25 Haziran 2012 Pazartesi

DİKKAT EVİNİZ YIKILABİLİR...

Kentsel dönüşüm sürecinde hak sahipleri ve maliklerin bunları bilmesi gerekiyor.

Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanuna göre, depreme dayanıklı olmayan binalar, risk tespitinden itibaren dört ay içinde yıkılacak. Riskli yapıların tespitinin usul ve esasları, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın hazırlayacağı yönetmeliğe göre belirlenecek.

Bakanlık, riskli yapıların tespitini maliklerden isteyecek. Hak sahipleri tarafından verilen süre içinde risk tespiti yaptırılmazsa Bakanlık, idare risk tespitini kendisi yaptıracak.

15 GÜN İTİRAZ HAKKI VAR
Çevre ve Şehircilik Bakanlığının veya idarenin yaptırdığı risk tespitine karşı maliklerin veya yasal temsilcilerin 15 gün içinde itiraz etme hakları var. İtiraz, 7 kişilik bir teknik kurul tarafından karara bağlanacak. Bakanlığın ya da idarenin risk tespiti halinde, yapılacak masraflar için, bina tapularının arsa payları üzerine müşterek ipotek şerhi konulacak.

Kentsel dönüşüm uygulamasında öncelikle hak sahipleri ile anlaşma sağlanacak.

Riskli yapıların yıktırılması için hak sahiplerine en az 60 günlük süre verileceğini ve bu sürede yıkım gerçekleşmezse ek süre verileceğini belirten Av. Emre Alcan, "Bu sürede de gönüllü yıkım gerçekleşmezse idare tarafından kaymakamlık veya valilikten riskli yapıların insan ve eşyadan arındırılması ile yıkılmasına destek istenecek. İlgili idarenin yıkımı sağlamaması halinde, tespit, tahliye ve yıkım Bakanlıkça doğrudan yerine getirilecek" dedi.

YIKIM MASRAFLARI NE OLACAK?
Yıkım masraflarının, tapu idaresince arsa paydaşlarının payına müşterek ipotek şerhi olarak kaydedileceğini de ifade eden Av. Alcan, şunları söyledi: "Yasaya göre parsellerin malikler tarafından değerlendirilmesi esastır. Hak sahipleri, parsellerin birleştirmesine, imar adası bazında uygulama yapılmasına, payların satışına, yeniden bina yapılmasına, kat karşılığı gibi yöntemlerle yeniden değerlendirilmesine, üçte iki çoğunlukla karar alabilecek. Bu işbirliğine katılmayan paydaşların payları, Bakanlıkça, en az rayiç değeri üzerinden, açık artırma yoluyla, diğer paydaşlara satılacak. Eğer bu satış gerçekleşmezse uzlaşmayan paydaşların payı Bakanlıkça Hazine adına tescil ettirilip rayiç bedeli paydaşına ödenecek ve bu durumda Hazine paydaş durumuna geçecek.

EĞER ANLAŞMA SAĞLANAMAZSA
Üzerindeki binaları yıkılmış olan arsanın malikleri, tebligat üzerine, 30 gün içinde, üçte iki çoğunlukla anlaşma sağlayamadıkları takdirde, Bakanlık, belediye veya özel idare ya da TOKİacele kamulaştırma yoluna başvurabilecek. Bakanlık, uygulamaya maruz kalan hak sahiplerine (bir yıllık kiracılar da dahildir) konut sertifikası verebilecek." Av. Emre Alcan, bütün uygulama idari işlemlerine karşı 30 gün içinde idare mahkemelerine dava açılabileceğini, fakat bu mahkemelerce yürütmenin durdurulmasına karar verilemeyeceğini de sözlerine ekledi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İki güzellik bir arada

İki güzellik bir arada

Ya üçüde olmasaydı

Ya üçüde olmasaydı

Mehmet Akif Ersoy'dan

Mehmet Akif Ersoy'dan

Gezi Parkı

Gezi Parkı

Ne Denilebilir!...

Ne Denilebilir!...

Gezi

Gezi

Günün Fıkrası

Deli

1960'lı yıllar,Elazığ Akıl Hastanesinden her nasılsa 423 akıl hastası kaçar ve Elazığ'ın cadde ve sokaklarına dağılır.



O zamanın ünlü doktoru Mutemet Tazıcı hastanenin başhekimidir. 'Doktor bey,ne yapalım?' diye akıl danışırlar.



Mutemet Bey personeline;'Bana bir düdük verin ve arkama yapışarak gelin!'der.



Doktor önde birkaç personeli arkasında düt düt diye trencilik oynayarak Elazığ'ı dolaşırlar. Bütün deliler bu kuyruğa girip vagon olurlar. Hastaneye geldiklerinde sayı 612 kişidir...



Avukat 1




Zenginin biri ölümüne yakın, biri doktor, biri papaz, diğeri avukat olan üç yakın arkadaşını yanına çağırarak bir ricada bulunmuş.

- 300 bin dolar kadar bir tasarrufum var, bunu yanımda öteki dünyaya götürmek istiyorum. Ama kimseye de güvenemiyorum. Şimdi size 100'er bin dolar vereceğim. Bu paraları ne olur ben gömülürken kefenimin iç cebine koyuverin...

