7 Kasım 2012 Çarşamba

Yayalaştırma mı yoksa rantlaştırma projesi mi?

  • TAKSİM RAHATLAYACAK DEDİLER, ŞİMDİDEN FELÇ OLDU
  • Eda Yıldırım / Sadiye Eser
  • İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB)’nin “Taksim’i rahatlatacak” dediği Taksim Yayalaştırma Projesi Taksim’i felç etmeye başladı. Taksim’i şantiye alanına çeviren projenin ilk etabı olan Tarlabaşı ve Harbiye arasında uzanan cadde boyunca yol araçlara kapatılınca trafik altüst oldu. Peki şimdiden sorunlara neden olan  bu proje Taksim için uygun bir proje mi? Taksim Yayalaştırma Projesi’yle ilgili merak edilenleri ve Mimarlar Odası’nın projeye bakışını TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Şubesi 2. Başkanı mimar Sabri Orcan’la, Taksim’de, projeden etkilenecek alanları da dolaşarak konuştuk.
    BU NASIL YAYALAŞTIRMA
    İlk olarak yolun trafiğe kapandığı Tarlabaşı’na gidiyoruz. Projeyle Taksim Meydanı’nın araçlardan değil insanlardan arındırılacağına vurgu yapan Orcan, Tarlabaşı’nın trafiğe kapatılmasını ilk adım olarak değerlendirdi. “TMMOB projeye ‘Taksim’i yayasızlaştırma projesi’ diyor. Neden? sorumuz üzerine Orcan, “Tünellerin yapılmasının ardından Meydan’a gelmek isteyen insanlara bir buçuk metre genişliğindeki geçiş alanları kalacak. Bu yüzden geliş gidişler oldukça zor olacak” yanıtını verdi. Gezi Parkı’nda tekrar yapılmak istenen Topçu Kışlası’nın da insansızlaştırma projesinin diğer bir ayağı olduğunu söyleyen Orcan, “Bu yüzden meydanda yapılan ortak etkinliklere zor da olsa gelmeyi başarsalar bile buradan çıkışları çok daha korkutucu olacak. Bu yüzden meydan, insanların Topçu Kışlası’ndaki ticari amaç taşıyan eğlenceler dışında buraya gelmesini sağlayacak bir cazibe merkezi olmaktan çıkıyor” dedi.
    ‘TRAFİK SORUNU ÇÖZÜLMEYECEK’
    Proje, Tarlabaşı, Gümüşsuyu, Sıra Selviler Caddesi ve Mete Caddesi’nden meydana çıkan tünel planlamasını içeriyor. Şuan yalnızca Tarlabaşı ve Harbiye arasındaki tünel projesi onaylandı. İBB Başkanı Kadir Topbaş, bu dört tünelle trafiğin rahatlayacağını söylüyor. Ancak Orcan aynı görüşte değil. “Burada yapacağınız tünel, Taksim trafiğine  kalıcı bir çözüm getirmeyecek. Sadece lokal olarak bir fayda sağlayacak. O tünelden sonraki kısım yine tıkanacaktır” dedi. Özellikle otobüs terminallerinin trafiği yoğunlaştırdığını anlatan Orcan, “İBB otobüs terminalini yer altına almak gibi bir plandan bahsediyordu. Düşünebiliyor musunuz Taksim Meydanı’nda kocaman bir beton kütle ve onun altından binlerce metrekarelik kapalı alan var. İnsanlar egzos gazlarının içinde bekliyor. Oradaki havalandırmayı bile düşünseniz meydana yükselen hava bacalarından dolayı meydanın zaten bir özelliği kalmayacaktır” diye konuştu.
    METRO HESABA KATILMAMIŞ
    Projede meydandaki metro hattının dikkate alınmadığını da dile getiren Orcan, “Trafiğin yer altına alındığı vakit buradaki metro yapısıyla nasıl uyum sağlayacağını kimse düşünmemiş” dedi.
    GEZİ PARKI’NDAN RANT KIŞLASINA
    Gezi Parkı da projeden nasibini alan alanlardan biri. Parkın entegre bir planla Yayalaştırma Projesi’ne katılacağını anlatan Orcan, “Topçu Kışlasının yapılması demek Gezi Parkı’nın ölmesi demektir. Gezi Parkı cumhuriyet sonrasının ilk mimarilerinden. Ancak bu tarihi değer Topçu Kışlasıyla yok olacak” yorumunu yaptı. Topçu Kışlası Projesinin Mete Caddesi, Meydan ve Cumhuriyet caddesinin bir kısmını kapsadığını aktaran Orcan, Gezi Parkı’nında avlu olarak tasarlandığını ifade etti. Ayrıca insanların soluk almak için geldiği kamuya açık bir yer olduğuna vurgu yapan Orcan, “Ancak kışlanın girişi çıkışı kontrollü olacak. Yani kamuya açık bir alan gibi gözükecek ama kamunun kontrolünde olmayacak. Buranın yeşilliğinden faydalanmak için ancak burada bir kafenin ya da bir restorantın bahçesinde oturacaksınız. Kışlada bulunan kültür merkezlerinin de kiralık olduğuna dikkat çeken Orcan, “Ancak bu yerlerin bir sonraki dönemde ne amaçla kullanılacağına dair bir plan notu yok” eleştirisini yaptı. İhya çalışmaları toplum belleğinde yer alan çalışmaları tekrar diriltmedir. Meydanı Topçu Kışlası olarak hatırlayan kaç kişi var.
    DAR GEÇİŞLER OLACAK
    Orcan’la ikinci adresimiz Sıra Selviler Caddesi. Sıra Selviler Caddesinde eski CHP binasından tünelin dalış yapacağını söyleyen Orcan, tünellerden yayalara kalan dar geçişler yüzünden herhangi bir etkinlik yada toplanma sonrası kazaların yaşanabileceğine dikkat çekti.
    GÜMÜŞSUYU’NA METRO ENGELİ
    Gümüşsuyu’ndaki tünel Alman Konsolosluğunu biraz geçtikten sonra dalış yapacak ve  Cumhuriyet caddesine bağlanan bir tünel geçişi olacak. Orcan, Gümüşsuyu’nun metroyla çakışma noktasında olmasından dolayı buradaki planlandan vazgeçilmesi ihtimalinin olduğunu belirtti.
    ‘AKM KAPALI TUTULABİLİR’
    Uzun süre yıkımı veya kapatılması gündemde olan AKM, kent hareketlerinin ve sanatçıların mücadelesi sonucu kurtulmuştu. Ancak Orcan, AKM’nin yine tehlikede olduğunu şu sözlerle dile getiriyor: “Buradaki yapılaşma bitmeden AKM’yi açmanında bir anlamı olmayacak diyecekler. AKM’nin biz daha uzun bir süre İstanbul kentlisiyle buluştuğunu göremeyeceğiz”.
    TOPLUMUN BELLEĞİNE SALDIRI
    Yayalaştırma Projesinin hem Taksim’in tarihi dokusuna hem de halkın belleğine saldırdığını vurgulayan Orcan, “Taksim insanların mitingler yaptığı, yılbaşını kutladığı, randevulaştığı bir buluşma noktası. Proje bu etkinlikleri engellemeye dönük planlanmış” dedi.  Başbakan Erdoğan’ın, Kızılcahamam’daki konuşmasında da bunu net biçimde ifade ettiğini söyleyen Orcan, “Başbakan,  insanların sadece tarihi bir anıyı canlandırmak için Taksim Meydanına gelmesini istediğini söyledi. İnsanlar buluşma noktalarına direktifle gitmezler burada buluşmayı toplum kendisi seçmiştir” diye tepki gösterdi.(İstanbul/EVRENSEL)

    ‘HUKUKSAL SÜRECİ BAŞLATACAĞIZ’
    Projenin hukuksuz biçimde onaylatıldığına ileri süren Orcan, “İBB, Koruma  Kurulu onay vermediği halde, ‘Kurul projeyi onayladı’ dedi. Projeye karşı çıkan bilim insanlarını sürgün etti. Bu süreçlerden sonra zorlama bir kararla hemen ertesi gün onay kararı alındı” dedi. TMMOB Mimarlar Odası olarak projeyle ilgili hukuksal süreci başlatacaklarını da sözlerine ekleyen Orcan, “Ancak siz haklı çıksanız da proje yapılmış oluyor. Ondan sonra da ‘Yapılmış binayı mı yıkacağız’ söylemleriyle karşılaşıyorsunuz. Bu yüzden bütün istanbulluları, bütün kentini seven insanları taksime sahip çıkmaya çağırıyoruz” diye konuştu.

    MEYDANA TRAFİK SOKULMAMALI
    Orcan Mimarlar Odası olarak Taksim’de trafik sorununu çözmek için ortaya koydukları çözüm yollarını şöyle maddelerindirdi: -Trafik sorununu çözmek için en başta  buraya trafiği sokmayacaksınız. -Yan yollardan, geçiş yerlerinden faydalanılmalı. -Taksim Meydanı bir kez transfer merkezi olmamalı. -En başta meydandaki otobüs terminali bu sorunu çözümsüzleştiriyor. Bu yüzden burası sadece durak olmalı. -Kentin içine özel araçların girmesiyle ilgili rahatlıklar ortadan kaldırılmalıdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İki güzellik bir arada

İki güzellik bir arada

Ya üçüde olmasaydı

Ya üçüde olmasaydı

Mehmet Akif Ersoy'dan

Mehmet Akif Ersoy'dan

Gezi Parkı

Gezi Parkı

Ne Denilebilir!...

Ne Denilebilir!...

Gezi

Gezi

Günün Fıkrası

Deli

1960'lı yıllar,Elazığ Akıl Hastanesinden her nasılsa 423 akıl hastası kaçar ve Elazığ'ın cadde ve sokaklarına dağılır.



O zamanın ünlü doktoru Mutemet Tazıcı hastanenin başhekimidir. 'Doktor bey,ne yapalım?' diye akıl danışırlar.



Mutemet Bey personeline;'Bana bir düdük verin ve arkama yapışarak gelin!'der.



Doktor önde birkaç personeli arkasında düt düt diye trencilik oynayarak Elazığ'ı dolaşırlar. Bütün deliler bu kuyruğa girip vagon olurlar. Hastaneye geldiklerinde sayı 612 kişidir...



Avukat 1




Zenginin biri ölümüne yakın, biri doktor, biri papaz, diğeri avukat olan üç yakın arkadaşını yanına çağırarak bir ricada bulunmuş.

- 300 bin dolar kadar bir tasarrufum var, bunu yanımda öteki dünyaya götürmek istiyorum. Ama kimseye de güvenemiyorum. Şimdi size 100'er bin dolar vereceğim. Bu paraları ne olur ben gömülürken kefenimin iç cebine koyuverin...

Adam ölmüş ve üç arkadaşı verdikleri sözü yerine getirmişler. Bir süre sonra doktor vicdan azabına yakalanmış. Diğer iki arkadaşını çağırarak onlara itirafta bulunmuş

- Hastanenin çok acil ihtiyacı vardı onun için 100 bin doların 20 bin dolarını hastaneye sarf ettim, kefene 80 bin koydum.

Papaz utana sıkıla mırıldanmış.

- Maalesef ben de aynı günahı işledim paranın yarısını kilisenin inşaatına ayırdım. Kefenin cebine 50 bin dolar koydum.

Avukat gülümsemiş.

- Ben sözümü aynen yerine getirdim, kefenin cebine 100 bin dolarlık çek koydum.




Avukat 2




George ve Harry balonda Atlantik Okyanusu’nu geçmektedirler. George Harry'ye döner ve “Biraz alçalıp nerede olduğumuzu anlayalım” der. Harry sıcak gazı biraz kısar ve balon alçalmaya başlar. George "Hala nerede olduğumuzu anlayamadım biraz daha alçalalım ve şu aşağıdaki adama soralım" der. Harry adama bağırır:

"Hey bayım nerede olduğumuzu söyleyebilir misiniz lütfen. "

Adam geri bağırır: "Bir balondasınız ve 100 metre yukardasınız"

George Harry'ye döner ve "Bu adam bir avukat" der.

Şaşırır Harry, "Nasıl anladın?" der.

"Çünkü" der George "Verdiği bilgi %100 doğru, fakat faydasız".




Avukat 3




Önemli bir iş için mülakat yapılacakmış. Bir matematikçi, bir fizikçi ve bir de avukat başvurmuş. Önce matematikçiyi içeriye almışlar ve bir masaya oturtup, sormuşlar:

“İki kere iki kaç eder?”

Matematikçi bir süre düşünmüş, önüne kâğıt kalemi almış, 10-15 sayfa doldurduktan sonra demiş ki: ''Eminim ki dört eder.''

Sonra fizikçiye aynı soruyu sormuşlar. Fizikçi de önce düşünmüş, sonra bir deney düzeneği kurmuş, sağa sola toplar fırlatmış. Yarım saat sonra : ''Yaptığım deneylere göre 3,9 ama 0,2'lik bir hata payı olabilir.'' demiş

En son avukatı almışlar içeri, sormuşlar soruyu. Avukat hiç düşünmeden etrafına sinsi sinsi bakmış ve sormuş:

''Kaç olmasını istersiniz?''




Avukat 4




Ceza davalarına bakan avukat bir arkadaşım anlatmıştı:

Yoksul bir babanın oğlu şoförlük yaparken ölümlü bir kazaya neden olmuş. Olayda tam kusurlu. Şoförün babası avukata başvurarak hukuki yardım istiyor. Arkadaşım adamın yoksulluğuna bakarak hiçbir ücret talep etmeksizin davayı takip ediyor.

Ancak bütün deliller aleyhte. Yapılacak bir şey yok. Şoförün mahkûmiyetine karar veriliyor.

Şoförün babası büroya gelerek yakınıyor.

“Yoksulluğun gözü kör olsun. Paramız olsa da iyi bir avukat tutsaydık bunlar başımıza gelmezdi.''




Avukat 5




Hayırsever vakıflardan birindeki çalışanlar şehrin en başarılı avukatından henüz herhangi bir bağış almamış olduklarını fark ettiler. Bağış toplama görevindeki kişi avukatı bağışta bulunması için ikna etmeye çalışıyordu:

“Araştırmalarımıza göre yıllık geliriniz en az 500.000 $. Ancak bugüne kadar hiç bir hayır işine bir kuruş bağışta bulunmamışsınız. O paranın bir kısmını bir şekilde topluma iade etmek istemez miydiniz?”

Avukat açtı ağzını:

“Önce, araştırmalarınız annemin uzun bir hastalıktan sonra ölmek üzere olduğunu ve hastane masraflarının onun yıllık gelirinin bir kaç kat üstünde olduğunu da gösterdi mi? Sonra, kardeşimin malul bir gazi, kör ve tekerlekli iskemleye mahkûm olduğunu? Ya da kız kardeşimin kocasının bir trafik kazasında öldüğünü ve onu üç çocuğuyla beş parasız bıraktığını?”

Görevli yerin dibine geçmişti.

Sadece:

“Hayır, hiç bir bilgim yoktu...” diye mırıldanabildi.

Avukat onun sözünü keserek devam etti:

“Pekâlâ, ben onlara zerre kadar para vermezken, size niçin vereyim?”



















Günün Sözü

Homo sum,humani nil a me alienum puto

İnsanım,insana özgü hiç bir şey bana yabancı değildir.

Şişli Merkez Mh,Esen Sk Saruhan İşhanında

Şişli Merkez Mh,Esen Sk Saruhan İşhanında
Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli
Hayatımızdan sessiz sedasız çekilmişler

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli
Siyah Beyaz Hayatımızdan Renkliye...

Sinema Tarihinden Siyah ve Beyazlıklar

Sinema Tarihinden Siyah ve Beyazlıklar
Zamanın belleği var