9 Ekim 2012 Salı

Bu tasarı 56 milyonu etkileyecek

Büyükşehir belediye tasarısıyla 13 il daha büyükşehir olacak. Tasarı, 29 il özel idaresi ile 16 bin 82 köyü de ortadan kaldıracak.
AK Parti ’nin hazırladığı 13 yeni büyükşehir belediyesi kurulmasını öngören ve büyükşehir belediye meclislerine önemli yetkiler sunan yasa tasarısı TBMM Başkanlığı’na dün sunuldu. Tasarıyla büyükşehir belediyelerinin yetki alanı ‘illerin mülki sınırı’ olarak genişletilecek. Tasarının en önemli yönlerinden birisi ise 29 il özel idaresinin, 1591 belde belediyesinin ve 16 bin 82 köyün tüzelkişiliğinin sona ermesi. Yani tasarı 56 milyon kişiyi, nüfusun yüzde 70’inden fazlasını doğrudan ilgilendiriyor. AK Parti, bu tasarıyı yerel seçimlerden önce çıkarmak istiyor. ‘Büyükşehir Belediyeler Tasarısı’ muhalefet cephesinden AK Parti’nin yerel seçimde avantaj sağlamaya dönük bir politikası olarak görülüyor. 

Tasarı şu düzenlemeleri getiriyor: .
Tasarının yasalaşmasıyla Aydın , Balıkesir , Denizli, Hatay , Malatya , Manisa, Kahramanmaraş, Mardin, Muğla, Tekirdağ, Trabzon , Şanlıurfa ve Van da katılacak. Büyükşehirlerin sayısı böylece 29 olacak. Yasayla il mülki sınırı büyükşehirlerin sınırı sayılacak. O il içinde yaşayan herkes büyükşehir belediye başkanın seçimi için oy kullanabilecek. 
.29 il özel idaresi, 1591 belde belediyesi ile 16 bin 82 köyün tüzelkişiliği sona erecek. Büyükşehir sınırlarındaki beldeler mahalleleriyle, köyler ise mahalle olarak ilçe belediyelerine katılacak. Tüzel kişiliği sona erdirilen belde belediyelerinin köye dönüştürüldüğü belirtildi. Tüm büyükşehirlerdeki il özel idareleri sona erecek. İl özel idarelerinin görevlerini bakanlıklar ve bağlı kuruluşlar yerine getirecek. Büyükşehirlerde bucaklar ve bucak teşkilatları kaldırılacak. Geçmişte kapatılması gündeme gelen ve Danıştay kararıyla kurtulan 2011 nüfus sayım sonuçlarına göre nüfusu 2 binin altındaki 559 belediye gelecek yıl yapılacak yerel seçimden itibaren kaldırılacak. 
.Merkezi idarenin taşrada yürüttüğü işlerle ilgili olarak, hizmetlerin etkinliğini ve verimliliğini arttırmak, kaynakların yerinde kullanımını sağlamak, hizmetteki aksamalara engel olmak, denetim alanındaki boşluğu doldurmak, rehberlik etmek, ayrıca afet ve acil yardım hizmetlerini yürütmek üzere büyükşehir belediyesi bulunan 29 ilde Yatırım İzleme ve Koordinasyon Merkezleri kurulacak. Bakanlıklar ve merkezi idare kuruluşları, ödeneğini göndermek şartıyla illerdeki her türlü yatırım, yapım, bakım, onarım ve yardım işlerini yatırım ve izleme koordinasyon merkezleri aracılığıyla yapabilecek. 
.Büyükşehir belediyelerinin yetkisi artacak. Büyükşehir belediyeleri, ilçe belediyeleri için geleneksel kültürel dokuya uygun tip mimari projeler yapacak. Mahalleleri ilçe merkezine bağlayan yollar büyükşehirin yetki alanına girecek. Bu yollar üzerindeki reklam panolarının geliri büyükşehir belediyesine kalacak. 
.Büyükşehir belediyeleri, madencilik faaliyetleri için işyeri açma ve çalışma ruhsatı düzenleyebilecek, amatör spor kulüplerine nakdi yardım yapabilecek. Ayrıca spor ve eğitim kurumlarının yanı sıra mabet yapabilecek, mabetlere indirimli veya ücretsiz su verebilecek, afet riski taşıyan veya can ve mal güvenliği açısından tehlike oluşturan binaları tahliye edebilecek veya yıkabilecek. Elektronik haberleşme altyapısı kurup işletebilecek. 
.Nüfusu 50 binin üzerindeki belediyelere zorunlu olan kadınlar ve çocuklar için konukevleri açma yükümlülüğü nüfusu 100 bini geçen belediyeler olarak değiştirildi.
Sınırı büyük illerde hizmetler aksayabilir
 
TMMOB Şehir Plancıları Odası Başkanı Necati Uyar, tasarının daha önce kamuoyuna yansıtıldığı gibi yerel yönetimlere büyük yetkiler vermediğini belirterek, şöyle dedi: “Büyükşehir belediyesi olan yerde köyler mahalle oluyor ama büyükşehir olmayan illerde 559 tanesi kaldırılıyor. Bunların içinde yıllardan bu yana gelen belediyeler var. Buralarda ciddi aksamalar yaşanacak. Uygulama Kocaeli veİstanbul ’da başarılı olabilir ama buraların sınırı küçük. Konya ya da Şanlıurfa gibi geniş alana yayılmış illerde bu hizmetlerin büyükşehir belediyesi tarafından yapılması zor. İlçe belediyeleriyle parti farkı çıkarsa hizmet götürülmesi daha da zor olur. Maden ve taşocağı ruhsatının büyükşehir belediyesi yetkisine verilmesi olumlu. Yerelleşme açısından olumlu bir adım.”
Tasarı merkeziliği arttırır 
CHP ’nin yerel yönetimlerden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın, yeni tasarıyı AK Parti’nin yerel seçimlerde avantaj sağlamak için hazırladığını söyledi. Bu tasarının iddia edildiği gibi yerelleşmeyi değil merkezileşmeyi getireceğini savunan Günaydın, 55 milyonu etkileyecek bu tasarının en önemli yönlerinden birinin il özel idarelerinin kaldırılması olduğuna dikkat çekti. Bunun sonucunda hizmetlerin aksayabileceğini belirten Günaydın, CHP olarak 14 ve 21 Ekim tarihlerinde tasarı ile kaldırılması düşünülen beldelerde referandum sandıkları kuracaklarını da sözlerine ekledi.
Yerelleşmeye kısmi adım 
Tasarıyla daha önce kalkınma ajanslarının da kurulmasıyla hükümet tarafından destek gören yerelleşme politikasına yönelik bir adım atıldığı kısmi olarak ifade edilebilir. 
. Büyükşehir belediyelerin hizmet alanı genişletilirken, daha önce blok uygulama yapılan İstanbul ve İzmit dikkate alınmış. Ancak bu illerde en uzak köyler yaklaşık 70 kilometre. Bu mesafe içinde dahi karla mücadele, altyapı hizmeti gibi hizmetlerin ulaştırılmasında güçlükler çekilirken, daha geniş il sınırı bulunan büyükşehirlere hizmet nasıl gidecek? Bu bir soru işareti. 
. Tasarının 3. madde 2. fıkrasında, “çeşitli yasalarda, bu yasa teklifi ile kaldırılan il özel idarelerine yapılmış olan atıflar, bakanlıklardan başlanarak ilçe belediyelerine kadar çeşitli yelpazede yapılmış sayılır” denilerek bu yetki dağıtılıyor. Ancak, il özel idareleri bazı yetkileri belediyelere devretse de, yetkinin yerel yönetimlerde toplanması için yeterli bir yetki devri değil. 
. Tasarıyla kurulması planlanan Yatırım İzleme ve Koordinasyon Merkezi adı altındaki yapıya denetleme esaslı yetkiler sunulması, sıralanan harcama yetkileri, kalkınma ajanslarının ihdasından bugüne kadar süregelmiş olan birtakım tartışmaların bu yapı üzerinde de süreceğini gösteriyor. 
. İl Özel İdarelerinin ‘harcama’ yetkilerinin büyük bir bölümü valilerin elinde kalmaya devam ederken, seçilmiş üyelerin bulunduğu İl Genel Meclisi’nin görevleri dağıtılmış. Yeni yapının görev tanımına ise tanıtım, verimliliğin izlenmesi gibi daha net olmayan ifadeler yerleştirilmiş.
99 yıllık özel idare devri sona eriyor
 
1913’ten beri il yönetiminin en önemli organlarından olan İl Özel İdareleri Osmanlı devletinde bütünlüğün korunması için yapılandırıldı. İmtiyazları şöyle sıralanıyor 
. Kanunlarla verilen görev ve hizmetleri yerine getirebilmek için her türlü faaliyette bulunmak, gerçek ve tüzel kişilerin faaliyetleri için kanunlarda belirtilen izin ve ruhsatları vermek ve denetlemek. 
. Kanunların il özel idaresine verdiği yetki çerçevesinde yönetmelik çıkarmak, emir vermek, yasak koymak ve uygulamak, kanunlarda belirtilen cezaları vermek. 
. Hizmetlerin yürütülmesi amacıyla, taşınır ve taşınmaz malları almak, satmak, kiralamak veya kiraya vermek, takas etmek, bunlar üzerinde sınırlı aynî hak tesis etmek. 
. Borç almak ve bağış kabul etmek. 
. Vergi, resim ve harçlar dışında kalan ve miktarı yirmibeşmilyar Türk Lirası’na kadar olan dava konusu uyuşmazlıkların anlaşmayla tasfiyesine karar vermek. 
. Özel kanunları gereğince il özel idaresine ait vergi, resim ve harçların tarh, tahakkuk ve tahsilini yapmak. 
. Belediye sınırları dışındaki gayri sıhhi müesseseler ile umuma açık istirahat ve eğlence yerlerine ruhsat vermek ve denetlemek.

Radikal

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İki güzellik bir arada

İki güzellik bir arada

Ya üçüde olmasaydı

Ya üçüde olmasaydı

Mehmet Akif Ersoy'dan

Mehmet Akif Ersoy'dan

Gezi Parkı

Gezi Parkı

Ne Denilebilir!...

Ne Denilebilir!...

Gezi

Gezi

Günün Fıkrası

Deli

1960'lı yıllar,Elazığ Akıl Hastanesinden her nasılsa 423 akıl hastası kaçar ve Elazığ'ın cadde ve sokaklarına dağılır.



O zamanın ünlü doktoru Mutemet Tazıcı hastanenin başhekimidir. 'Doktor bey,ne yapalım?' diye akıl danışırlar.



Mutemet Bey personeline;'Bana bir düdük verin ve arkama yapışarak gelin!'der.



Doktor önde birkaç personeli arkasında düt düt diye trencilik oynayarak Elazığ'ı dolaşırlar. Bütün deliler bu kuyruğa girip vagon olurlar. Hastaneye geldiklerinde sayı 612 kişidir...



Avukat 1




Zenginin biri ölümüne yakın, biri doktor, biri papaz, diğeri avukat olan üç yakın arkadaşını yanına çağırarak bir ricada bulunmuş.

- 300 bin dolar kadar bir tasarrufum var, bunu yanımda öteki dünyaya götürmek istiyorum. Ama kimseye de güvenemiyorum. Şimdi size 100'er bin dolar vereceğim. Bu paraları ne olur ben gömülürken kefenimin iç cebine koyuverin...

Adam ölmüş ve üç arkadaşı verdikleri sözü yerine getirmişler. Bir süre sonra doktor vicdan azabına yakalanmış. Diğer iki arkadaşını çağırarak onlara itirafta bulunmuş

- Hastanenin çok acil ihtiyacı vardı onun için 100 bin doların 20 bin dolarını hastaneye sarf ettim, kefene 80 bin koydum.

Papaz utana sıkıla mırıldanmış.

- Maalesef ben de aynı günahı işledim paranın yarısını kilisenin inşaatına ayırdım. Kefenin cebine 50 bin dolar koydum.

Avukat gülümsemiş.

- Ben sözümü aynen yerine getirdim, kefenin cebine 100 bin dolarlık çek koydum.




Avukat 2




George ve Harry balonda Atlantik Okyanusu’nu geçmektedirler. George Harry'ye döner ve “Biraz alçalıp nerede olduğumuzu anlayalım” der. Harry sıcak gazı biraz kısar ve balon alçalmaya başlar. George "Hala nerede olduğumuzu anlayamadım biraz daha alçalalım ve şu aşağıdaki adama soralım" der. Harry adama bağırır:

"Hey bayım nerede olduğumuzu söyleyebilir misiniz lütfen. "

Adam geri bağırır: "Bir balondasınız ve 100 metre yukardasınız"

George Harry'ye döner ve "Bu adam bir avukat" der.

Şaşırır Harry, "Nasıl anladın?" der.

"Çünkü" der George "Verdiği bilgi %100 doğru, fakat faydasız".




Avukat 3




Önemli bir iş için mülakat yapılacakmış. Bir matematikçi, bir fizikçi ve bir de avukat başvurmuş. Önce matematikçiyi içeriye almışlar ve bir masaya oturtup, sormuşlar:

“İki kere iki kaç eder?”

Matematikçi bir süre düşünmüş, önüne kâğıt kalemi almış, 10-15 sayfa doldurduktan sonra demiş ki: ''Eminim ki dört eder.''

Sonra fizikçiye aynı soruyu sormuşlar. Fizikçi de önce düşünmüş, sonra bir deney düzeneği kurmuş, sağa sola toplar fırlatmış. Yarım saat sonra : ''Yaptığım deneylere göre 3,9 ama 0,2'lik bir hata payı olabilir.'' demiş

En son avukatı almışlar içeri, sormuşlar soruyu. Avukat hiç düşünmeden etrafına sinsi sinsi bakmış ve sormuş:

''Kaç olmasını istersiniz?''




Avukat 4




Ceza davalarına bakan avukat bir arkadaşım anlatmıştı:

Yoksul bir babanın oğlu şoförlük yaparken ölümlü bir kazaya neden olmuş. Olayda tam kusurlu. Şoförün babası avukata başvurarak hukuki yardım istiyor. Arkadaşım adamın yoksulluğuna bakarak hiçbir ücret talep etmeksizin davayı takip ediyor.

Ancak bütün deliller aleyhte. Yapılacak bir şey yok. Şoförün mahkûmiyetine karar veriliyor.

Şoförün babası büroya gelerek yakınıyor.

“Yoksulluğun gözü kör olsun. Paramız olsa da iyi bir avukat tutsaydık bunlar başımıza gelmezdi.''




Avukat 5




Hayırsever vakıflardan birindeki çalışanlar şehrin en başarılı avukatından henüz herhangi bir bağış almamış olduklarını fark ettiler. Bağış toplama görevindeki kişi avukatı bağışta bulunması için ikna etmeye çalışıyordu:

“Araştırmalarımıza göre yıllık geliriniz en az 500.000 $. Ancak bugüne kadar hiç bir hayır işine bir kuruş bağışta bulunmamışsınız. O paranın bir kısmını bir şekilde topluma iade etmek istemez miydiniz?”

Avukat açtı ağzını:

“Önce, araştırmalarınız annemin uzun bir hastalıktan sonra ölmek üzere olduğunu ve hastane masraflarının onun yıllık gelirinin bir kaç kat üstünde olduğunu da gösterdi mi? Sonra, kardeşimin malul bir gazi, kör ve tekerlekli iskemleye mahkûm olduğunu? Ya da kız kardeşimin kocasının bir trafik kazasında öldüğünü ve onu üç çocuğuyla beş parasız bıraktığını?”

Görevli yerin dibine geçmişti.

Sadece:

“Hayır, hiç bir bilgim yoktu...” diye mırıldanabildi.

Avukat onun sözünü keserek devam etti:

“Pekâlâ, ben onlara zerre kadar para vermezken, size niçin vereyim?”



















Günün Sözü

Homo sum,humani nil a me alienum puto

İnsanım,insana özgü hiç bir şey bana yabancı değildir.

Şişli Merkez Mh,Esen Sk Saruhan İşhanında

Şişli Merkez Mh,Esen Sk Saruhan İşhanında
Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli
Hayatımızdan sessiz sedasız çekilmişler

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli
Siyah Beyaz Hayatımızdan Renkliye...

Sinema Tarihinden Siyah ve Beyazlıklar

Sinema Tarihinden Siyah ve Beyazlıklar
Zamanın belleği var