Galatasaray, Kabataş Erkek, İstanbul (Erkek) Lisesi, Kadıköy Anadolu, Cağaloğlu Anadolu ve Vefa Lisesi ve daha ismini yazmadığım birçok okul…Türkiye’nin en gözde okullarıydı. Her ailenin çocuğunu okutmak için maddi ve manevi her şeyi gözden çıkarabileceği okullardı. Ayrıca liseye başlayacak her öğrencinin de geleceğe dair hayallerini süsleyen okullardı.
Öğrenciler, yıllarca sınava hazırlanıp bu okullara girmek için canla başla çalışırlardı. Bu okullardan birini kazananlar için yeni bir umut ve yeni bir hayatın ilk adımıydı. Bu okullardan mezun birçok öğrenci, yurtdışında, Oxford, Stanford, Cambridge dünyanın ya da yurtiçinde Boğaziçi, ODTÜ gibi Türkiye’nin sayılı üniversitelerinden mezun olsalar dahi önce gurur duyarak liselerinin ismini söylerlerdi. Galatasaray Liseli, Kabataşlı, Vefalı… Pek çok insan, birçoğunun hangi üniversiteden mezun olduğunu dahi bilmezdi.
Ama gelin görün ki, şimdilerde bu liselerin eski itibarları yerle bir edilmek isteniyor. Son yıllarda Milli Eğitim Bakanlığı’nın yanlış kurguladığı eğitim politikaları, sınav ve yerleştirme sistemlerindeki baştan sona bozuk uygulamalar tarihi ve köklü bu liselerimizin itibar kaybına yol açmasına neden oldu.Hatırlarsanız, 2004 yılında nakillerle ilgili sınırlı biçimde bir yönetmelik hazırlanmıştı. Böylece ‘arkası sağlam’ bazı öğrencilerin iyi okullarda okumalarına göz yumularak ve iltimas tanınması sağlanmıştı.
2011-2012 döneminde, İstanbul (Erkek) Lisesi’nin hazırlık sınıfına yurtdışından da nakil yapılmak istenmiş ve tüm itirazlara rağmen o zaman 180 olan öğrenci kontenjan aşılarak yurtdışından gelen bir öğrencinin kaydı yapılmıştı. Üstelik Anadolu Liseleri Yönetmeliği’nin sınıf mevcuduna ilişkin maddesi ve Alman Hükümeti ile yapılan antlaşmanın ihlal edilerek bu nakil gerçekleşmişti.Şimdilerde ise, ne yönetmelik ne de kural ve kaideler uygulanıyor. Bir gecede yapılan yönetmelik değişiklikleri ile artık bu okullara nakiller yoluyla hem de taban puan şartı aranmadan öğrenciler alınıyor. Tabi bu öğrencileri kim ya da kimin yakınları olduğunu da merak etmiyor değilim!Geçen gün ara sınıf nakillerinde yangından mal kaçırırcasına, bir gecede ‘Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği’nde yapılan değişiklik, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe sokulmuştu. Lise nakillerinde taban puan şartı kaldırıldığı için tarihi ve köklü okullarda yıkımın önü de açılmış oldu.Geçen gün e-okul yönetim bilgi sisteminde ara sınıf nakillerini incelerken gözlerime inanamadım, yukarıda saydığım birçok okul 100 puandan daha fazla aşağısından öğrenci almaya başlamış. Kabataş Anadolu Lisesi (Almanca) 10. sınıf nakillerinde 490’lı puanlardan 362,573 puana kadar düşmüş. Üsküdar’da bulunan tarihi Haydarpaşa Anadolu Lisesi, normalde 470’li puanlarla öğrenci alırken, yine 10.sınıf nakil puanı 352,432’ye kadar düşmüş. Bu, sadece iki örnek! Daha birçok okul için aynı durum söz konusu. Yarın öbür gün göreceksiniz aynı durum Galatasaray, İstanbul (Erkek) gibi diğer liselerde de yaşanacak.Herkes suspus olmuş!
Şimdi söyler misiniz böyle bir mantık olabilir mi? Görüştüğüm birçok veli, ‘bizim çocuğumuz iyi bir lise için yıllarca boşuna mı uğraştı ?’ diyor. Böyle bir eğitim sistemi olamaz. Eğitim denen şey bu saatten sonra bu ülkede kalmamıştır kardeşim. Bu düpedüz emek hırsızlığıdır. Başka bir açıklaması olamaz bunun. Nerede kaldı okullardaki homojenlik? Aralarında 100 puan farkı olan öğrenciler, aynı sınıfta nasıl eğitim görecekler? Allah aşkına ne yapmaya çalışıyorsunuz? Bu ülke, bu ülkenin vatandaşları hiçbir zaman bu kadar sahipsiz ve çaresiz bırakılmamıştır. İşgal rejimleri bile bu kadar kötülük yapamazdı.
Bütün bu yapılan adaletsizliklere, hiç kimsenin sesi soluğu çıkmıyor. Bir iki cılız ses çıkıyor, o kadar… Herkes adeta kabuğuna sinmiş, olanları izlemekle yetiyor.Eyy… muhalefet neredesin? Sencer (Ayata) hoca, çık bir açıklama yap. Ana muhalefet partisi CHP’de, Bilim ve Kültür Platformu’nun başında siz değil misiniz? Neden susuyorsunuz? Soru önergesi veren ya da sesi çıkan milletvekillerinin çoğu eğitimci değil. MHP, HDP çıkın ‘bu adaletsizliktir, haksızlıktır’ deyin, karşı çıkın, bir şeyler yapın! Eğitim sendikaları siz ne yapıyorsunuz? Birkaç eylem, basın açıklaması ve mahkemeye itirazdan başka hiçbir şey yapmıyorsunuz.
Yazık, inanın çok yazık, okullar elimizden kayıp gidiyor, çocuklarımız ve geleceğimiz elimizden kayıp gidiyor ve en önemlisi ülke elimizden kayıp gidiyor… Ama herkes suspus olmuş, sinmiş tırsmış durumda. Aman bana bir şey olmasın derdinde… Kimseyle kötü olmayalım da. Böyle siyaset böyle sendikacılık yapılmaz, önce bunu öğrenmek gerekir! Ama inanın sonumuz hiç ama hiç iyi değil! Çok üzülüyorum, çok…
Öğrenciler, yıllarca sınava hazırlanıp bu okullara girmek için canla başla çalışırlardı. Bu okullardan birini kazananlar için yeni bir umut ve yeni bir hayatın ilk adımıydı. Bu okullardan mezun birçok öğrenci, yurtdışında, Oxford, Stanford, Cambridge dünyanın ya da yurtiçinde Boğaziçi, ODTÜ gibi Türkiye’nin sayılı üniversitelerinden mezun olsalar dahi önce gurur duyarak liselerinin ismini söylerlerdi. Galatasaray Liseli, Kabataşlı, Vefalı… Pek çok insan, birçoğunun hangi üniversiteden mezun olduğunu dahi bilmezdi.
Ama gelin görün ki, şimdilerde bu liselerin eski itibarları yerle bir edilmek isteniyor. Son yıllarda Milli Eğitim Bakanlığı’nın yanlış kurguladığı eğitim politikaları, sınav ve yerleştirme sistemlerindeki baştan sona bozuk uygulamalar tarihi ve köklü bu liselerimizin itibar kaybına yol açmasına neden oldu.Hatırlarsanız, 2004 yılında nakillerle ilgili sınırlı biçimde bir yönetmelik hazırlanmıştı. Böylece ‘arkası sağlam’ bazı öğrencilerin iyi okullarda okumalarına göz yumularak ve iltimas tanınması sağlanmıştı.
2011-2012 döneminde, İstanbul (Erkek) Lisesi’nin hazırlık sınıfına yurtdışından da nakil yapılmak istenmiş ve tüm itirazlara rağmen o zaman 180 olan öğrenci kontenjan aşılarak yurtdışından gelen bir öğrencinin kaydı yapılmıştı. Üstelik Anadolu Liseleri Yönetmeliği’nin sınıf mevcuduna ilişkin maddesi ve Alman Hükümeti ile yapılan antlaşmanın ihlal edilerek bu nakil gerçekleşmişti.Şimdilerde ise, ne yönetmelik ne de kural ve kaideler uygulanıyor. Bir gecede yapılan yönetmelik değişiklikleri ile artık bu okullara nakiller yoluyla hem de taban puan şartı aranmadan öğrenciler alınıyor. Tabi bu öğrencileri kim ya da kimin yakınları olduğunu da merak etmiyor değilim!Geçen gün ara sınıf nakillerinde yangından mal kaçırırcasına, bir gecede ‘Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği’nde yapılan değişiklik, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe sokulmuştu. Lise nakillerinde taban puan şartı kaldırıldığı için tarihi ve köklü okullarda yıkımın önü de açılmış oldu.Geçen gün e-okul yönetim bilgi sisteminde ara sınıf nakillerini incelerken gözlerime inanamadım, yukarıda saydığım birçok okul 100 puandan daha fazla aşağısından öğrenci almaya başlamış. Kabataş Anadolu Lisesi (Almanca) 10. sınıf nakillerinde 490’lı puanlardan 362,573 puana kadar düşmüş. Üsküdar’da bulunan tarihi Haydarpaşa Anadolu Lisesi, normalde 470’li puanlarla öğrenci alırken, yine 10.sınıf nakil puanı 352,432’ye kadar düşmüş. Bu, sadece iki örnek! Daha birçok okul için aynı durum söz konusu. Yarın öbür gün göreceksiniz aynı durum Galatasaray, İstanbul (Erkek) gibi diğer liselerde de yaşanacak.Herkes suspus olmuş!
Şimdi söyler misiniz böyle bir mantık olabilir mi? Görüştüğüm birçok veli, ‘bizim çocuğumuz iyi bir lise için yıllarca boşuna mı uğraştı ?’ diyor. Böyle bir eğitim sistemi olamaz. Eğitim denen şey bu saatten sonra bu ülkede kalmamıştır kardeşim. Bu düpedüz emek hırsızlığıdır. Başka bir açıklaması olamaz bunun. Nerede kaldı okullardaki homojenlik? Aralarında 100 puan farkı olan öğrenciler, aynı sınıfta nasıl eğitim görecekler? Allah aşkına ne yapmaya çalışıyorsunuz? Bu ülke, bu ülkenin vatandaşları hiçbir zaman bu kadar sahipsiz ve çaresiz bırakılmamıştır. İşgal rejimleri bile bu kadar kötülük yapamazdı.
Bütün bu yapılan adaletsizliklere, hiç kimsenin sesi soluğu çıkmıyor. Bir iki cılız ses çıkıyor, o kadar… Herkes adeta kabuğuna sinmiş, olanları izlemekle yetiyor.Eyy… muhalefet neredesin? Sencer (Ayata) hoca, çık bir açıklama yap. Ana muhalefet partisi CHP’de, Bilim ve Kültür Platformu’nun başında siz değil misiniz? Neden susuyorsunuz? Soru önergesi veren ya da sesi çıkan milletvekillerinin çoğu eğitimci değil. MHP, HDP çıkın ‘bu adaletsizliktir, haksızlıktır’ deyin, karşı çıkın, bir şeyler yapın! Eğitim sendikaları siz ne yapıyorsunuz? Birkaç eylem, basın açıklaması ve mahkemeye itirazdan başka hiçbir şey yapmıyorsunuz.
Yazık, inanın çok yazık, okullar elimizden kayıp gidiyor, çocuklarımız ve geleceğimiz elimizden kayıp gidiyor ve en önemlisi ülke elimizden kayıp gidiyor… Ama herkes suspus olmuş, sinmiş tırsmış durumda. Aman bana bir şey olmasın derdinde… Kimseyle kötü olmayalım da. Böyle siyaset böyle sendikacılık yapılmaz, önce bunu öğrenmek gerekir! Ama inanın sonumuz hiç ama hiç iyi değil! Çok üzülüyorum, çok…
İlhan Sevin/ YURT
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder