Bir çiçek bir fikirdir. Bu diplomasi de daha anlam kazanır.
Peki çiçek ile konunun ne ilgisi var?
Diplomasi dolaylılık, nezaket ve şekil üzerine kuruludur. En zor konuları öyle bir zarif dille, öyle bir şekle sokarak anlatırsınız ki karşınızdaki sizin ne demek istediğiniz anlar.
'Bugün de boş geçmedi' mottosu Sayın Sevgi Hançer'e aittir.
Tabiat boşluğu affetmez. Yerini dolduracak mutlaka bir şey bulur. Aslında bu toplumsal yaşam için de böyledir. 'Boşluktan puştluk doğar' argo kültürü ve avam tabiriyle belki durumu izah etmek açısından bu kadar isabetli olabilir.
Hançer denince aklıma bir tanıdığın takma adı geliyor. Herkesinin 'Hançer' dediği, gerçek adını bilmediğim kişidir.
Kimine göre; hançer kınında durmalı, kimine göre; 'İnsan; bir kere yaralandı mı, çiçeğin gölgesini bile hançer zanneder'miş, kimine göre; 'Sende mi Brütüs?', kimine göre; 'O iyi bir arkadaş, seni önden hançerliyor', kimine göre; meyve veren ağaç taşlanır, kimine göre; 'sapla kalbime hançerini ama fazla derinlere inme çünkü orada sen varsın' denilebilir. Kim ne derse desin ama beni daha çok yapılan şey, reel olan ilgilendiriyor.
Bir gün Bomonti'deki Emlak ofisine geldiğimde yeni ve üzeride bir etiket olan çiçek dikkatimi çekti. Etikette 'Sevgi Hançer' ismi dikkatimi çekti.
Şiir diliyle tasvir etmek, betimlemek gerekirse;
'Bir çiçek duruyordu, orda, bir yerde,
Bir yanlışı düzeltircesine açmış;
Gelmiş ta ağzımın kenarında
Konuşur durur.'
Şu an ki durumu Cemal Süreyya'nın şiiri bu kadar mı isabetli anlatırdı?
Bir yanlışı düzeltmek için. Bir danışman transferi nedeniyle oluşan gerginliğe karşı;
Hayatıma bir son vermek istersen,
Hançere gerek yok gözlerin var ya
Eğer ki kalbimden vurmak istersen,
Kurşuna gerek yok sözlerin var ya
Kurşuna, hançere gerek yok, çiçekler var! Çiçeklerin bir fikirle ilişkilendirilmesi çok eskiye dayanır. Tabi 'kadın kadındır, çiçek babandır' feminist yaklaşımını bir kenara bırakır, tekrar çiçeğin sevgi ve hançer ilişkisine döner, çiçek diliyle özetlersek, yazımıza konu olan çiçeğin;
'Ben sevgiyi kır çiçeği gibi elimde değil, hançer gibi yüreğimde taşırım!' diyen bir ifadesi de olabilir. Bu edebi yaklaşım iltifat görebilir.
Edebiyatta ve sanatta sevgiye dair söylenecek çok şeyi olanlar;
'Denize Hançer Düştü, hançerin sapı, Gül ve Hançer, Düş Hançeri, Nişan Hançer, Kırık Hançer, Bir hançer gibi çeksen de sevgini' gibi
sevimli, hoşa giden, edebi sözlerle anlatılan eserlere az çok şiirdeki kadar aşinayızıdır.
Sevenler gece ölür:
'sorma ya
hele de karşılıksız sevgi hançer gibi saplanır yüreğine'
Dedikten sonra...
Dikkatimi çeken çiçeğin sahibini sorduğumda çiçeği Sevgi Hançer'in gönderdiğini söylediler. Bir transfer nedeniyle tıkanan iletişim kanalını açık tutmak adına diplomatik bir tavır diyebileceğim, belki de diplomasinin, nezaketin bir örneği olarak alkışlayacağım bir çiçek gönderilmişti. Sonucun olumsuz olması mümkün mü?
Belki bir çiçekle yaz gelmez, diyenler olacaktır ama bir çiçeğin en katı insanları bile bir muma çevirebileceğini, zaman zaman Cemal Süreyya'nın dediği gibi 'bir yanlışı düzeltmek' için olabileceğini akılda tutmak gerekir.
'Yumuşak, sertten güçlüdür; su kayadan güçlü; sevgi, zorbalıktan güçlüdür.' demiş İsviçreli şair Hermann Hesse.
Sevgi Hançer... Yumuşak ama sert...
Sevgi ile Hançer sözcüğü nasıl yan yana geliyor derseniz, şiirde ve gerçek hayatta; çiçek sevgi ile dile gelirken sanırım hançer sözcüğü de 'Bir çiçekle ne demek istediğimi anlatabiliyor muyum?' da ifadesinde anlamını bulan diplomasi bir dili.
Bazen Hüsnü Arkan dediği gibi de olabilir.
'Bir çiçek büyütmüşüz, saksıya sığmaz
Ne sevmekten korkmak ne zulümden korkmak
Bize yakışmaz'
Hoşçakalın, çiçek kalın, Sevgi'yle kalın!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder