22 Mart 2012 Perşembe

İstanbul'da konut satışlarındaki son durum ne?

 

 

İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği, mütekabiliyet beklentileri ve kentsel dönüşüm projelerinin İstanbul'daki Konut satışlarının artmasını sağladığını açıkladı.

 

İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği'nin (İMSAD) yayınladığı aylık inşaat sektörü değerlendirme raporunda inşaat sektörüne ilişkin konut satışları ve yapı izinleri rakamları ele alındı.

Son açıklanan TÜİK verilerinde konut satışlarında bir önceki döneme göre yüzde 16,82'lik yükseliş kaydedildiği belirtilen raporda, yine konut satışlarında bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 21,89'lik artış yaşandığı ifade edildi.

2010 yılının 4. çeyreğinde 97 bin 517 düzeyinde gerçekleşen konut satışlarının 2011 yılının 4. çeyreğinde 118 bin 867 adet düzeyine çıktığı belirtilen raporda, şunlar kaydedildi:

''2008'in 1. çeyreğinde açıklanmaya başlanan veri böylece tarihinin en yüksek 2. düzeyini görmüştür. 2011'in 4. çeyreğine kadarki en yüksek gerçekleşme olan 194 bin 743 seviyesine yaklaşamasa da konut satışları çeyreklik bazda 120 bin düzeyine dayanmıştır. Bu noktada bölgesel bazdaki değişimler de dikkati çekicidir. Son dönemde Türkiye ortalamasının altında artış gösteren İstanbul'da konut satışlarının 2011'in son çeyreğinde farklı bir tablo ortaya koyduğu görülmektedir. Özelikle İstanbul'un çehresini değiştirmeye yönelik projelere yönelik beklentiler ve yabancıların gayrimenkul yatırımlarının önünün açılması ile daha da gözde olacağına yönelik tahminler İstanbul'da konut sektörünün hareketlenmesine neden olmuştur. Buna bağlı olarak İstanbul'da konut satışları bir önceki çeyreğe göre yüzde 31,12, bir önceki yılın aynı dönemine göre ise yüzde 15,9 artış göstermiştir.

Konut satışlarında Batı ve Güney kesimlerinde yaşanan artışın Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde kaydedildiği de belirgin bir şekilde gözlenebilmektedir. Nitekim, bir önceki çeyreğe göre kıyaslama yapıldığında Erzurum, Erzincan ve Bayburt'u kapsayan TRA1'deki konut satışlarındaki artış yüzde 30,79 olurken, Ağrı, Kars, Iğdır ve Ardahan'ı kapsayan TRA2'de yüzde 24,06'lık artış yakalanmıştır. Rakamlar konut satışlarının ülke genelinde artmaya başladığını göstermekte, bununla birlikte bazı bölgelerin gayrimenkul yatırımı için daha fazla dikkat çektiğini ortaya koymaktadır.''
 

-Sektör, orta vadeli yatırımlarda ise hızlı hareket ediyor-
 

Raporda, yapı izinleri rakamları incelendiğinde inşaat sektörünün yine ''akıllı adımlar'' attığının görüldüğüne işaret edilerek, buna göre uzun vadeli adımları atmadan önce küresel gelişmelerin netleşmesini bekleyen sektörün, orta vadeli yatırımlarda ise hızlı hareket ettiği vurgulandı.

Bunun sonucu olarak yapı ruhsatında geçen yıla göre bir düşüş yaşandığı görülürken, yapı kullanım izinlerinde artış oranları yüksek bir düzeyde gerçekleştiği dile getirilen raporda, şunları ifade edildi:

''Yani inşaat sektörü yeni projelerin işaretçisi olan yapı ruhsatı alımında temkinli davranmış, buna karşın elindeki projeleri bitirme eğilimine giderek yapı kullanım izni alımlarında hızlı bir artış yaşanmasına neden olmuştur. Buna bağlı olarak yılın 4. çeyreğinde 40,2 milyon metrekare yapı ruhsatı alınırken, 29,94 milyon metre kare yapı kullanım izni talep edilmiştir.

İnşaat sektörünün 2012 yılında gelişim hızını devam ettirmesi için vurguladığımız 2B yasası, yabancılara mülk satışı ve kentsel dönüşüm projeleri kritik öneme sahiptir. Bu kritik unsurların devreye girmesi durumunda içeride inşaat sektöründe hareketliliğin ciddi oranda artması beklenmelidir. Aksi durumda ise inşaat sektörünün 2012 yılında hız kestiği görülebilir.''


Kaynak: Zaman

hurriyetemlak.com

22.03.2012 11:27:29

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İki güzellik bir arada

İki güzellik bir arada

Ya üçüde olmasaydı

Ya üçüde olmasaydı

Mehmet Akif Ersoy'dan

Mehmet Akif Ersoy'dan

Gezi Parkı

Gezi Parkı

Ne Denilebilir!...

Ne Denilebilir!...

Gezi

Gezi

Günün Fıkrası

Deli

1960'lı yıllar,Elazığ Akıl Hastanesinden her nasılsa 423 akıl hastası kaçar ve Elazığ'ın cadde ve sokaklarına dağılır.



O zamanın ünlü doktoru Mutemet Tazıcı hastanenin başhekimidir. 'Doktor bey,ne yapalım?' diye akıl danışırlar.



Mutemet Bey personeline;'Bana bir düdük verin ve arkama yapışarak gelin!'der.



Doktor önde birkaç personeli arkasında düt düt diye trencilik oynayarak Elazığ'ı dolaşırlar. Bütün deliler bu kuyruğa girip vagon olurlar. Hastaneye geldiklerinde sayı 612 kişidir...



Avukat 1




Zenginin biri ölümüne yakın, biri doktor, biri papaz, diğeri avukat olan üç yakın arkadaşını yanına çağırarak bir ricada bulunmuş.

- 300 bin dolar kadar bir tasarrufum var, bunu yanımda öteki dünyaya götürmek istiyorum. Ama kimseye de güvenemiyorum. Şimdi size 100'er bin dolar vereceğim. Bu paraları ne olur ben gömülürken kefenimin iç cebine koyuverin...

Adam ölmüş ve üç arkadaşı verdikleri sözü yerine getirmişler. Bir süre sonra doktor vicdan azabına yakalanmış. Diğer iki arkadaşını çağırarak onlara itirafta bulunmuş

- Hastanenin çok acil ihtiyacı vardı onun için 100 bin doların 20 bin dolarını hastaneye sarf ettim, kefene 80 bin koydum.

Papaz utana sıkıla mırıldanmış.

- Maalesef ben de aynı günahı işledim paranın yarısını kilisenin inşaatına ayırdım. Kefenin cebine 50 bin dolar koydum.

Avukat gülümsemiş.

- Ben sözümü aynen yerine getirdim, kefenin cebine 100 bin dolarlık çek koydum.




Avukat 2




George ve Harry balonda Atlantik Okyanusu’nu geçmektedirler. George Harry'ye döner ve “Biraz alçalıp nerede olduğumuzu anlayalım” der. Harry sıcak gazı biraz kısar ve balon alçalmaya başlar. George "Hala nerede olduğumuzu anlayamadım biraz daha alçalalım ve şu aşağıdaki adama soralım" der. Harry adama bağırır:

"Hey bayım nerede olduğumuzu söyleyebilir misiniz lütfen. "

Adam geri bağırır: "Bir balondasınız ve 100 metre yukardasınız"

George Harry'ye döner ve "Bu adam bir avukat" der.

Şaşırır Harry, "Nasıl anladın?" der.

"Çünkü" der George "Verdiği bilgi %100 doğru, fakat faydasız".




Avukat 3




Önemli bir iş için mülakat yapılacakmış. Bir matematikçi, bir fizikçi ve bir de avukat başvurmuş. Önce matematikçiyi içeriye almışlar ve bir masaya oturtup, sormuşlar:

“İki kere iki kaç eder?”

Matematikçi bir süre düşünmüş, önüne kâğıt kalemi almış, 10-15 sayfa doldurduktan sonra demiş ki: ''Eminim ki dört eder.''

Sonra fizikçiye aynı soruyu sormuşlar. Fizikçi de önce düşünmüş, sonra bir deney düzeneği kurmuş, sağa sola toplar fırlatmış. Yarım saat sonra : ''Yaptığım deneylere göre 3,9 ama 0,2'lik bir hata payı olabilir.'' demiş

En son avukatı almışlar içeri, sormuşlar soruyu. Avukat hiç düşünmeden etrafına sinsi sinsi bakmış ve sormuş:

''Kaç olmasını istersiniz?''




Avukat 4




Ceza davalarına bakan avukat bir arkadaşım anlatmıştı:

Yoksul bir babanın oğlu şoförlük yaparken ölümlü bir kazaya neden olmuş. Olayda tam kusurlu. Şoförün babası avukata başvurarak hukuki yardım istiyor. Arkadaşım adamın yoksulluğuna bakarak hiçbir ücret talep etmeksizin davayı takip ediyor.

Ancak bütün deliller aleyhte. Yapılacak bir şey yok. Şoförün mahkûmiyetine karar veriliyor.

Şoförün babası büroya gelerek yakınıyor.

“Yoksulluğun gözü kör olsun. Paramız olsa da iyi bir avukat tutsaydık bunlar başımıza gelmezdi.''




Avukat 5




Hayırsever vakıflardan birindeki çalışanlar şehrin en başarılı avukatından henüz herhangi bir bağış almamış olduklarını fark ettiler. Bağış toplama görevindeki kişi avukatı bağışta bulunması için ikna etmeye çalışıyordu:

“Araştırmalarımıza göre yıllık geliriniz en az 500.000 $. Ancak bugüne kadar hiç bir hayır işine bir kuruş bağışta bulunmamışsınız. O paranın bir kısmını bir şekilde topluma iade etmek istemez miydiniz?”

Avukat açtı ağzını:

“Önce, araştırmalarınız annemin uzun bir hastalıktan sonra ölmek üzere olduğunu ve hastane masraflarının onun yıllık gelirinin bir kaç kat üstünde olduğunu da gösterdi mi? Sonra, kardeşimin malul bir gazi, kör ve tekerlekli iskemleye mahkûm olduğunu? Ya da kız kardeşimin kocasının bir trafik kazasında öldüğünü ve onu üç çocuğuyla beş parasız bıraktığını?”

Görevli yerin dibine geçmişti.

Sadece:

“Hayır, hiç bir bilgim yoktu...” diye mırıldanabildi.

Avukat onun sözünü keserek devam etti:

“Pekâlâ, ben onlara zerre kadar para vermezken, size niçin vereyim?”



















Günün Sözü

Homo sum,humani nil a me alienum puto

İnsanım,insana özgü hiç bir şey bana yabancı değildir.

Şişli Merkez Mh,Esen Sk Saruhan İşhanında

Şişli Merkez Mh,Esen Sk Saruhan İşhanında
Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli
Hayatımızdan sessiz sedasız çekilmişler

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli
Siyah Beyaz Hayatımızdan Renkliye...

Sinema Tarihinden Siyah ve Beyazlıklar

Sinema Tarihinden Siyah ve Beyazlıklar
Zamanın belleği var