22 Eylül 2012 Cumartesi

İnşaat devi sonunda iflasını açıkladı!

İki yılı aşkın süredir mali sorunlarla boğuşan Fi Yapı İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş., iflas erteleme talebi ile mahkemeye başvurdu.

Şirketin iflas erteleme talebini mahkeme karara bağlayacak. İflas erteleme süreci kabul edilir ve borçlar ödenebilirse Fi Yapı yola devam edecek. İşler planlandığı gibi gitmez ve sıkıntı sürerse mahkeme süreç sonunda şirketin iflasına karar verebilecek.
Adası da hacizliydi. Konut sektöründeki atılımını 2000'li yılların ortasında yapan, binlerce konuttan oluşan projeler geliştiren Fi Yapı, iki yılı aşkın bir süreden bu yana mali sorunları ile gündemdeydi. Beş bini aşkın ailenin konutlarının teslimini beklediği şirket, vergi daireleri, SGK ve diğer borçlu olduğu kişilerin uygulattığı haciz kararı ile de yüz yüze kalmıştı. Geçtiğimiz günlerde Hürriyet, Fi Yapı'nın sahibi Fikret İnan tarafından "kurtuluş umudu" olarak lanse edilen Garip Ada üzerinde de hacizler olduğunu ortaya çıkarmıştı.
Başvuru 10 Eylül'de
Kadıköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi'ne 10 Eylül'de 2012/1139 dosya numarası ile başvuran Fi Yapı 27 ayı kapsayan bir iyileştirme planı sundu. 17 Eylül günü mahkeme sunulan 45 sayfalık bilirkişi raporunda, şirketin sunduğu iyileştirme planının uygulanabilir olduğu rapor edildi. Bilirkişi raporunun mahkemeye sunulduğu gün, mahkemeden de tedbir kararı çıktı. Böylece Fi Yapı, alacaklılarına karşı rahat bir nefes almış oldu.
588 milyon liralık borç
Bilirkişi raporuna göre şirketin toplam varlığı 580 milyon 947 bin lira olarak gösterildi. Şirketin toplam borçlarının ise 588 milyon 275 bin lira olduğu rapor edildi. Şirket, söz konusu borçların 500 milyon liralık bölümünün müşterilerden alınan avanslardan oluştuğunu bildirdi. Şirketin borca batıklık durumunun ise 7.3 milyon TL seviyesinde olduğu rapor edildi. Şirketin en büyük kaybı yaşadığı 2011'de 65 milyon lira zarar ettiği vurgulandı.
Telefon parasına red
Mahkeme 17 Eylül'de verdiği tedbir kararı ile birlikte şirket faaliyetlerinin denetimi için Ahmet Serdar Kıyat, Mehmet Ali Güldal ve Yurdakul Tuncer'den oluşan üç kişilik kayyum heyeti atadı. Şirket mahkemeye yaptığı başvuruda, haciz kararı ile el konulan lüks araçlarının iadesini de talep etti. Mahkeme, alacaklı bir şirketin el koyduğu Porsche, Jeep, Peugeot marka üç lüks otomobil ile bir otobüsün yeddi emin olarak Fi Yapı'ya devrine karar verdi. Fi Yapı mahkemeden ayrıca elektrik, su ve telefon paralarının da bir süre talep edilmemesini istedi; ancak mahkeme bu talebe olumsuz yanıt verdi.
Alacaklılar beklemede
Şirketin iflas ertelemeye ilişkin tedbir kararı alması ile birlikte, alacaklı kurum ve kişiler; şirkete ilişkin aldırdıkları haciz kararlarını uygulayamayacak. Bir başka ifade ile haczedilen varlıklar satılamayacak. Alacaklılar yeni haciz kararı da aldırılamayacak ancak alacaklı sırasına müdahil olabilecek. Bu durum şirkete yarım kalan projelerini bitirme olanağı sağlayacak. Ancak teslim edilmeyi bekleyen 5 bin konutun tamamlanması için gerekli finans gücünün sağlanıp sağlanamayacağı henüz belirsiz durumda.
İlk duruşma 2 Ekim'de
Mahkeme, Fi Yapı hakkında tedbir kararı verdikten sonra, dosyanın esası üzerinde yargılamaya geçecek. İlk duruşma 2 Ekim'de yapılacak. Söz konusu dosyaya alacaklı şirketler de müdahil olmaya başladı. Alacaklı şirketlerin itiraz başvurularında, iflas erteleme talebinin kötü niyet taşıdığı, alacaklılara karşı zaman kazanma amacı taşıdığı vurgusu öne çıkıyor.
İflas erteleme nedir
İFLAS erteleme, mali durumu bozulan şirket ve kooperatiflerin sermayesinin korunması için gerekli tedbirlerden birisi olarak Türk Ticaret Kanunu'nda düzenleniyor.Mahkeme, şirketin mali durumunun düzeltilmesini mümkün görürse yönetim kurulu veya bir alacaklının talebi sonucunda iflas erteleme kararı verebiliyor. İflas erteleme sonucunda borçlu firma normal faaliyetlerine devam edebiliyor. Kamu alacağı ve SGK primleri dahil hiçbir yasal takip yapılamıyor. Mahkeme, atanan kayyumun verdiği raporlara göre iflas erteleme süresini sona erdirebildiği gibi, 4 yıla kadar uzatabiliyor veya firmanın iflasına karar veriyor.
Adanın değeri 43 milyon liraymış
Fi Yapı'nın mahkemeye sunduğu iyileştirme planında şirketin krizden çıkış planı da açıklandı. Şirket sahibi Fikret İnan'ın '200 milyon dolardan aşağıya satmam' dediği İzmir Dikili'deki Garip Ada'nın değeri mahkemeye 43 milyon TL olarak bildirildi. Bu fiyat, üç yıl önce satın alınan adanın değerinin hiç artmadığına işaret ediyor. Hürriyet, Fikret İnan'ın adayla ilgili çelişkili açıklamalarını haberleştirmişti. Dinçer Gökçe imzalı haberde ada üzerinde birçok haciz bulunduğuna ve mahkeme kararına göre satılamaz durumda olduğuna dikkat çekilmişti. Fİ Yapı mahkemeye,Sakarya'da bir arazinin 9 milyon liraya satılacağını Fi Side ve Fi Tower isimli projelerden de toplam 50 milyon lira gelir elde edeceğini bildirdi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İki güzellik bir arada

İki güzellik bir arada

Ya üçüde olmasaydı

Ya üçüde olmasaydı

Mehmet Akif Ersoy'dan

Mehmet Akif Ersoy'dan

Gezi Parkı

Gezi Parkı

Ne Denilebilir!...

Ne Denilebilir!...

Gezi

Gezi

Günün Fıkrası

Deli

1960'lı yıllar,Elazığ Akıl Hastanesinden her nasılsa 423 akıl hastası kaçar ve Elazığ'ın cadde ve sokaklarına dağılır.



O zamanın ünlü doktoru Mutemet Tazıcı hastanenin başhekimidir. 'Doktor bey,ne yapalım?' diye akıl danışırlar.



Mutemet Bey personeline;'Bana bir düdük verin ve arkama yapışarak gelin!'der.



Doktor önde birkaç personeli arkasında düt düt diye trencilik oynayarak Elazığ'ı dolaşırlar. Bütün deliler bu kuyruğa girip vagon olurlar. Hastaneye geldiklerinde sayı 612 kişidir...



Avukat 1




Zenginin biri ölümüne yakın, biri doktor, biri papaz, diğeri avukat olan üç yakın arkadaşını yanına çağırarak bir ricada bulunmuş.

- 300 bin dolar kadar bir tasarrufum var, bunu yanımda öteki dünyaya götürmek istiyorum. Ama kimseye de güvenemiyorum. Şimdi size 100'er bin dolar vereceğim. Bu paraları ne olur ben gömülürken kefenimin iç cebine koyuverin...

Adam ölmüş ve üç arkadaşı verdikleri sözü yerine getirmişler. Bir süre sonra doktor vicdan azabına yakalanmış. Diğer iki arkadaşını çağırarak onlara itirafta bulunmuş

- Hastanenin çok acil ihtiyacı vardı onun için 100 bin doların 20 bin dolarını hastaneye sarf ettim, kefene 80 bin koydum.

Papaz utana sıkıla mırıldanmış.

- Maalesef ben de aynı günahı işledim paranın yarısını kilisenin inşaatına ayırdım. Kefenin cebine 50 bin dolar koydum.

Avukat gülümsemiş.

- Ben sözümü aynen yerine getirdim, kefenin cebine 100 bin dolarlık çek koydum.




Avukat 2




George ve Harry balonda Atlantik Okyanusu’nu geçmektedirler. George Harry'ye döner ve “Biraz alçalıp nerede olduğumuzu anlayalım” der. Harry sıcak gazı biraz kısar ve balon alçalmaya başlar. George "Hala nerede olduğumuzu anlayamadım biraz daha alçalalım ve şu aşağıdaki adama soralım" der. Harry adama bağırır:

"Hey bayım nerede olduğumuzu söyleyebilir misiniz lütfen. "

Adam geri bağırır: "Bir balondasınız ve 100 metre yukardasınız"

George Harry'ye döner ve "Bu adam bir avukat" der.

Şaşırır Harry, "Nasıl anladın?" der.

"Çünkü" der George "Verdiği bilgi %100 doğru, fakat faydasız".




Avukat 3




Önemli bir iş için mülakat yapılacakmış. Bir matematikçi, bir fizikçi ve bir de avukat başvurmuş. Önce matematikçiyi içeriye almışlar ve bir masaya oturtup, sormuşlar:

“İki kere iki kaç eder?”

Matematikçi bir süre düşünmüş, önüne kâğıt kalemi almış, 10-15 sayfa doldurduktan sonra demiş ki: ''Eminim ki dört eder.''

Sonra fizikçiye aynı soruyu sormuşlar. Fizikçi de önce düşünmüş, sonra bir deney düzeneği kurmuş, sağa sola toplar fırlatmış. Yarım saat sonra : ''Yaptığım deneylere göre 3,9 ama 0,2'lik bir hata payı olabilir.'' demiş

En son avukatı almışlar içeri, sormuşlar soruyu. Avukat hiç düşünmeden etrafına sinsi sinsi bakmış ve sormuş:

''Kaç olmasını istersiniz?''




Avukat 4




Ceza davalarına bakan avukat bir arkadaşım anlatmıştı:

Yoksul bir babanın oğlu şoförlük yaparken ölümlü bir kazaya neden olmuş. Olayda tam kusurlu. Şoförün babası avukata başvurarak hukuki yardım istiyor. Arkadaşım adamın yoksulluğuna bakarak hiçbir ücret talep etmeksizin davayı takip ediyor.

Ancak bütün deliller aleyhte. Yapılacak bir şey yok. Şoförün mahkûmiyetine karar veriliyor.

Şoförün babası büroya gelerek yakınıyor.

“Yoksulluğun gözü kör olsun. Paramız olsa da iyi bir avukat tutsaydık bunlar başımıza gelmezdi.''




Avukat 5




Hayırsever vakıflardan birindeki çalışanlar şehrin en başarılı avukatından henüz herhangi bir bağış almamış olduklarını fark ettiler. Bağış toplama görevindeki kişi avukatı bağışta bulunması için ikna etmeye çalışıyordu:

“Araştırmalarımıza göre yıllık geliriniz en az 500.000 $. Ancak bugüne kadar hiç bir hayır işine bir kuruş bağışta bulunmamışsınız. O paranın bir kısmını bir şekilde topluma iade etmek istemez miydiniz?”

Avukat açtı ağzını:

“Önce, araştırmalarınız annemin uzun bir hastalıktan sonra ölmek üzere olduğunu ve hastane masraflarının onun yıllık gelirinin bir kaç kat üstünde olduğunu da gösterdi mi? Sonra, kardeşimin malul bir gazi, kör ve tekerlekli iskemleye mahkûm olduğunu? Ya da kız kardeşimin kocasının bir trafik kazasında öldüğünü ve onu üç çocuğuyla beş parasız bıraktığını?”

Görevli yerin dibine geçmişti.

Sadece:

“Hayır, hiç bir bilgim yoktu...” diye mırıldanabildi.

Avukat onun sözünü keserek devam etti:

“Pekâlâ, ben onlara zerre kadar para vermezken, size niçin vereyim?”



















Günün Sözü

Homo sum,humani nil a me alienum puto

İnsanım,insana özgü hiç bir şey bana yabancı değildir.

Şişli Merkez Mh,Esen Sk Saruhan İşhanında

Şişli Merkez Mh,Esen Sk Saruhan İşhanında
Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli
Hayatımızdan sessiz sedasız çekilmişler

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli
Siyah Beyaz Hayatımızdan Renkliye...

Sinema Tarihinden Siyah ve Beyazlıklar

Sinema Tarihinden Siyah ve Beyazlıklar
Zamanın belleği var