2 Mayıs 2012 Çarşamba

Milli Eğitim'in sütü yüzlerce öğrenciyi zehirledi


Türkiye genelinde bugün başlatılan ‘okullarda süt dağıtım projesi’ skandala dönüştü. Birçok ilde sütleri içen öğrenciler zehirlendi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla Milli Eğitim Bakanlığı, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı iş birliğiyle Türkiye genelinde  ‘Okul sütü programı’ projesi kapsamında ilköğretim 1, 2, 3, 4 ve 5’inci sınıflara kadar öğrencilere verilecek sütlerin dağıtımı skandalla başladı. Diyarbakır, Samsun, Sivas, Sakarya, Adana, Konya, Mardin, Kırıkkale, Edirne ve Antalya’da dağıtılan sütlerden yüzlerce çocuk zehirlendi. Çocuklarının zehirlendiğini öğrenen veliler hastanelere akın etti. Veliler yetkililere tepki gösterirken, içen çocuklar sütlerden acı bir tat aldıklarını söylediler. SES, Eğitim Sen ve Tabip Odaları sütlerden numune alarak inceleme başlattı.
DİYARBAKIR’DA 340 ÇOCUK ZEHİRLENDİ
Diyarbakır’da 4 ilköğretim okulunda dağıtılan sütler öğrencileri zehirledi. 340 öğrenci karın ağrısı, bulantı ve kusma şikayetleriyle hastanelere başvurdu. Bismil ilçesinde de 8 öğrencinin okullarda dağıtılan sütten zehirlenerek hastaneye kaldırıldığı öğrenildi. Süt kutularının üzerinde son kullanma tarihleri yazarken üretim tarihi bulunmaması dikkat çekti. SES, Eğitim Sen ve Tabip Odası sütlerden numune alınarak inceleme başlattı. Süt dağıtımları ise okullarda durduruldu.
VALİ PSİKOLOJİK DEDİ
Olaya ilişkin Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak’ın açıklaması ise şaşkınlık yarattı. Toprak, olayın sütten kaynaklandığını düşünmediklerini söyledi. Toprak, “Şu ana kadar herhangi bir problem yok. İstisnası Hürriyet İlköğretim Okulunda bir veya birkaç çocuğumuzun mide bulantısı şikayetiyle ortaya çıkan bir olay. Onlar hastaneye götürüldü. Psikolojik olarak diğer çocuklar da bundan etkilendi. Bunlar da hastaneye götürüldü. Biz bunun sütten olduğunu düşünmüyoruz” dedi.
TABİP ODASI: PSİKOLOJİK DEĞİL
Diyarbakır Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Özlem Anlı, çocukların durumunun iyi olduğunu ancak bazı öğrencileri gözlem altında tutacaklarını açıkladı. Anlı, yaşanan şikayetlerin psikolojik olmadığını belirterek, süte bağlı gıda zehirlenmesi olduğunu söyledi. Yaşanan duruma tepki gösteren veliler ise artık çocuklarına okulda süt verilmesini istemediklerini söylediler.
Eğitim Sen Diyarbakır Şube Yöneticisi Nihat Kıratlı sütlerin 6 gün önce okullara dağıtıldığını tespit ettiklerini söyledi. Sütlerin üzerinde üretim tarihinin yer almadığını belirten Kıratlı, “Üretici firma ve bakanlık yetkilileri gerekli açıklamayı yapmalı. Sütlerin okullarda hangi koşullarda saklandığı tespit edilmeli” dedi. Kıratlı, sütlerden numune alarak incelemede bulunduklarını söyledi.
ADANA'DA HASTANELER ÖĞRENCİLERLE DOLDU
Adana’da 24 Kasım İlköğretim Okulu ve Kanuni İlköğretim Okulunda dağıtılan sütler nedeniyle yüzlerce öğrenci zehirlendi. Zehirlenen öğrenciler Balcalı, Aşkın Tüfekçi Devlet Hastanesi, Adana Numune Hastanesi gibi hastanelere sevk edildi. Adana Numune Hastanesine  20 öğrenci 24 Kasım İlköğretim Okulundan getirildi. Aşkın Tüfekçi Devlet Hastanesinde ise 24 Kasım İlöğretim Okulundan 25 öğrenci,  Balcalı Hastanesinde ise Kanuni İlköğretim Okulundan 6 öğrenci getirildi. Okulda dağıtılan sütleri içtikleri için zehirlenerek hastaneye kaldırılan öğrenciler, içtikleri sütlerin  tadının kötü olduğunu anlatarak “İçtiğimiz sütte acı bir tat vardı ama yinede içtik” dediler.
Zehirlenmeler üzerine şube binasında açıklama yapan Eğitim Sen Adana Şube Başkanı Kamuran Karaca, sütlerin dağıtımının sağlık şartları açısından soru işaretleriyle dolu olduğunu dile getirdi. “Bozuk olmadan illere yollandığı bile düşünülse,  buzdolaplarında tutulması gereken sütlerin okul salonlarında gelişi güzel yerlere koyulmasıyla zaten bozulmaması mümkün değildir. Kimsenin çocuklarımızın sağlığı ile oynama hakkı yoktur” diyen Karaca, yetkililerin süt dağıtımı konusunu yeniden gözden geçirmesi gerektiğini ifade etti.
ANTALYA’DA 50 ÖĞRENCİ ZEHİRLENDİ
Antalya’daki Hakkı Tatoğlu İlköğretim Okulundaki 50 öğrenci, dağıtılan sütten zehirlendi. Hakkı Tatoğlu İlköğretim Okulundaki 50 öğrencide bulantı, halsizlik ve kusma görüldü. Zehirlenme şüphesiyle ilköğretim 1’nci sınıf öğrencisi 50 çocuk ambulanslar ve servislerle hastanelere götürüldü. 
Edirne’de Yusuf Hoca İlköğretim Okulunda, dağıtılan sütlerden içen 30 öğrenci karın ağrısı ve kusma şikayetiyle hastaneye kaldırıldı.Okul yönetiminin çağrısı üzerine sağlık ekipleri tarafından ilk müdahaleleri yapılan öğrenciler ambulanslarla Selimiye Devlet Hastanesi ve Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine kaldırıldı.
KONYA'DA 99 ÖĞRENCİ ZEHİRLENDİ
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı'nın ortaklaşa yürüttüğü "Okul Sütü Programı" kapsamında Konya kent merkezinde okullarda dağıtılan 200 mililitrelik paketlerdeki sütü içen Yazır İMKB İlköğretim Okulu'nda 11 öğrenci zehirlenme şüphesi gösterdi. Bu haberin ardından TOKİ Mustafa Çetin İlköğretim Okulunda da sütten içen 18 öğrenci de zehirlenme belirtileri görüldü. Öğrenciler ambulanslarla çeşitli hastanelere kaldırıldı. Şu ana kadar sütten zehirlenme şüphesiyle 99 öğrencinin hastanelere başvurduğu bildirildi.

VALİDEN İLGİNÇ SAVUNMA

Konya Valisi Aydın Nezih Doğan ise, Konya'da saat 13.00 itibariyle kendisine verilen bilgi dahilinde sadece Selçuklu TOKİ Mustafa Çetin İlköğretim Okulu'nda 18 öğrencinin sütten etkilendiğini savunarak, "Bu duruma zehirlenmeden çok etkilenme diyelim. Etkilenme dediğimiz şey, çocukların sütü içtikten sonra buna tepki vermesi diyelim. Bize şu ana kadar 18 öğrencinin etkilendiği bilgisi geldi. Öğrenciler çeşitli hastanelere kaldırıldı. Bu etkilenme UHT sütü daha önce kullanmayan öğrencilerde rastlanması anormal değil. Çocuklar bir süre sonra bu süte alışacaklar" iddiasında bulundu.
MARDİN'DE 110 VAKA

Okullardaki süt zehirlenmesi Mardin ve ilçelerinde de yaşandı. Mardin merkez ve Mardin'in Yalım Beldesi'nde bulunan ilköğretimdeki yaklaşık 90 çocuğun verilen sütlerden zehirlendiği öğrenildi. Zehirlenen çocuklar Mardin Devlet Hastanesi çocuk bölümüne kaldırıldı. Kızıltepe'de de yaklaşık 20 öğrencinin sütten zehirlendiği bildirilirken, çocukların Kızıltepe Devlet Hastanesinde tedavi altına alındığı bildirildi. Mardin ve ilçelerinde süttün zehirlenen çocuk sayısının artabileceği tahmin ediliyor. Öte yandan, birçok okulda süt dağıtımının durdurulduğu bildirildi.
Kırıkkale’de Dede Korkut İlköğretim Okulunda dağıtılan sütlerden içtikten sonra rahatsızlanan 9 öğrenci ile Keskin ilçesinde okullarda dağıtılan sütten zehirlenen 9 öğrenci hastanelerde tedavi altına alındı.
Sivas’ın İmranlı ilçesinde Atatürk İlköğretim Okulunda 165 öğrenciden 100’ü zehirlendi.  80 öğrenci İmranlı Devlet Hastanesinde tedavi edildi. Cumhuriyet İlköğretim Okulundan da 5 öğrenci zehirlenerek hastaneye kaldırıldı. Sivas merkez ve Zara ilçelerindeki okullarda da birçok öğrencinin zehirlendiği öğrenildi. (HABER MERKEZİ)

DİNÇER VE EKER’DEN AÇIKLAMA
Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, bir gazetecinin Diyarbakır’daki zehirlenmelerle ilgili sorusuna; “Sütü daha bugün dağıttık arkadaşlar” yanıtını verdi. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Eker de aynı soruyu, “Daha yeni, bu sabah başladı” sözleriyle cevapladı.

SÜTLERDE ANALİZ YAPILMALI
Ziraat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Ahmet Atalık: Okullarda süt dağıtma projesi Türkiye’deki süt üretimini ve tüketimini düzene sokacak çok iyi bir proje. Fakat Sivas, Diyarbakır ve illerde yaşanan bu talihsiz olay bu sütlerin güvenilirliği ile ilgili düşündürüyor. Sütler analiz edilmeden çok bir şey söylemek mümkün değil fakat zehirlenmelerin  mikroorganizmalardan kaynaklandığını düşünüyorum. Mikroorganizmalar  sütte çok  kolay ürer. Sonuç olarak bu sütleri çocuklar içiyor ve vücut dirençleri düşük olduğundan bu organizmalara karşı koyamıyor.
Gıda Mühendisleri Odası Başkanı Rahime Petek Akaman: Şu aşamada bir yorum yapmak çok zor. Bunun bir zehirlenme olup olmadığını da bu aşamada bilebilmek zor. Bu sütlerde ambalajda bir bozulma olmadıkça zehirlenme beklenmeyecek bir durum. İlgili tüm kurumlarla biz de sürekli iletişim halindeyiz. Analiz sonuçlarını beklemek en doğru olanı, sonuçlar önemli bilgiler aktaracaktır.
evrensel

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İki güzellik bir arada

İki güzellik bir arada

Ya üçüde olmasaydı

Ya üçüde olmasaydı

Mehmet Akif Ersoy'dan

Mehmet Akif Ersoy'dan

Gezi Parkı

Gezi Parkı

Ne Denilebilir!...

Ne Denilebilir!...

Gezi

Gezi

Günün Fıkrası

Deli

1960'lı yıllar,Elazığ Akıl Hastanesinden her nasılsa 423 akıl hastası kaçar ve Elazığ'ın cadde ve sokaklarına dağılır.



O zamanın ünlü doktoru Mutemet Tazıcı hastanenin başhekimidir. 'Doktor bey,ne yapalım?' diye akıl danışırlar.



Mutemet Bey personeline;'Bana bir düdük verin ve arkama yapışarak gelin!'der.



Doktor önde birkaç personeli arkasında düt düt diye trencilik oynayarak Elazığ'ı dolaşırlar. Bütün deliler bu kuyruğa girip vagon olurlar. Hastaneye geldiklerinde sayı 612 kişidir...



Avukat 1




Zenginin biri ölümüne yakın, biri doktor, biri papaz, diğeri avukat olan üç yakın arkadaşını yanına çağırarak bir ricada bulunmuş.

- 300 bin dolar kadar bir tasarrufum var, bunu yanımda öteki dünyaya götürmek istiyorum. Ama kimseye de güvenemiyorum. Şimdi size 100'er bin dolar vereceğim. Bu paraları ne olur ben gömülürken kefenimin iç cebine koyuverin...

Adam ölmüş ve üç arkadaşı verdikleri sözü yerine getirmişler. Bir süre sonra doktor vicdan azabına yakalanmış. Diğer iki arkadaşını çağırarak onlara itirafta bulunmuş

- Hastanenin çok acil ihtiyacı vardı onun için 100 bin doların 20 bin dolarını hastaneye sarf ettim, kefene 80 bin koydum.

Papaz utana sıkıla mırıldanmış.

- Maalesef ben de aynı günahı işledim paranın yarısını kilisenin inşaatına ayırdım. Kefenin cebine 50 bin dolar koydum.

Avukat gülümsemiş.

- Ben sözümü aynen yerine getirdim, kefenin cebine 100 bin dolarlık çek koydum.




Avukat 2




George ve Harry balonda Atlantik Okyanusu’nu geçmektedirler. George Harry'ye döner ve “Biraz alçalıp nerede olduğumuzu anlayalım” der. Harry sıcak gazı biraz kısar ve balon alçalmaya başlar. George "Hala nerede olduğumuzu anlayamadım biraz daha alçalalım ve şu aşağıdaki adama soralım" der. Harry adama bağırır:

"Hey bayım nerede olduğumuzu söyleyebilir misiniz lütfen. "

Adam geri bağırır: "Bir balondasınız ve 100 metre yukardasınız"

George Harry'ye döner ve "Bu adam bir avukat" der.

Şaşırır Harry, "Nasıl anladın?" der.

"Çünkü" der George "Verdiği bilgi %100 doğru, fakat faydasız".




Avukat 3




Önemli bir iş için mülakat yapılacakmış. Bir matematikçi, bir fizikçi ve bir de avukat başvurmuş. Önce matematikçiyi içeriye almışlar ve bir masaya oturtup, sormuşlar:

“İki kere iki kaç eder?”

Matematikçi bir süre düşünmüş, önüne kâğıt kalemi almış, 10-15 sayfa doldurduktan sonra demiş ki: ''Eminim ki dört eder.''

Sonra fizikçiye aynı soruyu sormuşlar. Fizikçi de önce düşünmüş, sonra bir deney düzeneği kurmuş, sağa sola toplar fırlatmış. Yarım saat sonra : ''Yaptığım deneylere göre 3,9 ama 0,2'lik bir hata payı olabilir.'' demiş

En son avukatı almışlar içeri, sormuşlar soruyu. Avukat hiç düşünmeden etrafına sinsi sinsi bakmış ve sormuş:

''Kaç olmasını istersiniz?''




Avukat 4




Ceza davalarına bakan avukat bir arkadaşım anlatmıştı:

Yoksul bir babanın oğlu şoförlük yaparken ölümlü bir kazaya neden olmuş. Olayda tam kusurlu. Şoförün babası avukata başvurarak hukuki yardım istiyor. Arkadaşım adamın yoksulluğuna bakarak hiçbir ücret talep etmeksizin davayı takip ediyor.

Ancak bütün deliller aleyhte. Yapılacak bir şey yok. Şoförün mahkûmiyetine karar veriliyor.

Şoförün babası büroya gelerek yakınıyor.

“Yoksulluğun gözü kör olsun. Paramız olsa da iyi bir avukat tutsaydık bunlar başımıza gelmezdi.''




Avukat 5




Hayırsever vakıflardan birindeki çalışanlar şehrin en başarılı avukatından henüz herhangi bir bağış almamış olduklarını fark ettiler. Bağış toplama görevindeki kişi avukatı bağışta bulunması için ikna etmeye çalışıyordu:

“Araştırmalarımıza göre yıllık geliriniz en az 500.000 $. Ancak bugüne kadar hiç bir hayır işine bir kuruş bağışta bulunmamışsınız. O paranın bir kısmını bir şekilde topluma iade etmek istemez miydiniz?”

Avukat açtı ağzını:

“Önce, araştırmalarınız annemin uzun bir hastalıktan sonra ölmek üzere olduğunu ve hastane masraflarının onun yıllık gelirinin bir kaç kat üstünde olduğunu da gösterdi mi? Sonra, kardeşimin malul bir gazi, kör ve tekerlekli iskemleye mahkûm olduğunu? Ya da kız kardeşimin kocasının bir trafik kazasında öldüğünü ve onu üç çocuğuyla beş parasız bıraktığını?”

Görevli yerin dibine geçmişti.

Sadece:

“Hayır, hiç bir bilgim yoktu...” diye mırıldanabildi.

Avukat onun sözünü keserek devam etti:

“Pekâlâ, ben onlara zerre kadar para vermezken, size niçin vereyim?”



















Günün Sözü

Homo sum,humani nil a me alienum puto

İnsanım,insana özgü hiç bir şey bana yabancı değildir.

Şişli Merkez Mh,Esen Sk Saruhan İşhanında

Şişli Merkez Mh,Esen Sk Saruhan İşhanında
Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli
Hayatımızdan sessiz sedasız çekilmişler

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli

Sinema Tarihinin Zaman Tüneli
Siyah Beyaz Hayatımızdan Renkliye...

Sinema Tarihinden Siyah ve Beyazlıklar

Sinema Tarihinden Siyah ve Beyazlıklar
Zamanın belleği var