26 Temmuz 2012 Perşembe

Dikkat! Evinize ortak çıkabilir!

İstanbul, film gibi bir olayla karşı karşıya!

İstanbul Kemerburgaz halkı film gibi bir olayla karşı karşıya. Öyle ki bu bölgede oturan vatandaşların yıllardır yüzde 100 sahibi oldukları evlere artık Maliye Hazinesi veya başka kişiler ortak. Tüm sorun 1997 yılında yapılan eski imar planının adaletsiz olduğu gerekçesiyle mahkemeye götürülmesi ile başladı. Buna göre imar planı hazırlanırkan belediyenin “Herkes arsa ve arazisinin yüzde 35'ini yol, okul, hastane, yeşil alan yapılması için kamuya bırakacak” kuralına uygun olarak her 100 metrekaresi olan vatandaş arazisinin yüzde 35'ini belediyeye bırakmıştı. Bu hak imar planları yapılırken tüm belediyelere veriliyor ve adına da Düzenleme Ortaklık Payı (DOP) deniliyor. Ancak Kemerburgaz'ın imar planını mahkemeye götüren bir kişi “Bazı arazilerden kamu payı (DOP) istenmemiş” iddasındaydı. Mahkeme de bu kişiyi haklı buldu ve imar planı iptal edildi. 
‘FIRSAT BİLDİLER’ İmar planı iptal olunca bölgenin bağlı olduğu Eyüp Belediyesi'ne yeni imar planı yapma şansı doğdu. Ancak Kemerburgazlıların iddiasına göre sadece DOP payı kesilmedi, arazilerden bu payı keseceğine belediye iptali bir fırsat olarak kullandı. Peki ne yaptı? Düzenleme Ortaklık Payı'nı yüzde 39.4'e çıkardı. Yani daha önce arsa ve arazilerinin yüzde 35'ini belediyeye terk eden vatandaşlardan yüzde 4.4 daha istedi. Belediye boş ve müsait olan ve çoğunluğu da Hazine’ye ait olan arazileri yeşil alan olarak ayırınca, Maliye'nin istimlak edilen payını da arsalarının üstüne ev yapmış vatandaşlardan istedi. Böylece Kemerburgazlıların yıllardır sahibi oldukları evlerin bir bölümüne, örneğin 200 metrekarelik bir evin 30 metrekaresine Hazine hissedar oldu. 
 RAYİÇ BEDELDEN ALACAKLAR 
Bazı evlerde sadece Hazine değil arazisi DOP olarak istimlak edilmiş kişiler de pay sahibi oldu. Evlerine durup dururken hissedar çıkan vatandaşlar ise şaşkın. Peki şimdi Kemerburgaz sakinleri ne yapacak? Vatandaşların rayiç fiyattan Hazine'ye veya ikinci kişilere geçen hisseleri alma şansı var. Ancak bölgede arsa fiyatlarının çok yüksek olduğunu belirten vatandaşlar kendi evleri için bu kadar yüksek miktarda parayı nereden bulacaklarını kara kara düşünüyor. Belediye yetkilileriyle bu düzenlemeyi İmar Kanunu'nun 18'inci maddesine dayanarak yaptıklarını ifade ediyor. Kanunun 18'inci maddesi gerçekten de belediyeye arsa ve arazileri birleştirmeayrıştırma gibi birçok hakkı tanıyor. Kanun maddesi belediyenin düzenlemeyi yaparken vatandaşların rızasını almasını şart koşmuyor. Ancak vatandaşların mahkemeye gitmelerini engellemiyor.
 BELEDİYE NE DİYOR?
Eyüp Belediyesi'nden imar planıyla ilgili yapılan yazılı açıklamada, "Mevcut 1/1000'lik meri imar planı ve 3194/5006 sayılı İmar Kanunu 18'inci madde ve 18'inci madde uygulama yönetmeliği hükümlerine uygun olarak tekrar imar uygulaması işlemi yapılmıştır. Yasal sınırlar içerisinde DOP (ilköğretim, orta, lise) kesintisi değişmiştir. İleriki süreçte kamulaştırılmak üzere sağlık tesisi, belediye hizmet alanı, kapalı spor tesisi gibi plan fonksiyonlarında kullanılmak üzere hisselendirilmiştir. Şu an düzenleme askıdadır. 8 Ağustos 2012 tarihine itirazlar alınıp önce ilçe belediye encümenine sonra da onay için İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne gönderilecek” denildi.
 KEMERBURGAZ AYAKLANDI
Eyüp Belediyesi'nin askıya çıkarılan imar uygulama planı Kemerburgaz’daki hemen herkesi ilgilendiriyor. Belediyenin imar değişikliğine karşı mağdur olduklarını ifade eden Kemerburgazlılar, Eyüp Belediyesi’nin önünde eylem yaparak yeni plandan vazgeçilmesini istedi.
 
 
Kaynak:Haberturk

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İki güzellik bir arada

İki güzellik bir arada

Ya üçüde olmasaydı

Ya üçüde olmasaydı

Mehmet Akif Ersoy'dan

Mehmet Akif Ersoy'dan

Gezi Parkı

Gezi Parkı

Ne Denilebilir!...

Ne Denilebilir!...

Gezi

Gezi

Günün Fıkrası

Deli

1960'lı yıllar,Elazığ Akıl Hastanesinden her nasılsa 423 akıl hastası kaçar ve Elazığ'ın cadde ve sokaklarına dağılır.



O zamanın ünlü doktoru Mutemet Tazıcı hastanenin başhekimidir. 'Doktor bey,ne yapalım?' diye akıl danışırlar.



Mutemet Bey personeline;'Bana bir düdük verin ve arkama yapışarak gelin!'der.



Doktor önde birkaç personeli arkasında düt düt diye trencilik oynayarak Elazığ'ı dolaşırlar. Bütün deliler bu kuyruğa girip vagon olurlar. Hastaneye geldiklerinde sayı 612 kişidir...



Avukat 1




Zenginin biri ölümüne yakın, biri doktor, biri papaz, diğeri avukat olan üç yakın arkadaşını yanına çağırarak bir ricada bulunmuş.

- 300 bin dolar kadar bir tasarrufum var, bunu yanımda öteki dünyaya götürmek istiyorum. Ama kimseye de güvenemiyorum. Şimdi size 100'er bin dolar vereceğim. Bu paraları ne olur ben gömülürken kefenimin iç cebine koyuverin...

Adam ölmüş ve üç arkadaşı verdikleri sözü yerine getirmişler. Bir süre sonra doktor vicdan azabına yakalanmış. Diğer iki arkadaşını çağırarak onlara itirafta bulunmuş

- Hastanenin çok acil ihtiyacı vardı onun için 100 bin doların 20 bin dolarını hastaneye sarf ettim, kefene 80 bin koydum.

Papaz utana sıkıla mırıldanmış.

- Maalesef ben de aynı günahı işledim paranın yarısını kilisenin inşaatına ayırdım. Kefenin cebine 50 bin dolar koydum.

Avukat gülümsemiş.

- Ben sözümü aynen yerine getirdim, kefenin cebine 100 bin dolarlık çek koydum.




Avukat 2




George ve Harry balonda Atlantik Okyanusu’nu geçmektedirler. George Harry'ye döner ve “Biraz alçalıp nerede olduğumuzu anlayalım” der. Harry sıcak gazı biraz kısar ve balon alçalmaya başlar. George "Hala nerede olduğumuzu anlayamadım biraz daha alçalalım ve şu aşağıdaki adama soralım" der. Harry adama bağırır:

"Hey bayım nerede olduğumuzu söyleyebilir misiniz lütfen. "

Adam geri bağırır: "Bir balondasınız ve 100 metre yukardasınız"

George Harry'ye döner ve "Bu adam bir avukat" der.

Şaşırır Harry, "Nasıl anladın?" der.

"Çünkü" der George "Verdiği bilgi %100 doğru, fakat faydasız".




Avukat 3




Önemli bir iş için mülakat yapılacakmış. Bir matematikçi, bir fizikçi ve bir de avukat başvurmuş. Önce matematikçiyi içeriye almışlar ve bir masaya oturtup, sormuşlar:

“İki kere iki kaç eder?”

Matematikçi bir süre düşünmüş, önüne kâğıt kalemi almış, 10-15 sayfa doldurduktan sonra demiş ki: ''Eminim ki dört eder.''

Sonra fizikçiye aynı soruyu sormuşlar. Fizikçi de önce düşünmüş, sonra bir deney düzeneği kurmuş, sağa sola toplar fırlatmış. Yarım saat sonra : ''Yaptığım deneylere göre 3,9 ama 0,2'lik bir hata payı olabilir.'' demiş

En son avukatı almışlar içeri, sormuşlar soruyu. Avukat hiç düşünmeden etrafına sinsi sinsi bakmış ve sormuş:

''Kaç olmasını istersiniz?''




Avukat 4




Ceza davalarına bakan avukat bir arkadaşım anlatmıştı:

Yoksul bir babanın oğlu şoförlük yaparken ölümlü bir kazaya neden olmuş. Olayda tam kusurlu. Şoförün babası avukata başvurarak hukuki yardım istiyor. Arkadaşım adamın yoksulluğuna bakarak hiçbir ücret talep etmeksizin davayı takip ediyor.

Ancak bütün deliller aleyhte. Yapılacak bir şey yok. Şoförün mahkûmiyetine karar veriliyor.

Şoförün babası büroya gelerek yakınıyor.

“Yoksulluğun gözü kör olsun. Paramız olsa da iyi bir avukat tutsaydık bunlar başımıza gelmezdi.''




Avukat 5




Hayırsever vakıflardan birindeki çalışanlar şehrin en başarılı avukatından henüz herhangi bir bağış almamış olduklarını fark ettiler. Bağış toplama görevindeki kişi avukatı bağışta bulunması için ikna etmeye çalışıyordu:

“Araştırmalarımıza göre yıllık geliriniz en az 500.000 $. Ancak bugüne kadar hiç bir hayır işine bir kuruş bağışta bulunmamışsınız. O paranın bir kısmını bir şekilde topluma iade etmek istemez miydiniz?”

Avukat açtı ağzını:

“Önce, araştırmalarınız annemin uzun bir hastalıktan sonra ölmek üzere olduğunu ve hastane masraflarının onun yıllık gelirinin bir kaç kat üstünde olduğunu da gösterdi mi? Sonra, kardeşimin malul bir gazi, kör ve tekerlekli iskemleye mahkûm olduğunu? Ya da kız kardeşimin kocasının bir trafik kazasında öldüğünü ve onu üç çocuğuyla beş parasız bıraktığını?”

Görevli yerin dibine geçmişti.

Sadece:

“Hayır, hiç bir bilgim yoktu...” diye mırıldanabildi.

Avukat onun sözünü keserek devam etti:

“Pekâlâ, ben onlara zerre kadar para vermezken, size niçin vereyim?”



















Günün Sözü

Homo sum,humani nil a me alienum puto

İnsanım,insana özgü hiç bir şey bana yabancı değildir.

Şişli Merkez Mh,Esen Sk Saruhan İşhanında

Şişli Merkez Mh,Esen Sk Saruhan İşhanında
Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli
Hayatımızdan sessiz sedasız çekilmişler

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli
Siyah Beyaz Hayatımızdan Renkliye...

Sinema Tarihinden Siyah ve Beyazlıklar

Sinema Tarihinden Siyah ve Beyazlıklar
Zamanın belleği var