9 Ağustos 2012 Perşembe

Yabancılara mülk satışının önündeki engeller kalktı

Yabancılara mülk satışının önündeki engeller kalktı

AKP yaptığı düzenlemelerle ekonomik büyümenin lokomotifi olarak gördüğü inşaat ve gayrimenkul sektörlerinin önündeki tüm yasal engelleri kaldırarak sermayenin, özellikle de Arap sermayesinin önünü açma gayreti içerisinde. Bu bağlamda son olarak kabul edilen Mütekabiliyet Yasası nedir ve neler getiriyor?
Her ne kadar serbest piyasa ekonomisi özellikle gelişmiş kapitalist ülkelerden dünyanın geri kalanına yayılan ekonomik krizin etkisi altında olsa da AKP iktidarı piyasacılıkta kararlı. Devletin etkinliğini sınırlandırarak eğitime, sağlığa varana kadar birçok alanı tam gaz sermayeye açarak piyasa düzenini egemen kılan AKP’nin, en kârlı gördüğü sektörler ise inşaat ve emlak.
Dolayısıyla AKP, gelecek yıllar için iktisadi büyümenin motoru olarak gördüğü inşaat ve emlak sektörlerini mümkün olduğunca serbestleştirme, kuralsızlaştırma ve özel yatırımcılara açma gayreti içerisinde.
Başta İstanbul olmak üzere Türkiye’yi gayrimenkul rantı üzerinden neo-liberal piyasa ekonomisi için önemli bir pazar haline dönüştüren AKP, bu politikanın gereği olarak çeşitli yasal düzenlemeler yapmaya devam ediyor. 5 Mayıs 2012 tarihinde kabul edilen Mütekabiliyet Yasası da bu amaca hizmet eden düzenlemelerden birisi.
Mütekabiliyet Yasası nedir?
Mütekabiliyet Yasası’na göre, Bakanlar Kurulu'nca belirlenen ülkelerin vatandaşı olan yabancı kişiler Türkiye'de taşınmaz mal satın alabiliyor. Özellikle Arap dünyası başta olmak üzere, yabancıların Türkiye'den gayrimenkul edinmesini kolaylaştıran Mütekabiliyet Yasası ile AKP iktidarının 10 yıl içinde 300 milyar dolar yabancı sermaye girişi beklediği öğrenildi.
Mütekabiliyet Yasası’na göre, yabancı uyruklu kişilere satılacak toprak miktarı 12 kat arttırılarak 30 hektara yükseltildi. Düzenlemeyle bir ilçedeki özel mülkiyete ait arazilerin yüzde 10'u yabancılara satılabilecek.
Yasa ile 183 ülke vatandaşı Türkiye’den şartsız gayrimenkul, taşınmaz mal, bina, ev ve arsa satın alabilecek.
Hangi ülkelere, hangi şartlar altında gayrimenkul satın alabiliyor?
Yasaya göre, halen 53 olan Türkiye'den şartsız gayrimenkul edinme hakkına sahip ülke sayısı 129'a çıkarken, 52 ülkeye özel sınırlamalar ve izin şartları getirildi. Bu ülkeler arasında ABD, Almanya, İngiltere, Fransa, Belçika, İtalya, Güney Kore ve Monaco yer alıyor.
Suriye, Ermenistan, Kuzey Kore, Küba, Nijerya ve Yemen 181 ülke arasında yer almadı. Bu ülke vatandaşları Türkiye'den gayrimenkul satın alamayacak.
AKP’nin yabancılara gayrimenkul satışında yüksek kâr oranları beklediği düzenlemesi ile İsrail, Çin, Danimarka, Doğu Timor ve Fiji vatandaşlarına bir mesken sınırlaması getirildi. Ürdün'e ise 2 mesken ve 1 işyerinden fazla gayrimenkul satışı yapılamayacak.
Mütekabiliyet Yasası’ndaki dikkat çekici bir diğer nokta ise bazı ülkelere getirilen özel şartlara göre, Rusya ve Ukrayna için “Karadeniz” hassasiyetinin korunması oldu. Bu ülkelerin vatandaşları Karadeniz sahilinde olmamak kaydıyla gayrimenkul edinebilecek.
Gürcistan, Yunanistan ve Bulgaristan vatandaşları ise sahil ve sınır illerinden olmamak kaydıyla Türkiye'den gayrimenkul satın alabilecek.
Zengin körfez sermayesinin olduğu Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Kuveyt’in yanı sıra Orta Asya'daki Türk Cumhuriyetleri'nden gelecek sermayenin gayrimenkul edinmesinin önündeki engeller kaldırıldı.
Yasaya göre Fas, Mısır, Letonya, Afganistan ve bazı küçük Afrika ülkelerinin de aralarında olduğu yerlerin vatandaşları Türkiye'de tarım arazisi, bağ-bahçe sahibi olamayacakken, İran, Çin, Filistin ve Hindistan'ın da aralarında olduğu 16 ülkenin vatandaşları Türkiye'de gayrimenkul edinebilmek için İçişleri Bakanlığı'ndan izin alacak. Iraklılar ise önce Dışişleri Bakanlığı'na müracaat edecek.
Bayraktar: “Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Kanunu ile Mütekabiliyet Yasası birbirini tamamladı”
Gayrimenkul ve inşaat sektörlerinin dört gözle beklediği, yabancılara şartsız ve eskisine göre çok daha hızlı mülk satışının önünü açan Mütekabiliyet Yasası’nın mayıs ayında yürürlüğe girmesinin ve ardından beklenen genelgenin yayınlanmasının üzerine Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, bir basın toplantısı düzenledi.
Bakanı Erdoğan Bayraktar düzenlediği basın toplantısında Yabancılara mülk satışının ayrıntılarını açıkladı.
Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Kanunu ile Mütekabiliyet Yasasının birbirini tamamladığını ve her iki yasanın ara teknik eleman istihdamı, inşaat malzemelerinin standardizasyonu ve kalitesi açısından ekonomik canlanma yaratacağını ifade eden Bakan Bayraktar, “Bu yasalarla birbirini tetikleyecek bunlar, destekleyecekler. Türkiye gerçekten artık güvenli bir ülkedir. Bugün İngiltere'den, Almanya'dan, İskandinav ülkelerinden, Uzakdoğu'dan, Ortadoğu'dan, birçok ülkenin vatandaşları Türkiye'de yatırım yapmak istiyor, ikamet etmek istiyor. Biz dünyadaki, ülkemizdeki gelişmelere paralel olarak bu yatırım ortamını, iklimini iyileştirmek için ülkemiz menfaatleri doğrultusunda gerekeni yapıyoruz'' dedi.
Eski düzenlemede yabancıların ancak uygulama imar planı veya mevzii imar planı içinde bu amaçlarla ayrılıp, tescil edilen taşınmazları yüzde onluk sınırlandırmayla edinebildiklerini hatırlatan Bayraktar, şöyle konuştu:
''Yeni düzenlemede edinime açık alanlar özel mülkiyetin mümkün olduğu alanlar olarak belirlenmiş olup, eski düzenlemedeki imarlı alanların yüzde 10'unu kapsayan sınırlama genişletilerek ilçe yüzölçümünün özel mülkiyete konu alanlarının yüzde 10'u şeklinde belirlenmiştir. Eski düzenlemede, yabancı uyruklu bir gerçek kişinin ülke genelinde edinebileceği taşınmazlarla bağımsız ve sürekli nitelikte sınırlı ayni hakların toplam yüzölçümü iki buçuk hektarı geçemiyordu. Yapılan yeni düzenlemeyle, yabancı gerçek kişiler ülke genelinde kişi başına 30 hektarı geçmemek kaydıyla ülkemizde dilediği sayıda mesken, iş yeri, arsa edinebileceklerdir. İş yeri ve konut sınırlaması kaldırılmıştır. Bakanlar Kurulu'na bu miktarı iki katına kadar artırma yetkisi verilmiştir.''
Dünyanın küreselleştiğini, kendilerinin de statükoyu kaldırmaya çalıştıklarını vurgulayan Bayraktar, dünya ekonomisinin artık serbest piyasa düzeninde yürüdüğünü, piyasanın kendi dengesini bulduğunu ve Türkiye'de şu anda gerek arsa ve arazilerde gerekse konut, iş yeri gibi gayrimenkullerin satışında çok sağlam bir yapı olduğunu dile getirdi.
(soL-Haber Merkezi)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İki güzellik bir arada

İki güzellik bir arada

Ya üçüde olmasaydı

Ya üçüde olmasaydı

Mehmet Akif Ersoy'dan

Mehmet Akif Ersoy'dan

Gezi Parkı

Gezi Parkı

Ne Denilebilir!...

Ne Denilebilir!...

Gezi

Gezi

Günün Fıkrası

Deli

1960'lı yıllar,Elazığ Akıl Hastanesinden her nasılsa 423 akıl hastası kaçar ve Elazığ'ın cadde ve sokaklarına dağılır.



O zamanın ünlü doktoru Mutemet Tazıcı hastanenin başhekimidir. 'Doktor bey,ne yapalım?' diye akıl danışırlar.



Mutemet Bey personeline;'Bana bir düdük verin ve arkama yapışarak gelin!'der.



Doktor önde birkaç personeli arkasında düt düt diye trencilik oynayarak Elazığ'ı dolaşırlar. Bütün deliler bu kuyruğa girip vagon olurlar. Hastaneye geldiklerinde sayı 612 kişidir...



Avukat 1




Zenginin biri ölümüne yakın, biri doktor, biri papaz, diğeri avukat olan üç yakın arkadaşını yanına çağırarak bir ricada bulunmuş.

- 300 bin dolar kadar bir tasarrufum var, bunu yanımda öteki dünyaya götürmek istiyorum. Ama kimseye de güvenemiyorum. Şimdi size 100'er bin dolar vereceğim. Bu paraları ne olur ben gömülürken kefenimin iç cebine koyuverin...

Adam ölmüş ve üç arkadaşı verdikleri sözü yerine getirmişler. Bir süre sonra doktor vicdan azabına yakalanmış. Diğer iki arkadaşını çağırarak onlara itirafta bulunmuş

- Hastanenin çok acil ihtiyacı vardı onun için 100 bin doların 20 bin dolarını hastaneye sarf ettim, kefene 80 bin koydum.

Papaz utana sıkıla mırıldanmış.

- Maalesef ben de aynı günahı işledim paranın yarısını kilisenin inşaatına ayırdım. Kefenin cebine 50 bin dolar koydum.

Avukat gülümsemiş.

- Ben sözümü aynen yerine getirdim, kefenin cebine 100 bin dolarlık çek koydum.




Avukat 2




George ve Harry balonda Atlantik Okyanusu’nu geçmektedirler. George Harry'ye döner ve “Biraz alçalıp nerede olduğumuzu anlayalım” der. Harry sıcak gazı biraz kısar ve balon alçalmaya başlar. George "Hala nerede olduğumuzu anlayamadım biraz daha alçalalım ve şu aşağıdaki adama soralım" der. Harry adama bağırır:

"Hey bayım nerede olduğumuzu söyleyebilir misiniz lütfen. "

Adam geri bağırır: "Bir balondasınız ve 100 metre yukardasınız"

George Harry'ye döner ve "Bu adam bir avukat" der.

Şaşırır Harry, "Nasıl anladın?" der.

"Çünkü" der George "Verdiği bilgi %100 doğru, fakat faydasız".




Avukat 3




Önemli bir iş için mülakat yapılacakmış. Bir matematikçi, bir fizikçi ve bir de avukat başvurmuş. Önce matematikçiyi içeriye almışlar ve bir masaya oturtup, sormuşlar:

“İki kere iki kaç eder?”

Matematikçi bir süre düşünmüş, önüne kâğıt kalemi almış, 10-15 sayfa doldurduktan sonra demiş ki: ''Eminim ki dört eder.''

Sonra fizikçiye aynı soruyu sormuşlar. Fizikçi de önce düşünmüş, sonra bir deney düzeneği kurmuş, sağa sola toplar fırlatmış. Yarım saat sonra : ''Yaptığım deneylere göre 3,9 ama 0,2'lik bir hata payı olabilir.'' demiş

En son avukatı almışlar içeri, sormuşlar soruyu. Avukat hiç düşünmeden etrafına sinsi sinsi bakmış ve sormuş:

''Kaç olmasını istersiniz?''




Avukat 4




Ceza davalarına bakan avukat bir arkadaşım anlatmıştı:

Yoksul bir babanın oğlu şoförlük yaparken ölümlü bir kazaya neden olmuş. Olayda tam kusurlu. Şoförün babası avukata başvurarak hukuki yardım istiyor. Arkadaşım adamın yoksulluğuna bakarak hiçbir ücret talep etmeksizin davayı takip ediyor.

Ancak bütün deliller aleyhte. Yapılacak bir şey yok. Şoförün mahkûmiyetine karar veriliyor.

Şoförün babası büroya gelerek yakınıyor.

“Yoksulluğun gözü kör olsun. Paramız olsa da iyi bir avukat tutsaydık bunlar başımıza gelmezdi.''




Avukat 5




Hayırsever vakıflardan birindeki çalışanlar şehrin en başarılı avukatından henüz herhangi bir bağış almamış olduklarını fark ettiler. Bağış toplama görevindeki kişi avukatı bağışta bulunması için ikna etmeye çalışıyordu:

“Araştırmalarımıza göre yıllık geliriniz en az 500.000 $. Ancak bugüne kadar hiç bir hayır işine bir kuruş bağışta bulunmamışsınız. O paranın bir kısmını bir şekilde topluma iade etmek istemez miydiniz?”

Avukat açtı ağzını:

“Önce, araştırmalarınız annemin uzun bir hastalıktan sonra ölmek üzere olduğunu ve hastane masraflarının onun yıllık gelirinin bir kaç kat üstünde olduğunu da gösterdi mi? Sonra, kardeşimin malul bir gazi, kör ve tekerlekli iskemleye mahkûm olduğunu? Ya da kız kardeşimin kocasının bir trafik kazasında öldüğünü ve onu üç çocuğuyla beş parasız bıraktığını?”

Görevli yerin dibine geçmişti.

Sadece:

“Hayır, hiç bir bilgim yoktu...” diye mırıldanabildi.

Avukat onun sözünü keserek devam etti:

“Pekâlâ, ben onlara zerre kadar para vermezken, size niçin vereyim?”



















Günün Sözü

Homo sum,humani nil a me alienum puto

İnsanım,insana özgü hiç bir şey bana yabancı değildir.

Şişli Merkez Mh,Esen Sk Saruhan İşhanında

Şişli Merkez Mh,Esen Sk Saruhan İşhanında
Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli
Hayatımızdan sessiz sedasız çekilmişler

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli
Siyah Beyaz Hayatımızdan Renkliye...

Sinema Tarihinden Siyah ve Beyazlıklar

Sinema Tarihinden Siyah ve Beyazlıklar
Zamanın belleği var