18 Haziran 2012 Pazartesi

Yalova'da arsa fiyatları yüzde 300 arttı!

Körfez Geçiş Köprüsü ve Otoyol projesiyle birlikte yerli ve yabancı yatırımcıların gözdesi haline gelen Yalova'da arsa fiyatları yüzde 300'ü bulan oranlarda arttı
Körfez Geçiş Köprüsü ve İstanbul-Gebze-İzmir Otoyolu gibi mega projelerle karşı karşıya olan Yalova, yerli ve yabancı yatırımcıların gözdesi haline geldi. Özellikle Ortadoğulu yatırımcılar başta Termal İlçesi'nde turizm amaçlı imara açılan toplam bin 700 dönümlük alan olmak üzere kentin çeşitli bölgelerinde yer arayışına girdi. Hal böyle olunca yüzde 60'ı yeşil alana ayrılan kentte arsa fiyatları tavan yaptı ve yer sıkıntısı baş göstermeye başladı.
Yalova Ticaret ve Sanayi Odası (YTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Celal Özel, Körfez Geçiş Köprüsü ve İstanbul-Gebze-İzmir Otoyolu Projesi'yle birlikte Yalova'da arsa ve gayrimenkul sektörünün hareketlendiğini söyledi. Özellikle Ortadoğulu yatırımcıların Termal ilçesinde turizm amaçlı imara açılan toplam bin 700 dönümlük alanda incelemelerde bulunduğunu belirten Özel, "Son dönemlerde kent genelinde arsa fiyatları yüzde 300'ü bulan hayal bile edemeyeceğimiz oranlarda arttı. İki yıl önce Yalova'ya yatırım yapanlar bugün ne kadar doğru bir karar verdiklerini düşünüyor. Ülke genelinden özellikle İstanbullu yatırımcılardan talep alıyoruz. Termal bölgesi ise Ortadoğulu yatırımcıların akınına uğruyor. Bugüne kadar 10'un üzerinde grupla görüşmelerde bulunuldu. Termal'de yeni imara açılan bin 700 dönümlük alan 100'er dönüm halinde verilse bu 17 yeni tesis eder" diye konuştu.
Yalova'nın batı bölgesini turizm ve hizmet, doğu bölgesini ise sanayi sektörü ağırlıklı şekilde planladıklarını kaydeden Özel, kentin yüzde 60'ı yeşil alana ayrıldığı için geriye kalan yüzde 30'luk kısmında yatırımlar konusunda doğru tercihlerin yapılması gerektiğini vurguladı. Kentin batısındaki turizm projelerine büyük önem verdiklerini ve bölgenin daha modern hale gelmesini hedeflediklerini kaydeden Özel, sanayi sektörüne ayrılan doğu bölümünde ise organize sanayi bölgesi çalışmalarının sürdüğünü anlattı.
Özel, aynı zamanda Türkiye'nin en gelişmiş illeri olan İstanbul, Bursa ve Kocaeli ile komşu olan Yalova'nın, Körfez Geçiş Köprüsü ve Otoyolu Projesi'ni iyi bir şekilde değerlendirmesi durumunda, cumhuriyetin 100'üncü yılında hak ettiği noktaya geleceğini söyledi, Çiftlikköy'e dev otel yatırımı gündemde Çiftlikköy Belediye Başkanı Metin Dağ da Köprü Geçiş Sistemi ve Otoyol Projesi'nin yanı sıra sanayiden uzak oluşu ve doğal güzellikleri nedeniyle Çiftlikköy'ün de yatırımcıların gözdesi haline geldiğini ifade ederek, "Bölgede incelemelerde bulunan Ortadoğulu büyük bir grup, 4 bin dönüm alan üzerinde toplam 1 milyar 800 milyon dolarlık yatırım planlıyor. Görüşmeler henüz netlik kazanmadı, ancak proje hayata geçirilirse Çiftlikköy'e Türkiye'de eşi benzeri bulunmayan bir otel inşa edilecek. Yaşam merkezi şeklinde tasarlanan proje, iki dev otel ve bir okuldan oluşuyor. Grup, yatırımı 6 yılda tamamlamayı hedefleniyor. Çiftlikköy Belediyesi olarak bu yatırımın ilçemizde yapılması için her türlü katkıyı koyuyoruz ve koymaya da devam edeceğiz" şeklinde konuştu.
Projeler turizm potansiyelini artırdı
*Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Yalova Temsilcisi Ahmet Başol Haraç :Körfez Geçiş Sistemi ve Otoyol Projesi, tüm sektörlerde olduğu gibi turizm alanında da kentimize büyük katkı sağlayacak. Daha şimdiden Termal İlçesi'nde turizm amaçlı imara açılan toplam bin 700 dönümlük alana özellikle Ortadoğulu yatırımcılar ilgi gösteriyor. Şu an netleşen bir şey yok, ancak görüşmeler sürüyor. Diğer yandan Yalova'nın turizmde kendi markasını ve standartlarını oluşturması gerekiyor. Bunların başında ise mevcut yatak kapasitesinin nitelikli hale getirilmesi ve artırılması geliyor. Termal gibi öne çıkan güzellikler hem yurtiçi hem de yurtdışı fuarlarında da tanıtılmalı. Gerekli çalışmaların tamamlanmasıyla Yalova bir turizm destinasyonu haline gelecektir. (Dünya Gazetesi)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İki güzellik bir arada

İki güzellik bir arada

Ya üçüde olmasaydı

Ya üçüde olmasaydı

Mehmet Akif Ersoy'dan

Mehmet Akif Ersoy'dan

Gezi Parkı

Gezi Parkı

Ne Denilebilir!...

Ne Denilebilir!...

Gezi

Gezi

Günün Fıkrası

Deli

1960'lı yıllar,Elazığ Akıl Hastanesinden her nasılsa 423 akıl hastası kaçar ve Elazığ'ın cadde ve sokaklarına dağılır.



O zamanın ünlü doktoru Mutemet Tazıcı hastanenin başhekimidir. 'Doktor bey,ne yapalım?' diye akıl danışırlar.



Mutemet Bey personeline;'Bana bir düdük verin ve arkama yapışarak gelin!'der.



Doktor önde birkaç personeli arkasında düt düt diye trencilik oynayarak Elazığ'ı dolaşırlar. Bütün deliler bu kuyruğa girip vagon olurlar. Hastaneye geldiklerinde sayı 612 kişidir...



Avukat 1




Zenginin biri ölümüne yakın, biri doktor, biri papaz, diğeri avukat olan üç yakın arkadaşını yanına çağırarak bir ricada bulunmuş.

- 300 bin dolar kadar bir tasarrufum var, bunu yanımda öteki dünyaya götürmek istiyorum. Ama kimseye de güvenemiyorum. Şimdi size 100'er bin dolar vereceğim. Bu paraları ne olur ben gömülürken kefenimin iç cebine koyuverin...

Adam ölmüş ve üç arkadaşı verdikleri sözü yerine getirmişler. Bir süre sonra doktor vicdan azabına yakalanmış. Diğer iki arkadaşını çağırarak onlara itirafta bulunmuş

- Hastanenin çok acil ihtiyacı vardı onun için 100 bin doların 20 bin dolarını hastaneye sarf ettim, kefene 80 bin koydum.

Papaz utana sıkıla mırıldanmış.

- Maalesef ben de aynı günahı işledim paranın yarısını kilisenin inşaatına ayırdım. Kefenin cebine 50 bin dolar koydum.

Avukat gülümsemiş.

- Ben sözümü aynen yerine getirdim, kefenin cebine 100 bin dolarlık çek koydum.




Avukat 2




George ve Harry balonda Atlantik Okyanusu’nu geçmektedirler. George Harry'ye döner ve “Biraz alçalıp nerede olduğumuzu anlayalım” der. Harry sıcak gazı biraz kısar ve balon alçalmaya başlar. George "Hala nerede olduğumuzu anlayamadım biraz daha alçalalım ve şu aşağıdaki adama soralım" der. Harry adama bağırır:

"Hey bayım nerede olduğumuzu söyleyebilir misiniz lütfen. "

Adam geri bağırır: "Bir balondasınız ve 100 metre yukardasınız"

George Harry'ye döner ve "Bu adam bir avukat" der.

Şaşırır Harry, "Nasıl anladın?" der.

"Çünkü" der George "Verdiği bilgi %100 doğru, fakat faydasız".




Avukat 3




Önemli bir iş için mülakat yapılacakmış. Bir matematikçi, bir fizikçi ve bir de avukat başvurmuş. Önce matematikçiyi içeriye almışlar ve bir masaya oturtup, sormuşlar:

“İki kere iki kaç eder?”

Matematikçi bir süre düşünmüş, önüne kâğıt kalemi almış, 10-15 sayfa doldurduktan sonra demiş ki: ''Eminim ki dört eder.''

Sonra fizikçiye aynı soruyu sormuşlar. Fizikçi de önce düşünmüş, sonra bir deney düzeneği kurmuş, sağa sola toplar fırlatmış. Yarım saat sonra : ''Yaptığım deneylere göre 3,9 ama 0,2'lik bir hata payı olabilir.'' demiş

En son avukatı almışlar içeri, sormuşlar soruyu. Avukat hiç düşünmeden etrafına sinsi sinsi bakmış ve sormuş:

''Kaç olmasını istersiniz?''




Avukat 4




Ceza davalarına bakan avukat bir arkadaşım anlatmıştı:

Yoksul bir babanın oğlu şoförlük yaparken ölümlü bir kazaya neden olmuş. Olayda tam kusurlu. Şoförün babası avukata başvurarak hukuki yardım istiyor. Arkadaşım adamın yoksulluğuna bakarak hiçbir ücret talep etmeksizin davayı takip ediyor.

Ancak bütün deliller aleyhte. Yapılacak bir şey yok. Şoförün mahkûmiyetine karar veriliyor.

Şoförün babası büroya gelerek yakınıyor.

“Yoksulluğun gözü kör olsun. Paramız olsa da iyi bir avukat tutsaydık bunlar başımıza gelmezdi.''




Avukat 5




Hayırsever vakıflardan birindeki çalışanlar şehrin en başarılı avukatından henüz herhangi bir bağış almamış olduklarını fark ettiler. Bağış toplama görevindeki kişi avukatı bağışta bulunması için ikna etmeye çalışıyordu:

“Araştırmalarımıza göre yıllık geliriniz en az 500.000 $. Ancak bugüne kadar hiç bir hayır işine bir kuruş bağışta bulunmamışsınız. O paranın bir kısmını bir şekilde topluma iade etmek istemez miydiniz?”

Avukat açtı ağzını:

“Önce, araştırmalarınız annemin uzun bir hastalıktan sonra ölmek üzere olduğunu ve hastane masraflarının onun yıllık gelirinin bir kaç kat üstünde olduğunu da gösterdi mi? Sonra, kardeşimin malul bir gazi, kör ve tekerlekli iskemleye mahkûm olduğunu? Ya da kız kardeşimin kocasının bir trafik kazasında öldüğünü ve onu üç çocuğuyla beş parasız bıraktığını?”

Görevli yerin dibine geçmişti.

Sadece:

“Hayır, hiç bir bilgim yoktu...” diye mırıldanabildi.

Avukat onun sözünü keserek devam etti:

“Pekâlâ, ben onlara zerre kadar para vermezken, size niçin vereyim?”



















Günün Sözü

Homo sum,humani nil a me alienum puto

İnsanım,insana özgü hiç bir şey bana yabancı değildir.

Şişli Merkez Mh,Esen Sk Saruhan İşhanında

Şişli Merkez Mh,Esen Sk Saruhan İşhanında
Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli
Hayatımızdan sessiz sedasız çekilmişler

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli
Siyah Beyaz Hayatımızdan Renkliye...

Sinema Tarihinden Siyah ve Beyazlıklar

Sinema Tarihinden Siyah ve Beyazlıklar
Zamanın belleği var