Adam ölmüş ve üç arkadaşı verdikleri sözü yerine getirmişler. Bir süre sonra doktor vicdan azabına yakalanmış. Diğer iki arkadaşını çağırarak onlara itirafta bulunmuş

- Hastanenin çok acil ihtiyacı vardı onun için 100 bin doların 20 bin dolarını hastaneye sarf ettim, kefene 80 bin koydum.

Papaz utana sıkıla mırıldanmış.

- Maalesef ben de aynı günahı işledim paranın yarısını kilisenin inşaatına ayırdım. Kefenin cebine 50 bin dolar koydum.

Avukat gülümsemiş.

- Ben sözümü aynen yerine getirdim, kefenin cebine 100 bin dolarlık çek koydum.




Avukat 2




George ve Harry balonda Atlantik Okyanusu’nu geçmektedirler. George Harry'ye döner ve “Biraz alçalıp nerede olduğumuzu anlayalım” der. Harry sıcak gazı biraz kısar ve balon alçalmaya başlar. George "Hala nerede olduğumuzu anlayamadım biraz daha alçalalım ve şu aşağıdaki adama soralım" der. Harry adama bağırır:

"Hey bayım nerede olduğumuzu söyleyebilir misiniz lütfen. "

Adam geri bağırır: "Bir balondasınız ve 100 metre yukardasınız"

George Harry'ye döner ve "Bu adam bir avukat" der.

Şaşırır Harry, "Nasıl anladın?" der.

"Çünkü" der George "Verdiği bilgi %100 doğru, fakat faydasız".




Avukat 3




Önemli bir iş için mülakat yapılacakmış. Bir matematikçi, bir fizikçi ve bir de avukat başvurmuş. Önce matematikçiyi içeriye almışlar ve bir masaya oturtup, sormuşlar:

“İki kere iki kaç eder?”

Matematikçi bir süre düşünmüş, önüne kâğıt kalemi almış, 10-15 sayfa doldurduktan sonra demiş ki: ''Eminim ki dört eder.''

Sonra fizikçiye aynı soruyu sormuşlar. Fizikçi de önce düşünmüş, sonra bir deney düzeneği kurmuş, sağa sola toplar fırlatmış. Yarım saat sonra : ''Yaptığım deneylere göre 3,9 ama 0,2'lik bir hata payı olabilir.'' demiş

En son avukatı almışlar içeri, sormuşlar soruyu. Avukat hiç düşünmeden etrafına sinsi sinsi bakmış ve sormuş:

''Kaç olmasını istersiniz?''




Avukat 4




Ceza davalarına bakan avukat bir arkadaşım anlatmıştı:

Yoksul bir babanın oğlu şoförlük yaparken ölümlü bir kazaya neden olmuş. Olayda tam kusurlu. Şoförün babası avukata başvurarak hukuki yardım istiyor. Arkadaşım adamın yoksulluğuna bakarak hiçbir ücret talep etmeksizin davayı takip ediyor.

Ancak bütün deliller aleyhte. Yapılacak bir şey yok. Şoförün mahkûmiyetine karar veriliyor.

Şoförün babası büroya gelerek yakınıyor.

“Yoksulluğun gözü kör olsun. Paramız olsa da iyi bir avukat tutsaydık bunlar başımıza gelmezdi.''




Avukat 5




Hayırsever vakıflardan birindeki çalışanlar şehrin en başarılı avukatından henüz herhangi bir bağış almamış olduklarını fark ettiler. Bağış toplama görevindeki kişi avukatı bağışta bulunması için ikna etmeye çalışıyordu:

“Araştırmalarımıza göre yıllık geliriniz en az 500.000 $. Ancak bugüne kadar hiç bir hayır işine bir kuruş bağışta bulunmamışsınız. O paranın bir kısmını bir şekilde topluma iade etmek istemez miydiniz?”

Avukat açtı ağzını:

“Önce, araştırmalarınız annemin uzun bir hastalıktan sonra ölmek üzere olduğunu ve hastane masraflarının onun yıllık gelirinin bir kaç kat üstünde olduğunu da gösterdi mi? Sonra, kardeşimin malul bir gazi, kör ve tekerlekli iskemleye mahkûm olduğunu? Ya da kız kardeşimin kocasının bir trafik kazasında öldüğünü ve onu üç çocuğuyla beş parasız bıraktığını?”

Görevli yerin dibine geçmişti.

Sadece:

“Hayır, hiç bir bilgim yoktu...” diye mırıldanabildi.

Avukat onun sözünü keserek devam etti:

“Pekâlâ, ben onlara zerre kadar para vermezken, size niçin vereyim?”



















Günün Sözü

Homo sum,humani nil a me alienum puto

İnsanım,insana özgü hiç bir şey bana yabancı değildir.

Şişli Merkez Mh,Esen Sk Saruhan İşhanında

Şişli Merkez Mh,Esen Sk Saruhan İşhanında
Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli
Hayatımızdan sessiz sedasız çekilmişler

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli
Siyah Beyaz Hayatımızdan Renkliye...

Sinema Tarihinden Siyah ve Beyazlıklar

Sinema Tarihinden Siyah ve Beyazlıklar
Zamanın belleği var