25 Nisan 2012 Çarşamba

Önce ölüme gönderdiler sonra elektriğini kestiler

Erzurum’un Aşkale ilçesinde 3 Nisan günü Karasu 2 HES’e ait göletin içinden geçen enerji nakil hattındaki arızayı gidermek için deniz bisikletiyle arızanın olduğu yere giderken yaşamını yitiren 5 TEDAŞ işçisi hala hafızalarımızda yerini korurken bir skandal daha yaşandı. Deniz bisikletinin alabora olması sonucu yaşamını yitiren Ferudan Öztürk’ün evinin elektriği kesildi. 34 lira borcunu ödeyemediği için elektrikleri kesilen Öztürk ailesi isyan etti.
Eşini kazada kaybeden, kayınpederi ve 3 çocuğu ile yaşayan Perihan Öztürk, “TEDAŞ, hayatımızı karartı. Eşimin ölümüne neden olduğu yetmiyormuş gibi bir de bizi karanlıkta bıraktı. Beni ikinci kez öldürdüler” dedi.
İŞÇİYE BAKIŞ AÇISI BU
Olay TEDAŞ’ın açma-kapama işlerini yapan taşeron firmanın elemanlarının eve gelmesiyle başladı. 34 liralık elektrik borcu ödenmediği için Öztürk ailesinin elektriği kesildi. Öztürk ailesinin oturduğu evin başka bir isme kayıtlı olmasından kaynaklandığı iddia edilen olay, Öztürk’ün kardeşinin olayı kaymakama iletmesi ile çözüldü. Öztürk ailesinin evinin elektriği açıldı.
Tes-İş Genel Başkan Yardımcısı Hasan Tahsin Zengin, yaşanan bu olayı “Acı verici” olarak değerlendirdi. Tes-İş Erzurum Şube Başkanı Muharrem Demircan ise “Taşeron firmada çalışıyordu bu arkadaşımız. Maalesef Türkiye’deki acı tablo bu. Hayata, işçiye bakış açısı bu.” dedi. Demircan olayın nasıl yaşandığını ise şöyle aktardı: “Erzurum’da taşeron firma elemanları rutin kesme için ilçeye geçiyorlar. Rahmetlinin oturduğunu evde başka bir ismin üzerine, onlar keserken de kimse bir şey söylemeyince kesilmiş. Daha sonra Kaymakam devreye girip elektriği tekrar bağlatıyor.”
BU VİCDANSIZLIK AÇIKLANAMAZ
Konuyla ilgili açıklama yapan Elektrik Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Beyza Metin benzer bir olayın çatışmada yaşamını yitiren bir askerin evinde de yaşandığını, bu tür olayların rezalet olduğunu söyledi.
Metin, çalışma koşullarının her geçen gün kötüleştiren taşeronlaşma, güvencesizlik ve düşük ücret dayatarak emekçileri elektrik faturasını ödeyemez hale getiren zihniyetin diğer taraftan işçi sağlığı ve iş güvenliği yasasını çıkartmayarak onları ölüme ittiğini söyledi. Her gün 3 işçinin iş cinayetlerinde yaşamını yitirdiğini belirten Metin, Aşkale’de iş cinayetinde yaşamını yitiren işçinin 34 liralık borcu için elektriğinin kesilmesinin hiçbir şekilde açıklanamayacağını kaydetti.
Metin, “Enerji insan hakkıdır, her vatandaşa yeterli ve sürekli enerji sağlamak devletin görevi olmalıdır. 3-5 kuruş para harcamamak için işçi sağlığı ve iş güvenliği tedbirlerini almayan hükümet yaşamını yitirmiş bir işçinin 34 liralık borcunu tahsil edebilmek için elektriğini kesecek kadar acımazsızdır” diye konuştu. (İstanbul/EVRENSEL)

REZALET
Sendikal Güç Birliği Platformu Dönem Sözcüsü ve Tek Gıda-İş Genel Başkanı Mustafa Türkel, “Söylenecek tek kelime var o da rezalet. Devletin vatandaşına biçtiği değer bu. Bir tarafta milyarlarca para götüren insanların itibarı artar, diğer tarafta SGK, BAĞ-KUR borcunu ödeyemeyen, elektrik, doğal gaz faturasını ödeyemeyen insanların evine haciz gelir, elektriği kesilir. Tam bir rezalet. Bir de TEDAŞ’ta çalışırken ölen bir işçinin başına gelmesi rezaleti iki katına çıkartıyor” diye konuştu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İki güzellik bir arada

İki güzellik bir arada

Ya üçüde olmasaydı

Ya üçüde olmasaydı

Mehmet Akif Ersoy'dan

Mehmet Akif Ersoy'dan

Gezi Parkı

Gezi Parkı

Ne Denilebilir!...

Ne Denilebilir!...

Gezi

Gezi

Günün Fıkrası

Deli

1960'lı yıllar,Elazığ Akıl Hastanesinden her nasılsa 423 akıl hastası kaçar ve Elazığ'ın cadde ve sokaklarına dağılır.



O zamanın ünlü doktoru Mutemet Tazıcı hastanenin başhekimidir. 'Doktor bey,ne yapalım?' diye akıl danışırlar.



Mutemet Bey personeline;'Bana bir düdük verin ve arkama yapışarak gelin!'der.



Doktor önde birkaç personeli arkasında düt düt diye trencilik oynayarak Elazığ'ı dolaşırlar. Bütün deliler bu kuyruğa girip vagon olurlar. Hastaneye geldiklerinde sayı 612 kişidir...



Avukat 1




Zenginin biri ölümüne yakın, biri doktor, biri papaz, diğeri avukat olan üç yakın arkadaşını yanına çağırarak bir ricada bulunmuş.

- 300 bin dolar kadar bir tasarrufum var, bunu yanımda öteki dünyaya götürmek istiyorum. Ama kimseye de güvenemiyorum. Şimdi size 100'er bin dolar vereceğim. Bu paraları ne olur ben gömülürken kefenimin iç cebine koyuverin...

Adam ölmüş ve üç arkadaşı verdikleri sözü yerine getirmişler. Bir süre sonra doktor vicdan azabına yakalanmış. Diğer iki arkadaşını çağırarak onlara itirafta bulunmuş

- Hastanenin çok acil ihtiyacı vardı onun için 100 bin doların 20 bin dolarını hastaneye sarf ettim, kefene 80 bin koydum.

Papaz utana sıkıla mırıldanmış.

- Maalesef ben de aynı günahı işledim paranın yarısını kilisenin inşaatına ayırdım. Kefenin cebine 50 bin dolar koydum.

Avukat gülümsemiş.

- Ben sözümü aynen yerine getirdim, kefenin cebine 100 bin dolarlık çek koydum.




Avukat 2




George ve Harry balonda Atlantik Okyanusu’nu geçmektedirler. George Harry'ye döner ve “Biraz alçalıp nerede olduğumuzu anlayalım” der. Harry sıcak gazı biraz kısar ve balon alçalmaya başlar. George "Hala nerede olduğumuzu anlayamadım biraz daha alçalalım ve şu aşağıdaki adama soralım" der. Harry adama bağırır:

"Hey bayım nerede olduğumuzu söyleyebilir misiniz lütfen. "

Adam geri bağırır: "Bir balondasınız ve 100 metre yukardasınız"

George Harry'ye döner ve "Bu adam bir avukat" der.

Şaşırır Harry, "Nasıl anladın?" der.

"Çünkü" der George "Verdiği bilgi %100 doğru, fakat faydasız".




Avukat 3




Önemli bir iş için mülakat yapılacakmış. Bir matematikçi, bir fizikçi ve bir de avukat başvurmuş. Önce matematikçiyi içeriye almışlar ve bir masaya oturtup, sormuşlar:

“İki kere iki kaç eder?”

Matematikçi bir süre düşünmüş, önüne kâğıt kalemi almış, 10-15 sayfa doldurduktan sonra demiş ki: ''Eminim ki dört eder.''

Sonra fizikçiye aynı soruyu sormuşlar. Fizikçi de önce düşünmüş, sonra bir deney düzeneği kurmuş, sağa sola toplar fırlatmış. Yarım saat sonra : ''Yaptığım deneylere göre 3,9 ama 0,2'lik bir hata payı olabilir.'' demiş

En son avukatı almışlar içeri, sormuşlar soruyu. Avukat hiç düşünmeden etrafına sinsi sinsi bakmış ve sormuş:

''Kaç olmasını istersiniz?''




Avukat 4




Ceza davalarına bakan avukat bir arkadaşım anlatmıştı:

Yoksul bir babanın oğlu şoförlük yaparken ölümlü bir kazaya neden olmuş. Olayda tam kusurlu. Şoförün babası avukata başvurarak hukuki yardım istiyor. Arkadaşım adamın yoksulluğuna bakarak hiçbir ücret talep etmeksizin davayı takip ediyor.

Ancak bütün deliller aleyhte. Yapılacak bir şey yok. Şoförün mahkûmiyetine karar veriliyor.

Şoförün babası büroya gelerek yakınıyor.

“Yoksulluğun gözü kör olsun. Paramız olsa da iyi bir avukat tutsaydık bunlar başımıza gelmezdi.''




Avukat 5




Hayırsever vakıflardan birindeki çalışanlar şehrin en başarılı avukatından henüz herhangi bir bağış almamış olduklarını fark ettiler. Bağış toplama görevindeki kişi avukatı bağışta bulunması için ikna etmeye çalışıyordu:

“Araştırmalarımıza göre yıllık geliriniz en az 500.000 $. Ancak bugüne kadar hiç bir hayır işine bir kuruş bağışta bulunmamışsınız. O paranın bir kısmını bir şekilde topluma iade etmek istemez miydiniz?”

Avukat açtı ağzını:

“Önce, araştırmalarınız annemin uzun bir hastalıktan sonra ölmek üzere olduğunu ve hastane masraflarının onun yıllık gelirinin bir kaç kat üstünde olduğunu da gösterdi mi? Sonra, kardeşimin malul bir gazi, kör ve tekerlekli iskemleye mahkûm olduğunu? Ya da kız kardeşimin kocasının bir trafik kazasında öldüğünü ve onu üç çocuğuyla beş parasız bıraktığını?”

Görevli yerin dibine geçmişti.

Sadece:

“Hayır, hiç bir bilgim yoktu...” diye mırıldanabildi.

Avukat onun sözünü keserek devam etti:

“Pekâlâ, ben onlara zerre kadar para vermezken, size niçin vereyim?”



















Günün Sözü

Homo sum,humani nil a me alienum puto

İnsanım,insana özgü hiç bir şey bana yabancı değildir.

Şişli Merkez Mh,Esen Sk Saruhan İşhanında

Şişli Merkez Mh,Esen Sk Saruhan İşhanında
Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli
Hayatımızdan sessiz sedasız çekilmişler

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli
Siyah Beyaz Hayatımızdan Renkliye...

Sinema Tarihinden Siyah ve Beyazlıklar

Sinema Tarihinden Siyah ve Beyazlıklar
Zamanın belleği var