Sayfalar
- Ana Sayfa
- Mortgage
- Konut Kredisi
- Refinansman Nedir?
- Kira Nedir?
- Sigorta
- Faiz Nedir?
- Fıkralar
- Kefillik Nedir?
- Arsa Payı Nedir, Nasıl Hesaplanır?
- Gayrimenkul Satış Vaadi Nedir?
- Tahliye Taahhütnamesi nedir?
- DEĞER ARTIŞ KAZANCI NEDİR?
- DOP (Düzenleme Ortaklık Payı) NEDİR?
- EMLAK-EMLAKÇILIK NEDİR?
- HACİZ YOLU İLE TAKİP NASIL YAPILIR?
- TAPU NEDİR ?
- Emlak Vergisi
- Sözleşme ve Şekil Şartı Nedir?
- ÖRNEK DANIŞMANLIK VE KOMİSYON SÖZLEŞMESİ
- Emlak Terimler Sözlüğü
Hakkımda
27 Nisan 2012 Cuma
Gayrimenkulde KDV paniği
Konutlarda KDV alımında kademeli uygulama ve değer üzerinden KDV alımıyla ilgili yeni düzenlemeler, konut geliştiricilerinde şimdiden endişe yarattı. Sektörde her iki düzenlemenin de kayıtdışılığı artıracağı görüşü hakim. Şirketler sıkıntılı bir bekleyiş içinde.
Gayrimenkul şirketleri alacakları olan KDV iadelerinin ödenmesi beklerken, ödeme modelinin değiştirilmesi planını duydu. Bu gelişmeyi "Evdeki bulgurdan da olmak" olarak yorumlayan firmalar, bunun sektörde büyük bir kaos yaratacağını söyledi. Kurumsallaşma adına adımların atıldığı sektörde böyle bir uygulamanın kayıt dışılığı yüzde 80'e çıkaracağı belirtiliyor.
İnanlar: Tüketiciler KDV yükünü kaldıramaz piyasa daralır
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in konutçulara yönelik yeni KDV düzenlemesini içeren açıklamalarını değerlendiren İnanlar Yönetim Kurulu Başkanı Serdar İnan, devletin bu konuda iki tasarı hazırladığını belirtti. İlk tasarının kademeli vergi sistemi olduğunu anlatan İnan şöyle konuştu: "Şu anda 149 metrekareye kadar olan konutların satışında yüzde 1 KDV, 149 metrekareden sonra ise yüzde 18 fatura kesiliyor. Bunun kademeli hale getirilmesi sözkonusu. Böylece 150-200 metrekareye kadar olan dairelerde yüzde 8, 200-250 metrekarede ise yüzde 10 olsun diye bir çalışma yapılıyor. Bir diğer konu ise değer üzerinden vergilendirme yapılması sözkonusu. Ancak bunların hangisinin mecliste kabul göreceğini bilmiyoruz. Ancak biz şu anda sektör üzerine yük getirecek hiçbir uygulamanın bu aşamada yapılmasın doğru bulmuyorum."
Ev küçük ama değerli ise vergisi % 18 olacak
Değer bazında değerleme yapılması halinde, değerleri yüksek olan dairelerden, büyüklükleri 150 metrekarenin altında olsa dahi yüzde 18 KDV alınmasına dair bir yasa tasarısı hazırlandığını söyleyen İnan, "Bu da sektörü yavaşlatacak. Eskiden 100 liraya sattığı malı 118 liraya satmak zorunda kalacak. Ya müşteri alamayacağı için sektörde daralma olacak. Şimdi devlet bunu ödemeyeceği için hepsini vatandaş ödeyecek. Yada fiyatı düşük gösterecek. Sonuçta devlet yine parasını alamayacak" dedi. Bu nedenle kademeli metrekare ve değer bazında daireler üzerinde KDV yükünün getirilmemesi gerektiğini savunan Serdar İnan, "Bu KDV yükü gelirse tüketiciler bu KDV yükünü kaldıramaz. Piyasada bir daralma olur. Halkı ilgilendiren bir sektör böyle bir durumda Türkiye durduk yere kendi bacağına baltayı vurmuş olur" yorumunu yaptı.
