Kat Mülkiyeti Kanunu’na tabi binalarda ortak yerleri kullanmamaktan dolayı bunların masrafına katılmaktan kaçınılamaz.
* Taraflar KMK. 'nun uygulanmasını kabul ediyorlarsa, asansör giderlerinden sorumlu tutulmaları gerekir.
Dava, apartmanın müşterek giderlerinden olan asansör tamirvebakım masraflarından davalının payına düşen liranın tahsili iste
ğinden ibarettir. Davalı vekili müvekkilinin dairesinin zemin katta olup asansörden yararlanmadığı nedeniyle ve apartman yönetim planının 6 ncı maddesindeki (dükkanlar ve zemin kat ile birinci kat asansör bakım masraflarından ve dükkanlar aynca kalorifer masraflan ile merdiven elektrik sarfiyatından muaftır) hükmüne dayanarak davanın reddini savunmuştur.
Mahalli mahkemesince verilen davanın kabulüne ilişkin karar, davalı vekilinin temyizi üzerine bozulmuş ise de mahkeme önceki kararda direnmiş, direnme kararı yine davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Hukuk Genel Kurulunda incelenen tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandığı gerektirici nedenlere ve özellikle 28.2.1988 '" günlü oturumda yönetim planının bütün kat malikleri tarafından imza edilmemiş ve binaenaleyh geçerli bir yönetim planının varlığından söz edilemeyeceğinin taraflarca beyan edilmiş olmasına ve 12.6.1968 tarihli oturumda olayda 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun tatbikinin davalı tarafça kabul edilmiş bulunmasına ve 634 sayılı Kanunun 20 nci maddesinin (kat maliklerinden her biri, anagayrimenkulün sigorta primlerine ve bütün ortak yerlerin bakım, korunma ve onarım giderleriyle yönetici aylığı ve kapıcı, kaloriferci, bahçıvan ücretleri gibi diğer giderlere ve ortak tesislerle işletme giderlerine "ve giderler için toplanacak avansa, kendi arsa payı oranında katılmakla yükümlü olup başka türlü anlaşma olmadıkça, ortak yer veya tesisler üzerindeki kullanma hakkından vazgeçerek veya kendi bağımsız bölümünün durumu dolayısıyla bunlardan faydalanmaya lüzum ve ihtiyaç bulunmadığını ileri sürmek suretiyle bu gider ve avans payını ödemekten kaçınamaz) hükmüne göre, yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle direnme kararının onanması gerekir.
Sonuç: Davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, direnme kararının yukarıda gösterilen nedenlerle onanmasına ... (Y. HGK., 20.12.1972, E. 1969/5-1243, K. 1972/1494.)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder