoşuna gitmedi. Bunun yerine şehr-i nizamiye türünden muğlak bir ifade önerildi fakat dizide bunu kullandığımızı hatırlamıyorum. Biz aynı eleştirellikle fakat kentsel dönüşüm lafını kullanmadan devam ettik” dedi.
Dizinin bir diğer oyuncusu Erkan Bektaş da yasağı onaylıyor: “İlk bölümde, Salih cezaevinden dönüyor, nedir mahalledeki durum diye soruyor, evleri parselliyorlar, kentsel dönüşüm lafı ediliyor... Ve o kentsel dönüşüm lafı yayında biplenmişti. Kanal bir sansür mü uyguladı yoksa daha mı ilerisi var bunun bilemiyorum. Muhtemelen birilerinin gazabından korkan kanal otosansür uygulamıştır diye düşünüyorum ama emin değilim bundan. Ondan sonra zaten kentsel dönüşüm lafı söylenmedi. Diyaloglarda yoktu... Kentsel dönüşümü eleştiren bir TV dizisinde o lafı biplemek, yok saymak hiçbir şeye tahammülün olmadığı anlamına geliyor. Fazla totaliter bir durum.”
‘Böylesi daha uygun’
Diziyi yedinci bölüm sonuna kadar yöneten; sekizinci bölüm itibariyle koltuğunu Çağatay Tosun’a devreden Metin Balekoğlu ise senaryoyu çektikten sonra, kentsel dönüşüm ifadelerinin montajda yapım tarafından çıkarıldığını söylüyor. Balekoğlu ‘kentsel dönüşüm’ ifadesinin senaryoda olduğu halde, dördüncü bölüm itibariyle montajda çıkarıldığını anlatıyor: “Çekilenler sözleşme gereği yapımcıya ait. Bana ‘Şunu çekeceksin, bunu çekmeyeceksin’ diye bir şey denmedi. Ben senaryoyu alıp çekiyordum, ondan sonra kendileri montajda çıkarıyordu ama bu bana sorulmuyordu tabii.” Projede kentsel dönüşümü daha fazla kullanabileceklerini söyleyince, yapımdan kendisine “Bu şekilde de kullanmış oluyoruz, böyle de ifade etmiş oluyoruz” yanıtı verildiğini anlatıyor: “Böyle yapmanızın bir sebebi var mı diye sorduğumuzda ise bize ‘Böylesi daha uygun’ denildi. Projenin yola çıkış aşamasında daha sert cümleler vardı, ‘Ağır Roman Yeni Dünya’, orijinal hikâyenin 30 yıl sonrası diye başladı, daha sert daha keskin cümlelerle gelecektik. Benzer şeyler bu dönem de yaşanıyor ama bunlar bir emirle mi geliyor ondan emin değilim.”
Son bölüm bu akşam
Dizinin yapımcısı (Star Yapım) Kemal Can ise yazılı yaptığı açıklamada iddiaları kabul etmiyor: “Ana hikâyesi, ‘kentsel dönüşüm’ üzerine kurulmuş olan bir dizide bu kavramın gizlendiğini söylemek saçma ve dayanaksız bir iddiadır. Kaldı ki, diziyle ilgili pek çok makale, tanıtım ve eleştiri yazısında dizinin konusu, ‘kentsel dönüşüm’ olarak yazılmış, yine dizinin birçok bölümünde ‘kentsel dönüşüm’ kavram olarak da yer almıştır.”
‘Ağır Roman Yeni Dünya’, son yıllarda epey tartışılan kentsel dönüşüm politikalarına da değindiği için dikkat çekmişti. Zira kentsel dönüşüm, hükümetin en çok önem verdiği konulardan biri ama Sulukule ya da Tarlabaşı’nda olduğu gibi süreç hayli sancılı ilerliyor.
Metin Kaçan’ın aynı adlı romanından uyarlanan ve romandan farklı olarak seneler sonrasında geçen dizide, romandaki karakterlerin çocuklarının hikâyesi ele alınıyordu. Başrolü ise Taner Tıraşoğlu, Onur Saylak , Begüm Birgören, Murat Daltaban, Erkan Bektaş, Özge Özpirinçci ve Sumru Yavrucuk paylaşıyordu. ‘Ağır Roman’, bu akşam 22.30’da son kez soracak: “Bu dozer de ne?!”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder