8 Temmuz 2015 Çarşamba

Yeşil Yol, Rize’nin Çamlıhemşin Yukarı Kavrun Yaylası’na sokulmadı


59623_54427_07072015183826_1

Hırsızlar bacadan da giremedi! Geldikleri gibi gittiler…


Karadeniz Bölgesi’nde 8 ilin yaylalarını birbirine bağlayacak olan 2 bin 600 kilometre uzunluğundaki Yeşil Yol projesi için Rize’nin Çamlıhemşin İlçesi Yukarı Kavrun Yaylası’na tepkiler nedeniyle giremeyen iş makineleri, bu kez vadinin arka tarafındaki Samistal Yaylası üzerinden bölgeye sokulmak istendi.
59623_54427_07072015183826_9
Çamlıhemşin İlçesi Yukarı Kavrun Yaylası’ndan geçirilmek istenen Yeşil Yol projesine karşı çıkanların tepkileri sürüyor. DHA’nın haberine göre, Yeşil Yol güzergahı üzerinde yöre sakinlerinin nöbet tutması nedeniyle çalışma başlatamayan iş makinelerinin bu kez bir başka güzergahtan, Samistal Yaylası üzerinden bölgeye götürüleceği haberini alanlar bu kez Kaçkar Dağları Milli Parkı girişindeki Şenyuva Köyü mevkiinde, ‘Çek elini yaylamdan’ pankartları ile beklemeye başladı. Kısa süre sonra iş makinelerinin geldiğini görenler tulum eşliğinde horon oynamaya başladı, yolu ulaşıma kapattı. Yöre sakinleri, ‘Yeşil Yolu yapanlar, ömür boyu ağlasın’ ve ‘Gavurun makinesi, geldi çıktı dağlara. Aşağıda yer kalmadı, sıra geldi buraya’ dizeleri ile projeye tepkilerini dile getirdi.
Milli Park alanına girme izin belgeniz var mı?
59623_54427_07072015183826_4
Bölgeye gelen jandarma ekipleri vatandaşlardan yolu ulaşıma açmasını istedi. Vatandaşlar ise Yeşil Yol projesini yapan Çapa İnşaat firması sahiplerinden Ali Fikret Cihan’a, Milli Park sahasına iş makinesi sokmak için izinleri olup olmadığını sordu, Cihan, ‘Burası benim iş saham. İzinim var’ diye cevap verirken vatandaşlara, ‘İzin konusu sizi ilgilendirmez’ diyen jandarma ise yolun açılmasını istedi. Tartışmaların sürmesi üzerine firma sahibi iş makinesini geri çekme kararı aldı, vatandaşlar da bir süre sonra bölgeden ayrıldı. Yeşil yolu yaptırmamakta kararlı olduklarını anlatan eylemciler, direnmeye devam edeceklerini ve mücadeleden asla vazgeçmeyeceklerini dile getirdi.
59623_54427_07072015183826_6
Yeşil Yol projesini yapan Çapa İnşaat firması sahiplerinden Ali Fikret Cihan ise Yeşil Yol’un çevreye hasar vermeyeceğini iddia etti, “Halk bizim önümüzü açsın, biz yolu en iyi şekilde yaparız. Yaylaya yakışır bir yol yapacağız. Bu yol vatandaşın ufkunu genişletecek. Buradan yukarıya kaç kişi at ve eşeğe binerek yaylaya çıkar. Kaç kişi at ve eşek bakar? Bu yola karşı çıkmalarına gerek yok” dedi.
59623_54427_07072015183826_0
Muhammet Kaçar 
Kuzey Ormanları Savunması

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İki güzellik bir arada

İki güzellik bir arada

Ya üçüde olmasaydı

Ya üçüde olmasaydı

Mehmet Akif Ersoy'dan

Mehmet Akif Ersoy'dan

Gezi Parkı

Gezi Parkı

Ne Denilebilir!...

Ne Denilebilir!...

Gezi

Gezi

Günün Fıkrası

Deli

1960'lı yıllar,Elazığ Akıl Hastanesinden her nasılsa 423 akıl hastası kaçar ve Elazığ'ın cadde ve sokaklarına dağılır.



O zamanın ünlü doktoru Mutemet Tazıcı hastanenin başhekimidir. 'Doktor bey,ne yapalım?' diye akıl danışırlar.



Mutemet Bey personeline;'Bana bir düdük verin ve arkama yapışarak gelin!'der.



Doktor önde birkaç personeli arkasında düt düt diye trencilik oynayarak Elazığ'ı dolaşırlar. Bütün deliler bu kuyruğa girip vagon olurlar. Hastaneye geldiklerinde sayı 612 kişidir...



Avukat 1




Zenginin biri ölümüne yakın, biri doktor, biri papaz, diğeri avukat olan üç yakın arkadaşını yanına çağırarak bir ricada bulunmuş.

- 300 bin dolar kadar bir tasarrufum var, bunu yanımda öteki dünyaya götürmek istiyorum. Ama kimseye de güvenemiyorum. Şimdi size 100'er bin dolar vereceğim. Bu paraları ne olur ben gömülürken kefenimin iç cebine koyuverin...

Adam ölmüş ve üç arkadaşı verdikleri sözü yerine getirmişler. Bir süre sonra doktor vicdan azabına yakalanmış. Diğer iki arkadaşını çağırarak onlara itirafta bulunmuş

- Hastanenin çok acil ihtiyacı vardı onun için 100 bin doların 20 bin dolarını hastaneye sarf ettim, kefene 80 bin koydum.

Papaz utana sıkıla mırıldanmış.

- Maalesef ben de aynı günahı işledim paranın yarısını kilisenin inşaatına ayırdım. Kefenin cebine 50 bin dolar koydum.

Avukat gülümsemiş.

- Ben sözümü aynen yerine getirdim, kefenin cebine 100 bin dolarlık çek koydum.




Avukat 2




George ve Harry balonda Atlantik Okyanusu’nu geçmektedirler. George Harry'ye döner ve “Biraz alçalıp nerede olduğumuzu anlayalım” der. Harry sıcak gazı biraz kısar ve balon alçalmaya başlar. George "Hala nerede olduğumuzu anlayamadım biraz daha alçalalım ve şu aşağıdaki adama soralım" der. Harry adama bağırır:

"Hey bayım nerede olduğumuzu söyleyebilir misiniz lütfen. "

Adam geri bağırır: "Bir balondasınız ve 100 metre yukardasınız"

George Harry'ye döner ve "Bu adam bir avukat" der.

Şaşırır Harry, "Nasıl anladın?" der.

"Çünkü" der George "Verdiği bilgi %100 doğru, fakat faydasız".




Avukat 3




Önemli bir iş için mülakat yapılacakmış. Bir matematikçi, bir fizikçi ve bir de avukat başvurmuş. Önce matematikçiyi içeriye almışlar ve bir masaya oturtup, sormuşlar:

“İki kere iki kaç eder?”

Matematikçi bir süre düşünmüş, önüne kâğıt kalemi almış, 10-15 sayfa doldurduktan sonra demiş ki: ''Eminim ki dört eder.''

Sonra fizikçiye aynı soruyu sormuşlar. Fizikçi de önce düşünmüş, sonra bir deney düzeneği kurmuş, sağa sola toplar fırlatmış. Yarım saat sonra : ''Yaptığım deneylere göre 3,9 ama 0,2'lik bir hata payı olabilir.'' demiş

En son avukatı almışlar içeri, sormuşlar soruyu. Avukat hiç düşünmeden etrafına sinsi sinsi bakmış ve sormuş:

''Kaç olmasını istersiniz?''




Avukat 4




Ceza davalarına bakan avukat bir arkadaşım anlatmıştı:

Yoksul bir babanın oğlu şoförlük yaparken ölümlü bir kazaya neden olmuş. Olayda tam kusurlu. Şoförün babası avukata başvurarak hukuki yardım istiyor. Arkadaşım adamın yoksulluğuna bakarak hiçbir ücret talep etmeksizin davayı takip ediyor.

Ancak bütün deliller aleyhte. Yapılacak bir şey yok. Şoförün mahkûmiyetine karar veriliyor.

Şoförün babası büroya gelerek yakınıyor.

“Yoksulluğun gözü kör olsun. Paramız olsa da iyi bir avukat tutsaydık bunlar başımıza gelmezdi.''




Avukat 5




Hayırsever vakıflardan birindeki çalışanlar şehrin en başarılı avukatından henüz herhangi bir bağış almamış olduklarını fark ettiler. Bağış toplama görevindeki kişi avukatı bağışta bulunması için ikna etmeye çalışıyordu:

“Araştırmalarımıza göre yıllık geliriniz en az 500.000 $. Ancak bugüne kadar hiç bir hayır işine bir kuruş bağışta bulunmamışsınız. O paranın bir kısmını bir şekilde topluma iade etmek istemez miydiniz?”

Avukat açtı ağzını:

“Önce, araştırmalarınız annemin uzun bir hastalıktan sonra ölmek üzere olduğunu ve hastane masraflarının onun yıllık gelirinin bir kaç kat üstünde olduğunu da gösterdi mi? Sonra, kardeşimin malul bir gazi, kör ve tekerlekli iskemleye mahkûm olduğunu? Ya da kız kardeşimin kocasının bir trafik kazasında öldüğünü ve onu üç çocuğuyla beş parasız bıraktığını?”

Görevli yerin dibine geçmişti.

Sadece:

“Hayır, hiç bir bilgim yoktu...” diye mırıldanabildi.

Avukat onun sözünü keserek devam etti:

“Pekâlâ, ben onlara zerre kadar para vermezken, size niçin vereyim?”



















Günün Sözü

Homo sum,humani nil a me alienum puto

İnsanım,insana özgü hiç bir şey bana yabancı değildir.

Şişli Merkez Mh,Esen Sk Saruhan İşhanında

Şişli Merkez Mh,Esen Sk Saruhan İşhanında
Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli
Hayatımızdan sessiz sedasız çekilmişler

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli
Siyah Beyaz Hayatımızdan Renkliye...

Sinema Tarihinden Siyah ve Beyazlıklar

Sinema Tarihinden Siyah ve Beyazlıklar
Zamanın belleği var