Devlet büyüyen ekonomiden vergi almalı
Kentsel dönüşüm tasarısı ve deprem dolayı binaların yıkılıp yapılması, 2B tasarısı gibi konuların gündemde olduğu bir dönemde bunların yapılması için inşaat sektörünün hızlandırılması gerektiğine dikkat çeken İnan, "Bir de mütekabiliyet konuşuluyor. İnşaat sektörü bu kadar gözde iken bunun hızını yavaşlatacak bir vergi düzenlemesinin yapılmaması gerekir" dedi. Devletin bu büyüyen ekonomiden vergisini alması gerektiğini aktaran Serdar İnan, "Sektörün büyümesi işsizliği azaltıyor. O yüzden kısa vadeli düşünmemeli" dedi. "Bir yandan sektöre hız verirken bir yandan da önünü kesiyorsunuz bu stratejik büyük bir hata" diye nitelerken, yeni yeni resmileşen sektör için bu uygulamalar sektör gayri resmi çalışmalara itecek, bu açıdan büyük bir hata olacağını belirtti.
Dumankaya: Alıcı ile satıcıyı günaha teşvik eder
Dumankaya Yönetim Kurulu Üyesi Ali Dumankaya, değer üzerinden KDV alınmasını öneren sistemi eleştirdi. "Biz KDV ödemelerini erken alabilir miyiz, bunun sektöre finansal açıdan bir katkısı olur mu derken değer bazında KDV gibi bir şey oldu. KDV sistemine olan bu müdahale bizim açımızdan Midyat'a pirince giderken acaba evdeki bulgurdan mı oluyoruz gibi bir şey oldu" diyen Dumankaya, "Bir taraftan hem sektör hem de deprem açısından hızlı dönüşüm yapılması şart iken, bu tarz bir uygulama bunun önüne ciddi bir engel koyuyor. Piyasada fiyatlara ciddi bir yansıması olacaktır. Biz bunla ilgili uyarıları yapmaya çalışıyoruz" dedi. Özellikle sektörün önünde 20 milyon konutun yarısının yenilenmesinin konuşulduğu bu ortamda böyle bir yükün konut alıcılarının üzerine bineceğini kaydeden Dumankaya, "Biz sadece KDV'nin yükünü çekiyorduk. Yani yüzde 18'le imal ediyorduk 2-3 yıl sonunda bunun belli bir oranını geri alabiliyorduk. Bu alıcıya verilen bir teşvikti. Bu teşvik kaldırılıyor olacak" dedi. KDV'nin oranlarıyla oynamaktan ziyade KDV'nin hızlı dönüşünü sağlayıcı daha çok proje, daha hızlı konut yapımını sağlamak gerektiğini aktaran Dumankaya, şu andaki ilk duyumların aktarıldığı gibi uygulamaya geçmeyeceğini ve dönüşümün önüne bir engel konulmayacağını umduklarını dile getirdi. 50-60 milyon TL devletten KDV alacaklarını aktaran Dumankaya, "Bu çalışma kayıt dışına pirim verir. Alıcı ile satıcıyı günaha teşvik eder" dedi.
Herkes evi 99 bin TL gösterir
Bu uygulama nedeni ile müteahhitlerin hiçbir şeyi tam göstermeyebileceğini anlatan Dumankaya, "Kademeli bir KDV'den bahsediyorsak diyelim ki 100 bin TL altında KDV yüzde 1 altında kalacaksa 99 bin TL gösterecekler. Yani kayıt dışılığına büyük bir kayış olacak" yorumunu yaptı. İnşaat sektörün devlet açısından maliye müfettişi görevi gördüğünü kaydeden Dumankaya, "Taşeronları, alt taşeronları kayıt altına alıyorsunuz. İstihdama Ciddi bir katkı sağlıyorsunuz. Tapu harçları var. Bu sistem sayesinde çok sayıda vergi veriliyor. 200 alt sektörü teşvik ediyor besliyor. Sistemi bu anlamda değiştirdiğinizde ise zaten kayıtdışında olan sektörü daha fazla kayıt dışına çıkar. Piyasanın yüzde 80'ni kayıt dışına çıkar. Böyle bir risk var. İnşallah bu hatadan dönülür" yorumunu yaptı.
Dap Yapı: KDV düzenlemesi büyük şirketlere zarar verir
KDV düzenlemesiyle ilgili konuşan Dap Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Yılmaz, bu konun kendileri için büyük bir sıkıntı olduğunu söyledi. "Çünkü biz mal alırken yüzde 18 KDV ile alıyoruz, satarken de yüzde 1 KDV'li satıyoruz. Bizim yüzde 17 KDV alacağımız ise devlette yıllarca bekliyor. Normalde bizim bunu yatırdığımızda almamız gerekiyor. Ama orada büyük bir sıkıntı umarım düzelir. Şimdi kentsel dönüşüm yapılacak bu şirketlerin kaynağa ihtiyacı var. Kaynak olsun ki biz bunu başarılı şekilde yönetelim. Şirketlerin KDV alacağı kaldırılırsa ciddi şirketler bundan zarar görür. Sonuçta Türkiye'de kentsel dönüşüm yapabilecek 40-50 tane firma var. Bunları yormamak lazım. Bu firmaların finansa ihtiyacı var. Bir önce KDV ideleri yapılsın ki bu motivasyonla gelen kaynakla kentsel dönüşümü finanse edebilsinler" diye konuştu.
Devletten 20 milyon TL KDV alacağımız var
İnşaat şirketleri bugün 150 metrekarenin altındaki konutları yüzde 1 KDV ile satarten, bu konutları yaparken kullandıkları malzemeleri yüzde 18 KDV ile alıyor. Aradaki yüzde 17'lik bölüm için ise devletten iade alıyor. Ancak sektör bu iadelerinin 3 yılı aşkın süredir ödenmemesi nedeni ile sıkıntılı.
"Bugün 150 metrekarenin altındaki konutları yaparken yüzde 18 KDV ödüyoruz ancak satarken yüzde 1 KDV alabiliyoruz. Yüzde 17 ise yıllarca bizim üzerimizde stokta kalıyor" diyen Serdar İnan, "Biriken bu stoklar yüzünden devletin finansörü durumundayız. Bunla ilgili yaptığımız toplantılarda bakanlığa KDV konusunda şikayetlerimizi söylüyoruz. Çünkü bu durum müşterilere ve tüketicilere yansıyor. Neticede bu da satışları ağırlaştıran ve yavaşlatan bir unsur oluyor" dedi. KDV iadesinin 3-4 yıl yerine 1 yıl sonra verilmesini talep ettiklerini kaydeden İnan, İnanlar olarak devletten 20 milyon TL KDV alacakları olduğunu, sektörün ise milyar liralarca KDV alacağı olduğunu kaydetti.
Son kararı Bakanlar Kurulu verecek
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in tasarruf paketiyle birlikte açıkladığı vergide adaleti sağlamaya yönelik bazı düzenlemeler arasında konutta KDV alınırken sadece metrekareye bakmayacağız onun yerine KDV konutun değerine göre belirlenecek diye açıklama yapmıştı.. Maliye'nin üzerinde çalıştığı yeni sistemde ise Türkiye konut açısından il il ayrılacak ve bölgelere göre kademeli KDV oranı belirlenecek. Maliye, belediyelerden, emlakçılardan ve kira bilgilerinden yola çıkarak, arsa ve konutların değerlerine ilişkin bölgeler oluşturacak. Böylece İstanbul'un lüks semtleri birinci bölge olacak. Diğer bölgeler ise konut fiyatlarına göre ikinci, üçüncü bölge olarak nitelendirilecek. Bölgeler belirlenirken, konut fiyatları baz alınacak. Yeni sistemde, konut teslimlerinde alınan KDV kademeli olacak. Kademe sisteminin yüzde 1, yüzde 5, yüzde 10, yüzde 15 ve yüzde 18 olarak beşe ayrılması öngörülüyor. Konutların değerlerine göre belirlenecek kademelerde son kararı Bakanlar Kurulu verecek. Yeni düzenlemenin, en erken 2013'te başlaması öngörülüyor.
Dünya Gazetesi
İki güzellik bir arada
Ya üçüde olmasaydı
Mehmet Akif Ersoy'dan
Gezi Parkı
Ne Denilebilir!...
Gezi
Günün Fıkrası
1960'lı yıllar,Elazığ Akıl Hastanesinden her nasılsa 423 akıl hastası kaçar ve Elazığ'ın cadde ve sokaklarına dağılır.
O zamanın ünlü doktoru Mutemet Tazıcı hastanenin başhekimidir. 'Doktor bey,ne yapalım?' diye akıl danışırlar.
Mutemet Bey personeline;'Bana bir düdük verin ve arkama yapışarak gelin!'der.
Doktor önde birkaç personeli arkasında düt düt diye trencilik oynayarak Elazığ'ı dolaşırlar. Bütün deliler bu kuyruğa girip vagon olurlar. Hastaneye geldiklerinde sayı 612 kişidir...
Avukat 1
Zenginin biri ölümüne yakın, biri doktor, biri papaz, diğeri avukat olan üç yakın arkadaşını yanına çağırarak bir ricada bulunmuş.
- 300 bin dolar kadar bir tasarrufum var, bunu yanımda öteki dünyaya götürmek istiyorum. Ama kimseye de güvenemiyorum. Şimdi size 100'er bin dolar vereceğim. Bu paraları ne olur ben gömülürken kefenimin iç cebine koyuverin...
Adam ölmüş ve üç arkadaşı verdikleri sözü yerine getirmişler. Bir süre sonra doktor vicdan azabına yakalanmış. Diğer iki arkadaşını çağırarak onlara itirafta bulunmuş
- Hastanenin çok acil ihtiyacı vardı onun için 100 bin doların 20 bin dolarını hastaneye sarf ettim, kefene 80 bin koydum.
Papaz utana sıkıla mırıldanmış.
- Maalesef ben de aynı günahı işledim paranın yarısını kilisenin inşaatına ayırdım. Kefenin cebine 50 bin dolar koydum.
Avukat gülümsemiş.
- Ben sözümü aynen yerine getirdim, kefenin cebine 100 bin dolarlık çek koydum.
Avukat 2
George ve Harry balonda Atlantik Okyanusu’nu geçmektedirler. George Harry'ye döner ve “Biraz alçalıp nerede olduğumuzu anlayalım” der. Harry sıcak gazı biraz kısar ve balon alçalmaya başlar. George "Hala nerede olduğumuzu anlayamadım biraz daha alçalalım ve şu aşağıdaki adama soralım" der. Harry adama bağırır:
"Hey bayım nerede olduğumuzu söyleyebilir misiniz lütfen. "
Adam geri bağırır: "Bir balondasınız ve 100 metre yukardasınız"
George Harry'ye döner ve "Bu adam bir avukat" der.
Şaşırır Harry, "Nasıl anladın?" der.
"Çünkü" der George "Verdiği bilgi %100 doğru, fakat faydasız".
Avukat 3
Önemli bir iş için mülakat yapılacakmış. Bir matematikçi, bir fizikçi ve bir de avukat başvurmuş. Önce matematikçiyi içeriye almışlar ve bir masaya oturtup, sormuşlar:
“İki kere iki kaç eder?”
Matematikçi bir süre düşünmüş, önüne kâğıt kalemi almış, 10-15 sayfa doldurduktan sonra demiş ki: ''Eminim ki dört eder.''
Sonra fizikçiye aynı soruyu sormuşlar. Fizikçi de önce düşünmüş, sonra bir deney düzeneği kurmuş, sağa sola toplar fırlatmış. Yarım saat sonra : ''Yaptığım deneylere göre 3,9 ama 0,2'lik bir hata payı olabilir.'' demiş
En son avukatı almışlar içeri, sormuşlar soruyu. Avukat hiç düşünmeden etrafına sinsi sinsi bakmış ve sormuş:
''Kaç olmasını istersiniz?''
Avukat 4
Ceza davalarına bakan avukat bir arkadaşım anlatmıştı:
Yoksul bir babanın oğlu şoförlük yaparken ölümlü bir kazaya neden olmuş. Olayda tam kusurlu. Şoförün babası avukata başvurarak hukuki yardım istiyor. Arkadaşım adamın yoksulluğuna bakarak hiçbir ücret talep etmeksizin davayı takip ediyor.
Ancak bütün deliller aleyhte. Yapılacak bir şey yok. Şoförün mahkûmiyetine karar veriliyor.
Şoförün babası büroya gelerek yakınıyor.
“Yoksulluğun gözü kör olsun. Paramız olsa da iyi bir avukat tutsaydık bunlar başımıza gelmezdi.''
Avukat 5
Hayırsever vakıflardan birindeki çalışanlar şehrin en başarılı avukatından henüz herhangi bir bağış almamış olduklarını fark ettiler. Bağış toplama görevindeki kişi avukatı bağışta bulunması için ikna etmeye çalışıyordu:
“Araştırmalarımıza göre yıllık geliriniz en az 500.000 $. Ancak bugüne kadar hiç bir hayır işine bir kuruş bağışta bulunmamışsınız. O paranın bir kısmını bir şekilde topluma iade etmek istemez miydiniz?”
Avukat açtı ağzını:
“Önce, araştırmalarınız annemin uzun bir hastalıktan sonra ölmek üzere olduğunu ve hastane masraflarının onun yıllık gelirinin bir kaç kat üstünde olduğunu da gösterdi mi? Sonra, kardeşimin malul bir gazi, kör ve tekerlekli iskemleye mahkûm olduğunu? Ya da kız kardeşimin kocasının bir trafik kazasında öldüğünü ve onu üç çocuğuyla beş parasız bıraktığını?”
Görevli yerin dibine geçmişti.
Sadece:
“Hayır, hiç bir bilgim yoktu...” diye mırıldanabildi.
Avukat onun sözünü keserek devam etti:
“Pekâlâ, ben onlara zerre kadar para vermezken, size niçin vereyim?”
Günün Sözü
İnsanım,insana özgü hiç bir şey bana yabancı değildir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder