Türkiye'de kurumsal gayrimenkul ofislerinin geçmişi 20-25 yıllıktır. Sektörün bütünü açısından bakıldığında primitif, prematüre veya emekleme dönemi diyebilirsiniz.
Özellikle gayrimenkul ofisleri yapısal sorunlarının yanında oturmuş,
Yapısal sorunları nedir, derseniz?
Her ofis brokerının keyfiyetine tabi, manipülasyonlara açık olmasıdır. Aynı çatı altında olsa bile ortak bir duruş, tavır bir karakter, ortak bir kişilik arzetmemesidir. A franchise ofisi denilince B'den kurumsallığı (master franchise firması ile yaptıkları sözleşme onları kurumsal yapmıyor) ile değil kişiselleşmesiyle dikkati çeken bir görünüm arz etmektedir.
Konumuz, ofisleri farklı bir bakış açısı ile değerlendirmektir.
Gayrimenkul Danışmanları için yöneltilen eleştirilerden biri de ofislerin konfor alanı olduğu; çay kahve, sohbet, bilgisayarda vakit geçirme alanı olarak kullanılmasıyla ilgili suçlamadır.
Bu baskıyı sürekli gündemde tutanlar danışmanların ofiste geçirecekleri zamanı sahada geçirmelerini talep etmektedirler.
Hep günah keçisi, şamar oğlanı haline getirilen, sürekli eleştirilen danışmanlarının iç krizi haline gelen, bunaltıcı, bayıltıcı sözlerin bir süre sonra karşılığı olmamaktadır.
Ofisler aynı zamanda sosyalleşme alanıdır. Gayrimenkul Danışmanlarının görüş alış verişinde bulundukları vazgeçilmez ortamlardır.
Buna sohbet arası eğitim diyebiliriz.
Sadece piyasaların durumundan, siyasetin ekonomiyi nasıl yönlendirdiğinden, ekonomik kararların piyasayı nasıl şekillendireceğine ilişkin çıkarsamalar değil, tecrübe paylaşımından, iletişim kurma becerileri ile portföy edinmenin, pazarlamanın, satışın inceliklerinin öğrenildiği, çaktırılmadan bilgi sızdırıldığı, bilgi alındığı, püf noktalarını gözlemleme, sorma, öğrenme açısından da oldukça yararlıdır.
Eleştirilerin dozu bu nokta dikkate alınarak yapılmalıdır.
Bu açıdan bir ofisin kalabalık olmasının sayısız faydaları vardır.
Ofisler içinde yaşanan uyumsuzluğun, sinerjiyi yakalayamamanın, ofisi sevememenin nedeni, danışmanın dostluk kuracağı, görüşünü, bilgisini paylaşacağı kişi veya grup kuramaması, var olana zorunlu olarak tabi olması, bir süre sonra da yaşayacağı uyumsuzluğun, başarısızlığın nedeni olacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder