6 Ekim 2012 Cumartesi

Bu dönüşüm yuva yıkar!

  • 33 İLDE YIKIM BAŞLADI!
  • Enis Tartan / Uğur Erman
  • AKP Kongresinde dağıtılan “2023 Vizyonu” broşürünün 54. maddesinde “Yuva yıkan değil yuva yapan bir kentsel dönüşüm” deniyor. Ancak dün Erdoğan’ın katılımıyla yıkımına başlanan İstanbul Esenler’de kentsel dönüşümü konuştuğumuz mahalleliler, yuvalarının geleceğinden endişeli.
    Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Yasası kapsamında yapılacağı açıklanan kentsel dönüşüm için ilk yıkımlar dün 33 ilde başladı. 6.5 milyon konutun yıkılacağı kentsel dönüşümden 25 milyon kişinin etkilenmesi bekleniyor. İlgili meslek odalarının ve halkın tüm itirazlarına rağmen başlayan dönüşüm, milyonlarca kişiyi tedirgin ediyor.
    Dün Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın katıldığı tören ile Esenler Havaalanı Mahallesinde sembolik olarak seçilen 4 katlı bir ev yıkıldı. “Yıkım töreni”nde yıkımın başladığı sekiz ayrı kentle canlı bağlantı kuruldu. Törende asıl olarak Suriye üzerine konuşan Başbakan Erdoğan, dönüşüm ile ilgili ise “Mutlaka yıkacağız” dedi.
    ESNAF NEREYE GİDECEĞİNİ BİLMİYOR
    Yıkımın başladığı Esenler Havaalanı Mahallesi, Atışalanı Caddesi üzerinde iş yapan esnaf mağdur olduklarını söylüyor. Bölge esnafına 3 ay içinde binalarını boşaltmaları gerektiği söylenmiş. Ancak nereye gidecekleri, ne yapacakları konusunda bilgi verilmemiş. Sadece taşınma masrafları ve yeni yerlerinde kira desteği yapılacağı iletilmiş. Ancak resmiyete, yazıya dökülmüş herhangi taahhüt yok. Kira yardımı ve taşınma masrafları ne şekilde nasıl ve ne kadar verilecek belli değil. Mahallede ofis mobilyaları atölyesi sahibi olan Esat İmer, “3 ay içinde buraları boşaltın dediler. Yıllardır burada esnafız, müşterilerimiz burada nasıl nereye taşınırız bilmiyorum” diyor. “Taşınırken taşınma masrafları karşılanacak ve yeni yerde kira yardımı yapılacağı söylendi” diyen İmer, kendilerine verilen sözlerin tutulup tutulmayacağını bilmediklerini aktarıyor.  
    ‘İŞÇİ OLANLAR NE YAPACAK?’   
    Aynı atölyede işçi olarak çalışan Handan Karakız ise “Mal sahipleri için birtakım destekler verileceği söyleniyor. Ben işçiyim ve bana ne bir şey söyleyen var ne de destek veren” diyerek şikayetini dile getiriyor. Atölyede eşiyle birlikte çalıştığını söyleyen Karakız, “İki çocuğuma bakıcı bakıyor. Bu sayede ben çalışabiliyorum. 13 yaşında da bir oğlum var, okula giden. Burada çalışmaya başladıktan sonra Otogar civarında ev tuttuk” diyen Karakız, 3 ay sonra ne yapacaklarını, nerede iş bulacaklarını bilmediklerini söyledi.
    “Hemen iş bulmak kolay değil, hem eşim hem ben işsiz olacağız. Çocukların masrafı da var. Mal sahibi değiliz diye yetkililer bize ne bir şey soruyor ne de destek olacağız diyorlar” diye yakınan Karakız, kentsel dönüşümden en fazla işçilerin mağdur olacağını ifade etti.
    ‘KURULU DÜZENİMİZ BOZULACAK’
    Yıkım yapılacak semtte reklam ve ozalit atölyesi sahibi olanlar da düzenlerinin bozulacağını söylüyor. “13-14 yıldır buradayız tüm müşterilerimiz ve çevremiz burada. Taşınma yardımı ve yeni yerde kira yardımı yapılacağı söyleniyor ama sadece sözde” diyen Soner Değirmenci, bu şekilde yapılacak kentsel dönüşümün herkesi mağdur edeceğine dikkat çekti.
    İsimlerini vermek istemeyen mahalleli kadınlar ise Belediye Başkanı Tevfik Göksu’nun kendilerine söz verdiğini ve kimseyi mağdur etmeyeceğini söylediğini anlattı. Kendilerine sadece söz verildiğini ama hiçbir kağıt imzalatılmadığını anlatan kadınlar, yaşanan belirsizlikten şikayetçi.
    12-13 NÜFUS NE YAPARIZ?
    “Bakkalımızın üstünde aynı zamanda evim var. Şimdi sadece evi yıksalar bir yere kadar. Ama bakkal dükkanı da giderse nasıl geçiniriz belli değil” diyen Levent Bozdemir de süreçten şikayetçi. Evde 12-13 nüfus olduklarını anlatan Bozdemir, “Kalabalık bir aileyiz, dükkan giderse geçimimizi nasıl sağlarız bilmiyorum. Yıllardır buradayız. Hiçbir yetkili de gelip bir şey söylemiyor. Ne olacağı belirsiz” diye konuştu. (İstanbul/EVRENSEL)

    BAŞBAKAN ERDOĞAN: MUTLAKA YIKACAĞIZ
    ESENLER’deki “Yıkım Töreni”ne katılan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan asıl olarak  Suriye ve savaş üzerine yaptığı konuşmasında kentsel dönüşüm ile ilgili ise ne olursa olsun yıkım yapacaklarını söyledi.
    Erdoğan, “Teknik olarak riskli bulunanların kısa bir süre içinde yıkılıp, yerine sağlıklı yapılar inşa edilmesi için gerekli mekanizmaları kurduk, işletmeye başlandı. Buradaki asıl amacımız, bir binayı yıkıp yerine yeni bir bina yapmak değil. Asıl amacımız, afetler karşısında can ve mal güvenliğini sağlayacak bir dönüşümü gerçekleştirmek” dedi. Vatandaşlara seslenen Erdoğan, “Siz yapmazsanız, bunu ilgili kamu kuruluşları yapacak ve o binalar mutlak surette yıkılacak. Vatandaşımızın sağlıksız binalarda yaşamaya devam etmesine göz yumamayız, yummayacağız” diye konuştu.

    DUY DA iNANMA!
    Aynı törende konuşan Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar ise, gönlü razı olmayan vatandaşların yerinde, binasında kentsel dönüşüm yapmayacaklarını ileri sürdü. Bayraktar, dönüşüme öncelikle başarılı olan, hazırlıklı olan belediyelerden başlayacaklarını ifade ederek, “Bizi eleştirenlere soruyorum; Esenler’de dönüşüm yapıyoruz. Biz, istemeyen, gönlü razı olmayan hiç kimsenin yerinde, binasında dönüşüm yapmıyoruz. Önce gönül rızası gelir. Başarılı olan, hazırlık olan belediyelerden –hangi partiden olursa olsun- kentsel dönüşüme başlayacağız.”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İki güzellik bir arada

İki güzellik bir arada

Ya üçüde olmasaydı

Ya üçüde olmasaydı

Mehmet Akif Ersoy'dan

Mehmet Akif Ersoy'dan

Gezi Parkı

Gezi Parkı

Ne Denilebilir!...

Ne Denilebilir!...

Gezi

Gezi

Günün Fıkrası

Deli

1960'lı yıllar,Elazığ Akıl Hastanesinden her nasılsa 423 akıl hastası kaçar ve Elazığ'ın cadde ve sokaklarına dağılır.



O zamanın ünlü doktoru Mutemet Tazıcı hastanenin başhekimidir. 'Doktor bey,ne yapalım?' diye akıl danışırlar.



Mutemet Bey personeline;'Bana bir düdük verin ve arkama yapışarak gelin!'der.



Doktor önde birkaç personeli arkasında düt düt diye trencilik oynayarak Elazığ'ı dolaşırlar. Bütün deliler bu kuyruğa girip vagon olurlar. Hastaneye geldiklerinde sayı 612 kişidir...



Avukat 1




Zenginin biri ölümüne yakın, biri doktor, biri papaz, diğeri avukat olan üç yakın arkadaşını yanına çağırarak bir ricada bulunmuş.

- 300 bin dolar kadar bir tasarrufum var, bunu yanımda öteki dünyaya götürmek istiyorum. Ama kimseye de güvenemiyorum. Şimdi size 100'er bin dolar vereceğim. Bu paraları ne olur ben gömülürken kefenimin iç cebine koyuverin...

Adam ölmüş ve üç arkadaşı verdikleri sözü yerine getirmişler. Bir süre sonra doktor vicdan azabına yakalanmış. Diğer iki arkadaşını çağırarak onlara itirafta bulunmuş

- Hastanenin çok acil ihtiyacı vardı onun için 100 bin doların 20 bin dolarını hastaneye sarf ettim, kefene 80 bin koydum.

Papaz utana sıkıla mırıldanmış.

- Maalesef ben de aynı günahı işledim paranın yarısını kilisenin inşaatına ayırdım. Kefenin cebine 50 bin dolar koydum.

Avukat gülümsemiş.

- Ben sözümü aynen yerine getirdim, kefenin cebine 100 bin dolarlık çek koydum.




Avukat 2




George ve Harry balonda Atlantik Okyanusu’nu geçmektedirler. George Harry'ye döner ve “Biraz alçalıp nerede olduğumuzu anlayalım” der. Harry sıcak gazı biraz kısar ve balon alçalmaya başlar. George "Hala nerede olduğumuzu anlayamadım biraz daha alçalalım ve şu aşağıdaki adama soralım" der. Harry adama bağırır:

"Hey bayım nerede olduğumuzu söyleyebilir misiniz lütfen. "

Adam geri bağırır: "Bir balondasınız ve 100 metre yukardasınız"

George Harry'ye döner ve "Bu adam bir avukat" der.

Şaşırır Harry, "Nasıl anladın?" der.

"Çünkü" der George "Verdiği bilgi %100 doğru, fakat faydasız".




Avukat 3




Önemli bir iş için mülakat yapılacakmış. Bir matematikçi, bir fizikçi ve bir de avukat başvurmuş. Önce matematikçiyi içeriye almışlar ve bir masaya oturtup, sormuşlar:

“İki kere iki kaç eder?”

Matematikçi bir süre düşünmüş, önüne kâğıt kalemi almış, 10-15 sayfa doldurduktan sonra demiş ki: ''Eminim ki dört eder.''

Sonra fizikçiye aynı soruyu sormuşlar. Fizikçi de önce düşünmüş, sonra bir deney düzeneği kurmuş, sağa sola toplar fırlatmış. Yarım saat sonra : ''Yaptığım deneylere göre 3,9 ama 0,2'lik bir hata payı olabilir.'' demiş

En son avukatı almışlar içeri, sormuşlar soruyu. Avukat hiç düşünmeden etrafına sinsi sinsi bakmış ve sormuş:

''Kaç olmasını istersiniz?''




Avukat 4




Ceza davalarına bakan avukat bir arkadaşım anlatmıştı:

Yoksul bir babanın oğlu şoförlük yaparken ölümlü bir kazaya neden olmuş. Olayda tam kusurlu. Şoförün babası avukata başvurarak hukuki yardım istiyor. Arkadaşım adamın yoksulluğuna bakarak hiçbir ücret talep etmeksizin davayı takip ediyor.

Ancak bütün deliller aleyhte. Yapılacak bir şey yok. Şoförün mahkûmiyetine karar veriliyor.

Şoförün babası büroya gelerek yakınıyor.

“Yoksulluğun gözü kör olsun. Paramız olsa da iyi bir avukat tutsaydık bunlar başımıza gelmezdi.''




Avukat 5




Hayırsever vakıflardan birindeki çalışanlar şehrin en başarılı avukatından henüz herhangi bir bağış almamış olduklarını fark ettiler. Bağış toplama görevindeki kişi avukatı bağışta bulunması için ikna etmeye çalışıyordu:

“Araştırmalarımıza göre yıllık geliriniz en az 500.000 $. Ancak bugüne kadar hiç bir hayır işine bir kuruş bağışta bulunmamışsınız. O paranın bir kısmını bir şekilde topluma iade etmek istemez miydiniz?”

Avukat açtı ağzını:

“Önce, araştırmalarınız annemin uzun bir hastalıktan sonra ölmek üzere olduğunu ve hastane masraflarının onun yıllık gelirinin bir kaç kat üstünde olduğunu da gösterdi mi? Sonra, kardeşimin malul bir gazi, kör ve tekerlekli iskemleye mahkûm olduğunu? Ya da kız kardeşimin kocasının bir trafik kazasında öldüğünü ve onu üç çocuğuyla beş parasız bıraktığını?”

Görevli yerin dibine geçmişti.

Sadece:

“Hayır, hiç bir bilgim yoktu...” diye mırıldanabildi.

Avukat onun sözünü keserek devam etti:

“Pekâlâ, ben onlara zerre kadar para vermezken, size niçin vereyim?”



















Günün Sözü

Homo sum,humani nil a me alienum puto

İnsanım,insana özgü hiç bir şey bana yabancı değildir.

Şişli Merkez Mh,Esen Sk Saruhan İşhanında

Şişli Merkez Mh,Esen Sk Saruhan İşhanında
Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli
Hayatımızdan sessiz sedasız çekilmişler

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli
Siyah Beyaz Hayatımızdan Renkliye...

Sinema Tarihinden Siyah ve Beyazlıklar

Sinema Tarihinden Siyah ve Beyazlıklar
Zamanın belleği var