5 Temmuz 2015 Pazar

Müzikle iyileşti, sizi de iyileştirecek!

Müzikle iyileşti, sizi de iyileştirecek!

Hikâyesi Oscar'lık film gibi... 18 yaşında çok ciddi kaza geçiriyor ve hafızasını, yürüme yetisini kaybetmiş vaziyette bir yıldan fazla hastanede kalıyor. Müzikoterapiye iyileşiyor, Grammy törenlerine uzanacak müzik kariyeri başlıyor. Garanti Bankası sponsorluğunda düzenlenen 22. İstanbul Caz Festivali kapsamında 6 Temmuz'da Sepetçiler Kasrı'nda sahneye çıkacak Melody Gardot'yu festival dergisi için Merve Evirgen yazdı...

MÜZİĞİN İYİLEŞTİRİCİ GÜCÜ...
Melody Gardot gibi gerek hayat hikâyesi gerek müzik kariyeri klişelerden ziyadesiyle uzak biri hakkında üç beş kelam edecekken başlığı böylesine klişe seçmek Nina Simone’u veya Edith Piaf’ı mezarında ters döndürmüş olabilir. Yine de klişelerine ve rutinlerine gönülden bağlı biri olarak, bunları oluşturan yaşantıların hayatın esas güzellikleri olduğu kanısındayım. Melody Gardot da kusura bakmasın, bu başlığı üzerinde çok iyi taşıyor, tıpkı ismi gibi.

Bilenler bilmeyenlere anlatsın, biyografi aktarmak için yerimiz dar. Özetle, Melody 18 yaşındayken çok ciddi bir kaza geçiriyor ve bir yıldan fazla zamanı hastanede, hafızasını ve yürüme yetisini kaybetmiş bir vaziyette geçiriyor. Peygamber-olsa-yeridir doktoru ise Melody’nin müziğe yatkınlığını keşfediyor ve müzikoterapiye başlamasını öneriyor. Gerisi malumunuz, Melody’nin Grammy törenlerine uzanacak müzik kariyeri başlıyor. Bu kazayı politik doğrucular müziğin gücüne ve kutsallığına bağlamayı tercih ederken, politik doğrucu olamayan perdesizlerse “İyi ki o kazayı geçirdi!” olarak yorumluyor. Hangi tarafı seçeceğiniz size kalmış, ancak renginiz ne olursa olsun yaklaşık beş ila yedi yıldır, müzik ona nasıl iyi geldiyse, Melody de caz sınırlarına sığmayan sesi ve vokaliyle kulaklarımıza iyi geliyor.
OSCAR ALACAĞI KESİN!

Üniversitede moda okuyan, müzik ağır basmadan önce resim yapan, Budist öğretilerin izinden giden Melody hakkında çekilmiş bir de belgesel var: Kazara Müzisyen. Henüz 30 yaşında olan sanatçının hayat hikâyesini anlatan bir Hollywood filminin yaklaşık 50 yıl sonra çekileceğini ve Melody’yi canlandıracak aktrisin Oscar heykelciğini evine götüreceğini şimdiden kestirmek hiç de zor değil.

İstanbullu dinleyicinin İstanbul Caz Festivali sayesinde tanış olduğu Melody Gardot en son 2013’ün Temmuz ayında şehre konuk olmuştu ve sahnede ağaçlar için haykırıp, çimler için dans etmişti. Müziğin çoğunlukla politik olduğunu ama aşkın politikasını yaptığını söyleyen Melody, bu kez yepyeni albümü ‘Currency of Man’i taze fırından çıkarmış olarak 6 Temmuz’da Sepetçiler Kasrı’nda boğaza karşı dillendirecek. Currency of Man, Melody’nin önceki üç albümüne göre çok daha majör, yüzü modern caz altyapılarına çok daha dönük ve bu kez aşka dair değil küresel ve politik temalara dair cümleler kuruyor. Bu haliyle de bir Pazartesi akşamı için oldukça enerjik bir performans vaat ediyor.

Bununla bitmiyor, gecenin açılışını ise Polonya’nın en iyi caz müzisyenleri arasında gösterilen Wojtek Mazolewski beşlisiyle birlikte yapıyor. Wojtek ve grubu, Koop ve Brad Mehldau tonlarında yeni cazı seven genç izleyiciyi Polonya’da çoktan tavlamış bile, şimdi de İstanbulluları tavlamaya geliyor.
MELODY GARDOT / WOJTEK MAZOLEWSKI QUINTET

Radikal

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İki güzellik bir arada

İki güzellik bir arada

Ya üçüde olmasaydı

Ya üçüde olmasaydı

Mehmet Akif Ersoy'dan

Mehmet Akif Ersoy'dan

Gezi Parkı

Gezi Parkı

Ne Denilebilir!...

Ne Denilebilir!...

Gezi

Gezi

Günün Fıkrası

Deli

1960'lı yıllar,Elazığ Akıl Hastanesinden her nasılsa 423 akıl hastası kaçar ve Elazığ'ın cadde ve sokaklarına dağılır.



O zamanın ünlü doktoru Mutemet Tazıcı hastanenin başhekimidir. 'Doktor bey,ne yapalım?' diye akıl danışırlar.



Mutemet Bey personeline;'Bana bir düdük verin ve arkama yapışarak gelin!'der.



Doktor önde birkaç personeli arkasında düt düt diye trencilik oynayarak Elazığ'ı dolaşırlar. Bütün deliler bu kuyruğa girip vagon olurlar. Hastaneye geldiklerinde sayı 612 kişidir...



Avukat 1




Zenginin biri ölümüne yakın, biri doktor, biri papaz, diğeri avukat olan üç yakın arkadaşını yanına çağırarak bir ricada bulunmuş.

- 300 bin dolar kadar bir tasarrufum var, bunu yanımda öteki dünyaya götürmek istiyorum. Ama kimseye de güvenemiyorum. Şimdi size 100'er bin dolar vereceğim. Bu paraları ne olur ben gömülürken kefenimin iç cebine koyuverin...

Adam ölmüş ve üç arkadaşı verdikleri sözü yerine getirmişler. Bir süre sonra doktor vicdan azabına yakalanmış. Diğer iki arkadaşını çağırarak onlara itirafta bulunmuş

- Hastanenin çok acil ihtiyacı vardı onun için 100 bin doların 20 bin dolarını hastaneye sarf ettim, kefene 80 bin koydum.

Papaz utana sıkıla mırıldanmış.

- Maalesef ben de aynı günahı işledim paranın yarısını kilisenin inşaatına ayırdım. Kefenin cebine 50 bin dolar koydum.

Avukat gülümsemiş.

- Ben sözümü aynen yerine getirdim, kefenin cebine 100 bin dolarlık çek koydum.




Avukat 2




George ve Harry balonda Atlantik Okyanusu’nu geçmektedirler. George Harry'ye döner ve “Biraz alçalıp nerede olduğumuzu anlayalım” der. Harry sıcak gazı biraz kısar ve balon alçalmaya başlar. George "Hala nerede olduğumuzu anlayamadım biraz daha alçalalım ve şu aşağıdaki adama soralım" der. Harry adama bağırır:

"Hey bayım nerede olduğumuzu söyleyebilir misiniz lütfen. "

Adam geri bağırır: "Bir balondasınız ve 100 metre yukardasınız"

George Harry'ye döner ve "Bu adam bir avukat" der.

Şaşırır Harry, "Nasıl anladın?" der.

"Çünkü" der George "Verdiği bilgi %100 doğru, fakat faydasız".




Avukat 3




Önemli bir iş için mülakat yapılacakmış. Bir matematikçi, bir fizikçi ve bir de avukat başvurmuş. Önce matematikçiyi içeriye almışlar ve bir masaya oturtup, sormuşlar:

“İki kere iki kaç eder?”

Matematikçi bir süre düşünmüş, önüne kâğıt kalemi almış, 10-15 sayfa doldurduktan sonra demiş ki: ''Eminim ki dört eder.''

Sonra fizikçiye aynı soruyu sormuşlar. Fizikçi de önce düşünmüş, sonra bir deney düzeneği kurmuş, sağa sola toplar fırlatmış. Yarım saat sonra : ''Yaptığım deneylere göre 3,9 ama 0,2'lik bir hata payı olabilir.'' demiş

En son avukatı almışlar içeri, sormuşlar soruyu. Avukat hiç düşünmeden etrafına sinsi sinsi bakmış ve sormuş:

''Kaç olmasını istersiniz?''




Avukat 4




Ceza davalarına bakan avukat bir arkadaşım anlatmıştı:

Yoksul bir babanın oğlu şoförlük yaparken ölümlü bir kazaya neden olmuş. Olayda tam kusurlu. Şoförün babası avukata başvurarak hukuki yardım istiyor. Arkadaşım adamın yoksulluğuna bakarak hiçbir ücret talep etmeksizin davayı takip ediyor.

Ancak bütün deliller aleyhte. Yapılacak bir şey yok. Şoförün mahkûmiyetine karar veriliyor.

Şoförün babası büroya gelerek yakınıyor.

“Yoksulluğun gözü kör olsun. Paramız olsa da iyi bir avukat tutsaydık bunlar başımıza gelmezdi.''




Avukat 5




Hayırsever vakıflardan birindeki çalışanlar şehrin en başarılı avukatından henüz herhangi bir bağış almamış olduklarını fark ettiler. Bağış toplama görevindeki kişi avukatı bağışta bulunması için ikna etmeye çalışıyordu:

“Araştırmalarımıza göre yıllık geliriniz en az 500.000 $. Ancak bugüne kadar hiç bir hayır işine bir kuruş bağışta bulunmamışsınız. O paranın bir kısmını bir şekilde topluma iade etmek istemez miydiniz?”

Avukat açtı ağzını:

“Önce, araştırmalarınız annemin uzun bir hastalıktan sonra ölmek üzere olduğunu ve hastane masraflarının onun yıllık gelirinin bir kaç kat üstünde olduğunu da gösterdi mi? Sonra, kardeşimin malul bir gazi, kör ve tekerlekli iskemleye mahkûm olduğunu? Ya da kız kardeşimin kocasının bir trafik kazasında öldüğünü ve onu üç çocuğuyla beş parasız bıraktığını?”

Görevli yerin dibine geçmişti.

Sadece:

“Hayır, hiç bir bilgim yoktu...” diye mırıldanabildi.

Avukat onun sözünü keserek devam etti:

“Pekâlâ, ben onlara zerre kadar para vermezken, size niçin vereyim?”



















Günün Sözü

Homo sum,humani nil a me alienum puto

İnsanım,insana özgü hiç bir şey bana yabancı değildir.

Şişli Merkez Mh,Esen Sk Saruhan İşhanında

Şişli Merkez Mh,Esen Sk Saruhan İşhanında
Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli
Hayatımızdan sessiz sedasız çekilmişler

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli
Siyah Beyaz Hayatımızdan Renkliye...

Sinema Tarihinden Siyah ve Beyazlıklar

Sinema Tarihinden Siyah ve Beyazlıklar
Zamanın belleği var