DAVADA SİYANÜRCÜ ALTIN ŞİRKETİNE KARŞI ‘DOĞAYI SAVUNMA’ ÇAĞRISI YAPILDI
Özer Akdemir
Önceki gün İzmir 4. İdare Mahkemesi’nde Bergama ve Kozak Yaylası’nda yapılmak istenen altın işletmeciliği ile ilgili iki ayrı dava görüldü. KOZA Altın Şirketine ait altın madenleri ile ilgili davaya madenci şirketin yanı sıra ona destek için Yurt Madenciliğini Geliştirme Vakfı, Altın Madencileri Derneği ve Madencilik Sektörü Başkanlar Konseyi de katıldı. EGEÇEP ve TMMOB’a bağlı bazı odaların açtığı davada, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı da şirketle birlikte davanın taraflarından birisi idi.
HABERLERİMİZ YİNE DELİL OLDU
Davalardan birisi, aylar önce dolmasına ve artık kullanım dışı bırakılmasına rağmen Ovacık Altın Madeni 1.Atık Havuzu kapasite artırımı ÇED izninin iptali davası idi. Altıncı şirket, Ovacık altın madenindeki cevher bitmesine rağmen burasını Kozak ve Havran’dan getirdiği cevherlerdeki altını siyanürle ayrıştırma üssü haline getirdi. Bunun için 2. bir atık barajı bile yaptı. Önceki gün, 1. atık barajı ile ilgili yapılan duruşmada madenin genel müdür yardımcısı Hayrettin Öğüt’ün 4 yıl 3 ay fedailiğini yapan Ersan Var’ın ve Bergamalı esnaf Alpaslan Karakaya’nın itirafları ile ilgili haberlerimiz dosyaya delil olarak sunuldu. İtiraflarda atık barajının yağmurlarda taştığı ve baraj gölünde tehlike olmadığını kanıtlamak için yüzdürülen ördeklerin siyanürden ölmesi yüzünden sürekli değiştirildiği anlatılıyordu. İtiraflarda hakkında önemli iddialar bulunan şirket genel müdür yardımcısı Hayrettin Öğüt ve şirket avukatlarının haberlerimizin delil olarak dosyaya girmesine itirazları mahkeme heyeti tarafından kabul edilmedi.
BAŞBAKANDAN ÇEKİNMEYİN
“Bir fedainin itirafları” başlığıyla 4 gün süren yazı dizimizin önceki günkü duruşmada delil olarak sunulduğu bir diğer dosya ise Kozak Altın madenleri ile ilgili kısımları oldu. Özellikle Kozak’taki orman katliamı ve muhtarlara madenci şirketin baskı yapması EGEÇEP’in avukatı Arif Ali Cangı ve TMOBB’a bağlı odalar adına Ankara’dan gelen Mehmet Horuş ve Cömert Uygur Erdem tarafından mahkeme dosyasına delil olarak sunuldu. Yirmi yıla yaklaşan Bergama Ovacık sürecinin anımsatıldığı duruşmada, yargıçlara avukatlar “Başbakan’ın kuvvetler ayrılığına saldırmasına aldırmayın, çekinmeyin, siz hukuktan yana siz yaşamdan yana karar verin” dedi.
(İzmir/EVRENSEL)
KAZANMAYA ÇOK YAKINIZ
DURUŞMALARLA ilgili bilgi aldığımız Av. Arif Ali Cangı, Kozak Yaylasındaki altın madenleri ile ilgili açılan dört davanın üçünde yaşam savunucularını kazanmaya çok yakın olduğunu belirterek, “Sadece Çukuralan’daki maden için bir tehlike var. Şirket daha faaliyet başlamadan orada iki kere kapasite artırımına gitti. Duruşmada ekosistemdeki tüm kirleticilerin birlikte değerlendirilmesini istedik. Çukuralan’da geçit verilirse bölgede başka maden girişimleri olabileceğini söyledik” dedi.
Gelintepe için daha önce verilen yürütmenin durdurulmasına madenci şirketin itirazı reddedilirken, Yerlitahtacı altın madeni için verilen bilirkişi raporunda da madenciliğin bölgede yaratacağı risklere ve şirketin bunlarla ilgili almayı taahhüt ettiği önlemlerin muğlaklığına dikkat çekildi. Duruşmada söz alan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı temsilcisi bir kez daha hükümetin insanı ve doğayı sömüren, canlı yaşamını tehdit eden kalkınma politikalarını dillendirdi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder